Evrenin ilk saniyesinde ne oldu ne kayboldu

Güncelleme Tarihi:

Evrenin ilk saniyesinde ne oldu ne kayboldu
Oluşturulma Tarihi: Nisan 10, 2008 07:00

İsviçre’nin Cenevre kentindeki Avrupa Nükleer Araştırmalar Merkezi CERN’de mayıs ayında benzersiz bir deney yapılacak. Bilim adamları, CERN’de küçük bir "big bang" (büyük patlama) yaratarak evrenin ilk oluşum anında neler olduğunu, kaybolan kara maddeyi araştıracaklar.

Hürriyet, büyük deney öncesi CERN’i gezdi.

Avrupa Nükleer Araştırmalar Konseyi’nin, kısa adıyla CERN’in Genel Direktörü Dr. Robert Aymar, basında görünmeyi pek sevmeyen bir bilim adamı. CERN’in küre şeklindeki merkezinin 5. katındaki odasında görüşüyoruz. Sadece 15 dakika röportaj süresi veriyor. Konuşmamız 22 dakikayı bir kaç saniye geçtiğinde "Fazladan 7.5 dakikamı aldınız" diyerek röportajı kesti. Dr. Aymar, evrenin oluşumunda birkaç saniye içinde ortaya çıkıp ama bugüne kadar tespit edilemelen "Kara Madde"yi araştıracakları LHC deneyinin insanlık açısından şaşırtıcı sonuçlar doğuracağını söylüyor. Dr. Robert Aymar, Türkiye’nin olası bir CERN üyeliğinin ekonomik büyüme getireceğini ve AB sürecini hızlandıracağını kaydetti. İşte sorularımız ve Dr. Aymar’ın cevapları:

ENERJİNİN ÖTESİ

20 yıldır süren çalışma tamamlandı, büyük deney başlıyor. LHC’ye ilişkin en büyük beklentiniz ne?

- Element parçalarının nelerden oluştuğunu bilmek zorundayız, bunu araştırıyoruz. O yüzden bu kadar Nobel ödülü alıyoruz. Son 30 yıldaki çalışmalarımızdan maddenin çok detaylı bir yapıya sahip olduğunu gördük. Fakat evrenin oluşumunda çok kısa bir süre içinde gözümüzden kaybolan bir şeyler var. Enerjinin ötesinde. Ne olduğunu anlamıyoruz. Kayıp olan gözümüzden kaçan şeyin ne olduğunu anlamak için LHC’den başka bir yol yok. Ne olduğunu tespit edemediğimiz bir şeyi tanımlamak insanlık açısından da çok şaşırtıcı, süpriz bir gelişme olacak. LHC’nin inşaa edilmesi, yapılması zorunluydu ve eşsiz bir çalışmadır.

MADDE VE ANTİ MADDE

Cevaplamak istediğiniz temel soru ne?

- O kadar çok ki. En önemlisi temel parçacıklar. Temel parçacıklarda kütle kontrolünün nasıl olduğunu anlamıyoruz. Bu konuyu açıklamak için Belçika, Almanya ve İskoçyalı bilim adamlarının ürettiği üç farklı modelimiz var. LHC ile bunu kanıtlamalıyız. Bunu bulursak aynı zamanda bir icat olacak. Farklı alanlarda da gelişmeler olacak. Örneğin madde ve anti madde. Şunu biliyoruz ki evrenin yaratılışı sırasında hacim yeterince genişti. Radyasyon ve parçacıklar dengeliydi. Radyasyon kaçamıyordu. Parçacıklar tarafından emiliyordu. Radyasyonun emilmesinden de madde ve anti madde oluşuyordu. Onlar çarpıştığında ise anti madde kayboluyor. Radyasyonun da enerjiye dönüştüğünü görebiliyoruz. Bunu açıklamak için farklı gruplar, farklı kurallar olduğunu görüyoruz. Bu soruların cevabını bulmalıyız.

TANRI’YI ARAMAK

LHC deneyi özellikle İngiliz basınında "Tanrıyı Aramak" olarak gösterildi. Her geçen gün büyüyen bir tartışma konusu bu. Konuya sizin bakış açınız nasıl?

-
Bu tartışmalı bir yorum değil. X parçacığına "Tanrı parçacığı" diyorlar. Bu tanımı, Nobel ödüllü Leon Leiderman ortaya attı. Fizik kitabını satmaya çalıştı ve reklamı için iyi bir isim aradı. Ancak yıllarca çalışmasına rağmen bulamadığı anti maddeye böyle bir isim koyması, onun hayal kırıklığını yansıtıyor. 20 yıldır aramasına rağmen bir türlü bulamadığı parçacığa "Tanrı Kahretsin Maddesi" demek istedi, ama yayıncıyla kitabın daha iyi satması için Tanrı Maddesi’nde anlaştı.
KARA MADDE NEREDE

Yani siz ana maddeyi mi arıyorsunuz?

