Ermeni tehdidine karşı hukuk zaferi
Güncelleme Tarihi:
Fransa’da inkâr yasası karşıtı gösterilere katıldığı için Ermeni kökenli iki kardeş tarafından telefonla kendisi ve iki kızı tehdit edilen Emine Çetin, iki kardeş aleyhinde açtığı davayı kazandı.
Çetin, “Günlerce süren bir kâbus nihayet bitti. Bu dava önemli bir hak ve hukuk ihlalini ortadan kaldırdı” dedi. Daha önce yazılı olarak hakarete uğrayan ve açtığı hakâret davasını kazanan Sırma Oran’ın ardından, Emine Çetin davası bu alanda ikinci hukuk zaferi oldu.
Çetin, 2012 yılında “Ermeni soykırımını inkâr edenlere karşı para ve hapis cezası getirilmesini” öngören ve kısaca ‘İnkar Yasası’ diye bilinen yasaya karşı Paris’te düzenlenen yürüyüşün hazırlık komitesinde yer almıştı. Yürüyüşe katıldıktan sonra iki Ermeni kökenli Fransız, Çetin’i evinden günlerce arayarak, “Seni ve iki kızını öldüreceğiz” sözlerine varan tehdit ve küfürler savurmuşlardı. Bu hakâretler üzerine mahkemeye giden Çetin, tehdit eden kişilerin kimlikleri bilinmediği için davayı kaybetmişti. Mahkeme’nin kararına, “Telefon dinlemesi yoluyla kimlikleri tespit etmek kolay” diyerek itiraz eden Çetin’in davası Versailles Temyiz Mahkemesi’nde görüldü. Fransız polisi karar öncesi Çetin’i arayan numara ve kişileri kayıtlarını inceleyerek buldu. Çetin davayı kazandı. Mahkeme, Çetin’i tehdit eden iki kardeşe dört ve altı ay tecilli hapis cezası ve 5’er bin Euro tazminat ile avukat masraflarını ödeme cezasına çarptırdı.
"İSİMLERİNİ VERMEK İSTEMİYORUM"
Hürriyet’e kararı değerlendiren Çetin, “Bu karar, ilk mahkemenin hukuk ihlalini ortadan kaldırıyor. Umarım insanları ölümle tehdit etmenin bu kadar ucuz olmadığını anladılar. Bu karar ayrıca Fransa’da adalet sisteminin işlediğini ortaya çıkarıyor. Buna saygı duyuyorum ve takdir ediyorum. Haksızlığa uğrayan insanların, adaletin varlığını bilmesi, adalete güvenmesi çok güzel bir duygu. Fransa’nın imrenilecek bir adalet sistemi var” dedi.
İki kızıyla birlikte yaşayan hukuk danışmanı Emine Çetin, kendisini ve kızlarını ölümle tehdit eden kişiler hakkında ise bilgi vermek istemediğini belirterek, “Bu kişilerin isimlerini dahi vermek istemiyorum. Olayı şahsileştirmek niyetinde değilim. Önemli olan adalet yerini buldu. Çocuklarım güvende. Ben şiddete karşıyım. Mantıklı olmak, insani davranmak, başkalarının haklarına saygı duymak gerekiyor. Hakkın ve adaletin yanında yer alan ve bu dava sürecinde bana destek olanlara yürekten teşekkür ediyorum” diye konuştu.