Faysal Hüseyni: Barak ile barış umudu var

Güncelleme Tarihi:

Faysal Hüseyni: Barak ile barış umudu var
Oluşturulma Tarihi: Mayıs 18, 1999 00:00

Haberin Devamı

İsrail seçimlerinden Filistinlilerin beklentileri ne?

Kudüs'ten bakınca görünen tablo şöyle: Filistinli liderler Ehud Barak'ı desteklerken, sokaktaki adam Netanyahu ya da Barak kim kazanırsa kazansın kendi durumunda bir değişme olmayacağı görüşünde. Örneğin Doğu Kudüs'teki Kudüs Medya ve İletişim Merkezi'nin gerçekleştirdiği kamuoyu araştırmasında ‘Ehud Barak iktidara geldiği takdirde bir değişim bekliyor musunuz’ sorusunda Filistinlilerin % 50.2'si ‘herşey eskisi gibi kalacak’ yanıtını vermiş. Durumun daha da kötü olacağını düşünenlerin oranı % 18.8, belki diye cevap verinlerin oranı ise % 24.5. % 6.5'luk bir kesim ise soruyu cevapsız bırakmış. Benim soruyu yönelttiğim Filistinli garson Fehmi'nin cevabı ise ilginç: ‘Mantığım Barak kazandığı takdirde birşeyin değişmeyeceğini söylüyor ama yüreğimin derinlerinde az da olsa bir umut var’.

FKÖ'nün Kudüs işlerinden sorumlu, ayrıca Arafat'a bağlı, Kudüs'un nihai statüsünü belirleyecek heyetin başkanı olan Faysal Hüseyni ile Ramallah'ın 10 kilometre uzağındaki yazlık evinde İsrail seçimlerini konuştuk. Doğu Kudüs'teki Orient House'da randevu veren ancak son dakikada Ayn Sinya'daki evinde buluşmamızı rica eden Faysal Hüseyni, Kudüs'ün en eski ailelerinden birine mensup.

Barak kazandığı takdirde sizce bazı şeyler değişebilir mi?

Netanyahu Hükümetiyle çok kötü bir deneyim yaşadık. Barış sürecini neden sekteye uğratmış olduğunu tam olarak anlamış değiliz. Belki aşırı sağcı koalisyon ortaklarının taleplerine boyun eğmek zorunda kaldı. Neticede üç yılda hiç yol alınmadı. Bu yüzden değişik bir hükümetin ve özellikle İşçi Partisi Hükümeti'nin daha sorumlu davranacağını umut ediyorum.

İlk aşamada beklentileriniz nedir?

Barış antlaşmalarının hayata geçirilmeleri, Yahudi yerleşim merkezlerinin inşasına son verilmesi, Filistinlilerin topraklarına ve kimlik kartlarına el konulmaması.

Ehud Barak'ın uzun vadede Filistinlilerle İsrailliler arasında ‘fiziki ayrım’ yani sınırların çizilmesi önerisine sıcak bakıyor musunuz?

Evet. Balkanlar örneğini görüyorsunuz. Yeterince acı çektik, Balkan halkları gibi acı çekmek istemiyoruz. Bu yüzden en iyisinin sınırları belirli iki ayrı devlet olacağını düşünüyoruz. Böylelikle gelecekte yeni bir dünya düzeninin bölgeye empoze etmek isteyebileceği değişimlere karşı birlikte korunmuş olacağız.

Barak'ın bir Filistin Devletine yeşil ışık yakacağına inanıyor musunuz?

Barak'ın ne düşündüğünü tam olarak bilmiyorum ancak İşçi Partisi buna sıcak bakıyor. Ancak, sınırlar belirlenmediği takdirde, yani bugün olduğu gibi bir Filistin kenti ardından bir Yahudi yerleşim merkezi, ardından yine bir Filistin köyü gibi bir yerleşme politikası izlenirse sonumuzun nereye gideceğini göremiyorum. Bosna ya da Kosova'ya dönebiliriz.

İsrail Hükümeti aşırı dincilerle laikler arasındaki sürtüşmeden kaygılı. Filistinliler arasında da böyle bir durum söz konusu mu?

Filistin toplumunda aşırı dinciler o kadar yaygın değil. Mesela 1993 öncesi Gazze'de çoğunluktaydılar oysa bugün değiller. Ancak şu var: İsrailli aşırı dinciler Filistin toplumunu etkiliyor. ‘Din bizim için de önemli’ deyip dinci kesilenler var. İki toplumun laikleri arasında ittifak yapmalıyız çünkü aşırı dincilerin eline kalırsak savaşa gideriz.



Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!