Güncelleme Tarihi:
Erdoğan ve Michel daha sonra ortak basın toplantısı için gazetecilerin karşısına geçti.
Belçika Başbakanı Michel: Görüşmede mülteci konusunu ele aldık. Zaten bir süredir gündemde. Türkiye çok çaba sarf etti, mali kaynaklarını kullandı. Belçika hükümetinin de dayanışma içinde olduğunu söyledim. AB fonlarını da seferber ederek gerekli yardımları Türkiye’ye yapmak istiyoruz. Ve yine daimi bir üst düzeyli diyalog konusunda hemfikir olduğumuzu söyledik. Dışişleri, içişleri ve adalet bakanları arasında üçlü görüşmeler yapılması, daimi diyaloğun yapılması gerekiyor.
Cumhurbaşkanı Erdoğan: İlk defa bize nasip oldu. Belçika’yla resmi ziyareti ilk kez gerçekleştiriyoruz. Misafirperverlikten ötürü çok teşekkür ediyorum. AB’nin merkezi konumunda olan Brüksel’de ikili görüşmeleri yapmak yeni bir sürecin başlatılmasında önemli olacaktır. Suriye ile Türkiye arasında 911 km sınırımız var. Unutmamak gereken bir şey de Irak’la olan sınırımızdır. Bize Iraklı mülteciler de geliyor. Biz bunları bir ayırım yapmaksızın ülkemizde ağırlıyoruz. Çadır kampların dışında tüm Türkiye’de ağırlıyoruz. Sadece İstanbul’da 400 bin mülteci var. Bunun sosyolojik ve psikolojik yıkımları oluyor.
Kamplarda olanlara yapmış olduğumuz harcama 7 milyar 800 milyon dolardır. Bize tüm dünyadan gelen yardım ise 417 milyon dolardır. Açık kapı politikası uyguladık buna da mecburduk. İnsanı ve vicdani. Biz denizde ölüme mahkum edilenleri de topluyoruz.
"SABRETMEMİZ MÜMKÜN DEĞİL"
Tabii bugün biz kendi aramızda ayrıca bir konuyu daha değerlendirdik. Suriye krizi... Esed’in burayı bırakıp gitmesi konusunda hassasiyeti olan var, olmayan var. Esed’i korumaya çalışanlar var. İran ve Rusya bunlardan biri. Şimdi Rusya’nın Suriye’de yaptığı bizim sınırlarımızı ihlal etme olayı. NATO’nun da sert bir ültimatomu oldu. Buna sabretmemiz mümkün değil. Arzu etmediğimiz bazı adımlar atılmaktadır. Bunu kabul etmek Türkiye’ye yakışmaz. NATO’nun da prensipleri dışındadır. Nitekim NATO buna cevap verdi. Türkiye’ye yapılmış olan, NATO’ya da yapılmıştır. Rusya’yla ilişkilerimiz ortadadır. Ama bizi kaybederler. Rusya Türkiye'yi kaybederse çok şey kaybeder.
GÜVENLİ BÖLGE İÇİN HAZIRLIK YAPILMASI LAZIM
Güvenli bölge hazırlıkları yapılması lazım. Gerek AB’nin gerek diğer ülkelerin verebileceği destekler var. Biz orada altyapı çalışmalarına gireriz. Çadır kentler demiyoruz. Onların özgün mimarisiyle konutlar yaparak buralara insanları yerleştirebiliriz. Zaten Suriye halkı da buraya dönmek istiyor.
El Nusra terör örgütü de DAİŞ’e karşı savaşıyor. Peki El Nusra iyi oluyor mu. Ama PYD ve PKK DAİŞ’e karşı savaşıyor diye bunları iyi ilan edenler var. Fakat şunu söylemem gerekir. Benim Kürt vatandaşlarımla PKK aynı değildir.
Diğer konu da AB üyelik süreci. Bu konuyla ilgili değerli dostumla konuştuk. Belçika yönetiminin destek vereceğinden endişe duymuyorum.
ERDOĞAN BELÇİKA ZİYARETİNİN İKİNCİ GÜNÜNDE
Erdoğan, devlet ziyareti için bulunduğu Brüksel'deki temaslarının ikinci gününde, Belçika Başbakanı Charles Michel ile bir araya geldi.
Belçika Başbakanlığı tarafından yabancı konukların ağırlanması için kullanılan Val Duchesse Şatosu'na gelişinde Erdoğan'ı, Başbakan Michel kapıda karşıladı.
Tokalaşarak basın mensuplarına poz veren Erdoğan ve Michel, baş başa ve heyetler arası görüşmenin ardından ortak basın açıklaması yapacak.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'a, Avrupa Birliği Bakanı Beril Dedeoğlu, Dışişleri Bakanı Feridun Sinirlioğlu, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Ali Rıza Alaboyun ile Kültür ve Turizm Bakanı Yalçın Topçu da eşlik ediyor.