Güncelleme Tarihi:
Yeni sezon öncesinde, Issy Paris takımından başkent ekibine gelen ve bir yıllık anlaşmaya imza atan 27 yaşındaki Fransız kaleci Attingre, gelmeden önce Türkiye ile ilgili bilgisi olduğunu ancak geldikten sonra sürprizlerle karşılaştığını açıkladı: “Genel anlamda Türkiye hakkında bilgim vardı. Buraya geldikten sonra sürpriz oldu. Buradaki kültürü kendime uygun buldum. Fransız medyasının birçok haberinden rahatsız olurum. Bazı şeyleri bilinçli olarak yaptıklarını düşünüyorum. Buraya geldikten sonra ülkemde yayınlananlarla buradakilerin farklı olduğunu gördüm. Orada yayınlananlarla ilgili hiçbir şey görmedim. Ben gördüklerimle ilgili yorum yaparım. Hatta bazı arkadaşlarımı buraya getirebilirim diye düşünüyorum.”
Terörün sadece Türkiye ve Fransa’nın sorunu olmadığını anlatan Attingre, “Dünyanın genel bir sorunu. Dünyadaki insanlık sorunu. Önemli olan, insanların demokratik bir ortamda yaşayabilmesidir. Terör bir insanlık suçudur.” diye konuştu.
15 SAAT KALA 15 TEMMUZ’U ÖĞRENDİM
15 Temmuz darbe girişimi nedeniyle biraz tedirginlik yaşadığını anlatan Attingre, şöyle devam etti: “Darbe girişimini duyduğumda Türkiye’ye gelmeme 15 saat kalmıştı. Olayı duyunca antrenörümüz Serdar Eler ile görüştüm. Konuşma sonrasında ortamın sakin olduğunu anladım. Ancak ailem risk olduğunu düşündü. Kontrat imzalamıştım ve Serdar Eler ile tekrar görüştüm. Açıkçası biraz tedirgin oldum ama sadece biraz. Serdar Eler problem olmadığını anlattı. Ben de zaten bir hafta sonra geldim. Biraz korktuk ama problem yok.”
SERDAR ELER NE YERSE, BEN DE ONU YİYORUM
“Avrupa kupasında Yenimahalle ile rakip olmuştuk. Şanssız bir golle yenilmişlerdi. Ankara seyircisi ve ortam çok iyiydi. Her şeyden önce Şampiyonlar Ligi’nde oynayan bir takımda oynamak istedim. Bu ortama geldiğimiz için çok mutluyum. Değişik bir atmosfer aradım. Bilerek ve isteyerek geldim. Gelmeden önce takımla ilgili bazı bilgilere sahiptim. Özellikle de bunların içinde Yeliz Özel vardı. Onunla ilgili bilgim vardı. Bir de karşılaştığımız dönemdeki oyuncuların isimlerini biliyordum. Aynen beklediğim gibi çıktı. Takımın mücadele hırsı ve performansı benim çok hoşuma gitti. Bana uygun bir takıma geldiğimi düşünüyorum. Kulübün kendisini istemesi durumunda Türkiye’de kalabilirim. Bunun için iyi oynamam lazım. Burada iyi insanlarla tanıştım ve iyi arkadaşlarım oldu. Türk yemeklerine de alıştım. Çorba ve şiş kebabı çok seviyorum. Yemek konusunda seçme yapmam. Serdar Eler ne yerse, ben de onu yiyorum.”