Güncelleme Tarihi:
ABD’nin, Suriye’nin Humus’taki Şayrat Hava Üssü’nü 59 Tomahawk füzesiyle vurmasının ardından ABD Başkanı Donald Trump yönetiminin, Suriye’de rejimi devirmekten uzak duran yaklaşımının değişeceği yönünde ilk mesajlar geldi. ABD’nin BM Büyükelçisi Nikki Haley, rejim değişikliğinin öncelikleri arasında olduğunu söyledi. Bu, Trump’ın şimdiye kadarki Suriye politikasından bir kopuş olarak yorumlandı. Haley, CNN’de dün akşam yayınlanan röportajında “Esad, rejimin başındayken siyasi bir çözümün olacağı hiçbir seçenek yok. Eylemlerine baksarsanız, duruma bakarsanız, Esad’ın olduğu bir hükümetin barışçıl ve istikrarlı olması zor. Rejim değişikliği, olacağını düşündüğümüz bir şey” dedi. Haley sözlerini şöyle sürdürdü: “Birden fazla önceliklerimiz var. Esad’ı devirmek tek öncelik değil. Bizim yapmaya çalıştığımız şey DEAŞ’ı yenmek. İkinci olarak Esad oradayken barış içinde bir Suriye görmüyoruz. Üçüncü olarak İran etkisini dışarı atacağız ve son olarak siyasi çözüme gideceğiz çünkü bu karmaşık bir durum.” Haley, 30 Mart’ta ise “Önceliğimiz Esad’ı devirmeye odaklanmak değil” demişti.
İNGİLİZ BAKAN PUTİN’İ SUÇLADI
İngiltere ise Suriye’deki içsavaşla ilgili Rusya’yı suçladı. İngiltere Savunma Bakanı Michael Fallon, Suriye’nin İdlib’te kentinde düzenlendiği iddia edilen kimyasal saldırıdaki “her bir sivil can kaybından vekaleten Rusya’nın sorumlu olduğunu” ifade etti. Fallon, Sunday Times gazetesine yazdığı, “Kukla oynatıcısı Putin, Esad’ı terk etmeli ve bizimle barışın inşaasına katılmalı” başlıklı makalesinde çözüm için 3 şart sıraladı. İngiliz bakanın, ilk şartı Esad’ın koltuktan inmesi oldu. Fallon, ikinci şartın ise müzakere edilmiş siyasi bir geçiş süreciyle temsilci bir hükümetin kurulması olduğunu kaydetti. Bu hükümette Esad’ın hiçbir rol almaması gerektiğini vurgulayan İngiltere Savunma Bakanı, üçüncü şartın ise Rusya’nın Suriye rejimine desteğini kesmesi olarak açıkladı.