Erdoğan: Davos krizi planlı değildi

Pakistan'dan sonra resmi ziyaret için Ä°ran'da bulunan ErdoÄŸan, Türkiye'nin Tahran BüyükelçiliÄŸinde Türk ve yabancı gazetecilerin katılımıyla basın toplantısı düzenledi.Â

 

Ä°ÅŸte ErdoÄŸan'ın konuÅŸmasından satır baÅŸları:Â

 

Üç yıl aradan sonra komşumuz ve kardeşimiz İran’ı tekrar ziyaret etmekten mutluluk duyduğumu ifade etmek isterim.

 

Dostça ilişkilerimiz içişlerine karışmama temelinde memnuniyet verici şekilde gelişmektedir.

 

Türkiye bölge ve dünya barısı için bir öneride bulunmaktadır: Komşularınla dost ol.

 

Yedi yıllık iktidar döneminde de bu politikayı kararlı bir şekilde izliyoruz.

 

Bir dönem savaşın eşiğine geldiğimiz ülkeyle artık öyle bir noktaya geldik ki vizeleri kaldırdık. Artık vatandaşlarımız ve Suriyeli kardeşlerimiz vizesiz sınır geçişi yapabilecektir.

 

İran ve Türkiye bölgenin en önemli ülkeleridir. İki ülke bölge barışı için çok büyük güç oluşturuyor.

 

İkili ilişkilerde atılacak barış adımları bölgesel barışa da katkıda bulunacaktır.

İran yapacakları ve yapmayacakları ile barış ve istikrarın korunması bakımından anahtar bir role sahiptir.

1638’de Kasr-ı Şirin’le attığımız dostluk sınırı hala değişmedi. Belki de dünyanın en uzun süreli sınırı oluşturuyoruz.

PAKÄ°STAN VE AFGANÄ°STAN'DAKÄ° SALDIRILAR

Pakistan’dan geldikten sonra üzücü bir olayın gerçekleştiğini duydum. Orada yine bombalar patladığını ve 80 kadar ölü olduğunu öğrendim. Yine Afganistan’da da 4 BM görevlisinin öldüğünü öğrendim.

Bunlar küresel barışı tehdit eden bombalar ve eylemler.

İran ile ticaret hacmimiz iki yıl içinde 4 kat arttı. Ziyaretimizin ana esprisi de ticaret hacmimizi geliştirmektir.

Burada çok çok verimli görüşmeler yaptık. Siyasette kaybetmek ve intihar çok kolaydır. Ama kazanmak zordur.

TÃœRKÄ°YE-Ä°SRAÄ°L Ä°LÄ°ÅžKÄ°LERÄ°

İsrail- Türkiye ilişkileri zaten malum. Ve hakkaniyet ölçüleri içerisinde her zaman münasebetlerimizi devam ettiririz. Ama hiçbir zaman Türkiye’nin siyasi iradesi üzerinde iradeyi kabul etmeyiz.

Türkiye kendi siyasi iradesini kendisi belirler ve bu istikamette de adımını atar.

Türkiye şu anda nükleer silahlanma nerede olursa olsun bunun engellenmesi tavrı içindedir.

Nitekim bunun BM Güvenlik Konseyi’inde yaptığım konuşmada da nükleer silahların engellenmesi konsu8nda daimi üyelerin adım atması gerektiğini söyledim.

Onlar bu adımları atacak ki nükleer silahların yayılmasını engelleme çalışmaları da ilgi görsün

İnsani amaçlı olarak nükleer enerji kullanmak her ülkenin de hakkıdır.

Bu İran’ı da hakkıdır Türkiye’nin de hakkıdır.

Bundan önceki İsrail-Suriye görüşmelerine biz Türkiye olarak bu işin içine atılmadık.

 

SURİYE-İSRAİL GÖRÜŞMELERİ

 

Suriye ve İsrail’in bizden böyle bir dolaylı da olsa arabuluculuk talep etmeleriyle bu işin içine girdik. Bu beş raunt devam edebildi. Bunun 4’ü özel temsilcilerimizle götürüldü. Beşinci rauntta da başbakanlar olarak Ankara’da bir araya geldik

 

Biz hafta başı görüşmemizi yaptık..  Ve bir cümlede sıkıntı vardı.. Ve Cuma gününe kadar ara verilsin dendi. Ama bu görüşmeler gerçekleşmeden Gazze’de bombalar patladı

 

Gazze sürecinin tekrar gündeme getirecek değilim. Bu konudaki tavrımız belli. Yaklaşım tarzımız aynıdır. Çünkü bugün hala Şarm el Şeyh toplantısından sonra ıranın inşası için toplana paraların harcaması başlamamıştır

 

Altyapı ve üstyapı, okullar ve hastaneler çökmüştür. Fosforlu bombalar kullanılmıştır. Ve bu bir kitle imha silahıdır

 

1500 insan kadın çocuk yaşlı öldürülmüştür. Beş bin insan yaralı kalmıştır. Ve bütün bunlara karşı biz insani olarak görevimizi yaptık. Tabi bir diğer bu noktadaki adım her ülkenin tutarlı olması ve bu surece katkıda bulunması gerekir. Türkiye durumdan vazife çıkarma gayretinde değildir.

 

Eğer Suriye ve İsrail tekrar bizden böyle bir görev isterse biz hazırız. Yeter ki bölgenin barışında bizim de katkımız olsun.

 

DAVOS KRÄ°ZÄ°

 

Şimdi Davos’taki olay spontane bir gelişmedir. Önceden planlanmış bir gelişme değildir.

 

Bizim oradaki tavrımızı batıya karsı olmak gibi değerlendirmek yanlıştır. Biz batıyla da doğuyla da ilişkilerimizi geliştirme çabasındayız.  Biz hem batının doğuya giriş kapısıyız. Aynısı doğudan batıya giriş için de geçerli.

 

Biz şu anda AB birliği süreci içinde müzakereci ülkeyiz.. NATO üyesiyiz ve yapımızın demokratik, laik ve sosyal bir devlet olarak şekillenmesi her şeyi ortaya koymaktadır.

 

Tabii ki şunu da ifade edeyim ülkemizin çıkarları her şeyin üstündedir.