-
Kara maddeyi, bilinmeyen, evrenin oluşumunda birkaç saniyede kaybolan maddeyi arıyoruz. Bulmamız da çok güzel olacak. Bugüne kadar bu konuda çalışan birçok önemli isim çok mutlu olacaklar. Bunu bulamasak da o maddeyi oluşturan başka şeyler bulacağız.

ABD’li iki bilim adamının Havaii’de Federal Mahkeme’ye LHC deneyinin dünyanın sonunu getirecek kara deliği açacağı için durdurulması başvurusu hakkında ne düşünüyorsunuz?


- Öncelikle bizim için sürpriz oldu. Havai’ye giderek mahkemeye başvuruyorsunuz. Tek nedeniniz çok riskli olması. Ve burada CERN gibi uluslararası bir kuruluşu şikayet ediyorsunuz. Biz mahkemeden hiçbir şey almayacağız ve onlara açıklama yapmayacağız. Ciddiye almıyoruz.

Yerin 100 m altında, İsviçre -Fransa arasında 27 kilometrelik dev tünel

DÜNYANIN en büyük parçacık fiziği araştırma merkezi CERN, mayısta başlayacak "Big Bang" deneyine hazır. 14 yılda geliştirilen ve 8 milyar dolara mal olan LHC (Long Hadron Collider-Geniş Hadron Çarpıştırıcısı) deneyi için iki bin ton ağırlığındaki dev mıknatıs, Fransa İsviçre sınırının 100 metre altından geçen 27 kilometre uzunluğundaki tünele yerleştirildi. 230 metreye kadar inen tünelde, bu derinliğe rağmen cep telefonları çalışıyor. Mayıs’ta eksi 271 derecede çalıştırılacak mıknatıstaki atomlar ışık hızında çarpıştırılıp küçük bir Big Bang (büyük patlama) tekrarlanmaya çalışıyacak. Bilim adamları böylece dünyanın oluşumundaki en küçük madde olan "Higgs-Tanrı Maddesi"ni bulmayı hedefliyor.

Ancak ABD’li iki bilmi adamı Walter Wagner ve Luis Sancho, ABD mahkemelerine dava açarak, patlamanın beklenenden büyük bir kara delik yaratarak dünyayı içine alacağını öne sürdüler. İsviçre’de davanın yankıları sürerken, CERN’in kapılarını halka açması öncesinde Cenevre gazeteleri, "CERN tanrıya mezar kazıyor", "Evreni bile yok edebilir" başlıkları attılar.

CERN nedir

CERN, Nükleer Araştırmalar için Avrupa Konseyi anlamına gelen Fransızca "Conseil Europeen pour la Recherche Nucleaire" sözcüklerinin kısaltması. 1953 yılında Cenevre’de kurulan organizasyonun adı, daha sonra İngilizce "European Organization for Nuclear Research" olarak değiştirildi, ancak CERN kısaltması değişmeden kaldı. Merkezi Cenevre kentine yakın, İsviçre-Fransa sınırında yer alan CERN, dünyanın en büyük parçacık fiziği araştırma laboratuvarıdır. Yaklaşık 80 ülkeden 500 üniversiteyi temsil eden 6500 civarında ziyaretçi bilim insanı (dünyadaki parçacık fizikçilerinin yarısı) CERN’e gelerek kendi araştırmalarını yapar.

LHC deneyi nedir

Dünyadaki en büyük çarpıştırıcı olan "Large Hadron Collider (LHC)-Büyük Hadron Çarpıştırıcısı" 2000 yılında faaliyeti sona eren "Large Elektron-Positron" (LEP)-Büyük elektron-pozitron çarpıştırırcısı" yerine CERN’de inşa edildi. Çevresi 27 km ve yerin altında, yüzeyden 100 metre derinlikte bulunuyor. LHC’de çok yoğun iki proton demeti çarpıştırılarak, evrenin ilk oluşum anındaki sırlar ortaya çıkarılmaya çalışılacak. Çarpışmada dünyada erişilmiş en yüksek çarpışma enerjisi ortaya çıkacak, dolayısıyla maddenin şimdiye kadar erişilememiş derinliklerinden bilgi edinmek mümkün olacak.

Avrupa Birliği’nin yolu CERN’den geçer

Türkiye’de Avrupa Birliği üyelik sürecini ifade etmek için "AB’ye giden yol Brüksel’den veya Diyarbakır’dan geçer" deyimi kullanılır. Ülkenin bilimsel yönden gelişmesinin önemini vurgulayan bir cümle olarak da bazı bilim adamları "Brüksel’e giden yol CERN’den geçer" diyor. Bu düşünceyi destekliyor musunuz?

- Evet, burada bence iki nokta var. Birincisi Türkiye’nin yıllar öncesinde başlayan AB’ye üyelik başvurusunu gösteriyor. Bu da CERN üzerinden Avrupa Birliği’ne üyelik gibi görünüyor. Eğer bilimin bir ülke için gerekli olduğunu sorarsanız size evet derim. Çünkü gelişme ve değişim için bilim zorunludur. Türkiye’nin CERN’e üyeliği size ekonomik büyüme getirir. Burada bir zincir var. Bilim yeniliğin kaynağıdır.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!