Güncelleme Tarihi:
27 Ekim 2005 tarihinde Zyed (17) ve Bouna (15) adlı iki genç, Paris’te polis tarafından kovalanırken sığındıkları yüksek gerilim trafosunda elektrik çarpması sonucu hayatlarını kaybetmişti. Bu olay, kentin yoksul mahallelerinde bir isyan hareketini tetiklemişti. 20 günden fazla süren şiddet olayları sırasında 10 bin araç ve 233 kamu binası ateşe verilmiş, 4 binden fazla kişi tutuklanmıştı.
Fransa’da 17 yaşındaki bir gencin dur ihtarına uymadığı için polis tarafından öldürülmesiyle başlayan şiddetli protestolar sürüyor. Art arda üçüncü gece sokağa çıkan eylemciler, yüzlerce otomobili ateşe verdi, dükkânları yağmaladı. Paris hükümeti olağanüstü hal ilanı dahil “tüm seçenekleri” değerlendirdiklerini açıkladı. İçişleri Bakanlığı sahadaki polis sayısını 5 bin arttırarak 45 bin kişiyi görevlendirdi.
‘TÜM SEÇENEKLER MASADA’
Nahel’in ölümü, başkent banliyölerinde farklı etnik gruplardan düşük gelirli kalabalıkları, ırkçılıkla suçlanan polise karşı öfkelendirdi. Ne ülke çapında görevlendirilen 45 bin polis, ne de sıcak noktalarda alınan sokağa çıkma ve gösteri yasakları eylemcileri yatıştırmaya yetti. Fransa Başbakanı Elisabeth Borne, hükümetin olağanüstü hal ilan etmek dahil, düzeni yeniden sağlamak için “tüm seçenekleri” değerlendirdiğini söyledi. Ülkede sağ muhalefet partileri hükümete bu yönde çağrıda bulunmuştu.
FATURA AĞIRLAŞIYOR
- İçişleri Bakanlığı 875 kişinin tutuklandığını, 249 polis ve jandarmanın yaralandığını açıkladı. Gösteriler sırasında 492 binanın hasar gördüğü, 2000 aracın yakıldığı belirtildi.
- Başkentte ünlü markaların şubeleri yağmalandı. Paris banliyölerinden Drancy’de eylemciler, bir alışveriş merkezinin kapısını kamyonla zorlayarak açtı. Kuzeydeki Roubaix’ta itfaiyecilerin mesaisi gece boyu bitmedi. Ateşe verilen otomobillerin yanı sıra tren istasyonu yakınındaki bir otel alev aldı. Kimse yara almazken, otel müşterileri sokakta kaldı.
- Otobüsler ateşe verildiği için dün başkentte toplu taşıma hizmetleri aksarken, ülke genelinde valiliklere saat 21.00’den itibaren toplu taşıma seferlerini iptal etme talimatı verildi.
- Fransa’nın güneyindeki Pau’da bir polis karakoluna molotofkokteyli atıldı. Marsilya’daki Alcazar kütüphanesi ateşe verildi.
KONSERE GİTMESİ TEPKİ ÇEKTİ
CUMHURBAŞKANI Emmanuel Macron dün, AB zirvesi için bulunduğu Brüksel’den, programını yarıda keserek Paris’e döndü. Ancak, Fransa sokakları yangın yeriyken ortaya çıkan videosu, Macron’a öfkeyi besledi. Macron’un, 17 yaşındaki Nahel’in öldürülmesinden bir gün sonra, 28 Haziran’da başkentteki Accor Arena’da veda turu kapsamında sahne alan İngiliz şarkıcı Elton John’u izlediği ortaya çıktı. Dans ettiği görüntüler sosyal medyada paylaşılan Macron, “ülkesi yanarken umursamamakla” eleştirildi. Tepkilerin odağındaki Macron, dün güvenlik ve hükümet yetkilileriyle yapacağı kriz zirvesi öncesi ailelere özel bir çağrıda bulundu. Gözaltına alınanların “çok genç” olduğuna dikkat çeken Macron, “Onları evde tutmak ailelerin sorumluluğu. Ebeveynleri gibi davranmak devletin işi değil” dedi.
‘VİDEO OYUNU OYNUYOR GİBİLER’
Sosyal medya şirketlerini isyanla ilgili ‘hassas’ içerikleri kaldırmaya çağırarak bilgisayar oyunlarının da gençlerin başvurduğu şiddette rolü olduğunu belirten Macron, “Bazıları için kendilerini sarhoş eden video oyunlarını sokakta deneyimledikleri izlenimini ediniyorsunuz” diye ekledi.
‘ARAP OLDUĞU İÇİN ÖLDÜRÜLDÜ’
Polisin öldürdüğü 17 yaşındaki Nahel M.’nin annesi Mounia, yaşananlardan genel olarak polisi değil, sadece tetiği çeken memuru suçladığını söyledi. Acılı anne, “Bir Arap yüzü gördü... Küçük bir çocuk ve onun canını almak istedi” dedi. Anne sözlerini, “O benim her şeyimdi. Pisliğin teki onu benden aldı” diye sürdürdü. Mounia’nın suçladığı 38 yaşındaki polis memuru “kasten öldürme” suçlamasıyla gözaltında. Savcılığa göre polisin silah kullanmasını gerektirecek şartlar oluşmamıştı. Nahel’in Fas ve Cezayir kökenli olduğu bildirildi. Öte yandan BM İnsan Hakları Ofisi, Fransız kolluk kuvvetlerinin “derin bir ırkçılık ve ayrımcılık” sorunu olduğunu kaydederek, yetkilileri bu konuda harekete geçmeye çağırdı.