Güncelleme Tarihi:
Açıklanan yeni belgelere göre, FBI, 1980 ve 1990'lı yıllarda, “ABD ulusal güvenliğini tehdit eden komünist tehlikeye karşı” devam eden soruşturmaların bir parçası olarak, Mandela ve Afrika Ulusal Konseyi ile ABD'deki solcu gruplar arasındaki etkileşimleri izlemiş.
“Bilgi Edinme Özgürlüğü Yasası” kapsamında ortaya çıkan 36 sayfalık gizli FBI belgeleri, federal ajanların Mandela ve Afrika Ulusal Kongresi'ni izlemesinin yanı sıra efsanevi liderin hapisten çıktıktan sonra da FBI'ın takibinde olduğunu ortaya koydu.
Belgelere göre, Mandela ve diğer dünya liderleri arasındaki toplantıları izleyen FBI'ın, Afrika Ulusal Kongresi üst düzey yetkililerinin ABD içindeki seyahatlerini kayıt altına aldığı, ayrıca ABD Komünist Partisi'nin (CP-USA) ırkçılık karşıtı faaliyetlerini yakından takip ettiği bildirildi.
FBI'ın Mandela'yla ilgili gizli kayıtlarının, Massachusetts Teknoloji Enstitüsü'nde bilgi edinme özgürlüğü uzmanı Ryan Shapiro tarafından elde edilen belgelerin ikinci partisinde ortaya çıktığı ve ilk parti dokümanların mayıs ayında kamuya açıklandığı ifade edildi. Belgelerin çoğunun büyük ölçüde değiştirilmiş olduğunu belirten Shapiro, sansürsüz belgelerin tam olarak elde edilmesi için mücadelele edeceğini belirtti. Sphiro ayrıca CIA, Ulusal Güvenlik Ajansı (NSA) ve Savunma Bakanlığı İstihbarat Ajansı'nı ırkçılık karşıtı eylemleri kayıt altına almasından dolayı dava etmeye devam edeceğini açıkladı.
Nobel Barış Ödüllü sahibi Nelson Mandela, Güney Afrika'nın ırkçı yönetiminden normalleşmeye geçiş sürecine öncülük etme mücadelesinde 27 yıl hapis yatmıştı. Dünyanın en saygı duyulan devlet adamlarından biri olan Mandela, 1997 yılında yaptığı "Filistinliler özgürleşmeden, bizim özgürlüğümüz tamam olmayacaktır" açıklamasıyla, İslâm dünyasında da büyük yankı uyandırmıştı.