Endonezya'dan büyük kaçış

Günlerden beri Başkan Suharto'ya karşı isyanın devam ettiği Endonezya'da tam bir panik havası hüküm sürüyor. Başkent Cakarta'da önceki gün kundaklanan üç katlı alışveriş merkezinin yıkıntıları arasından 118 ceset daha çıkartılırken, başta Amerikalılar, Kanadalılar ve Japonlar olmak üzere ülkedeki tüm yabancılar buldukları ilk uçakla Endonezya'yı terkediyorlar.

Vatandaşlarını tahliye etmek için ek seferler düzenleyen ABD Büyükelçiliği'nin yanısıra Avustralya Elçiliği de 24 saat içersinde 1000'den fazla vatandaşını tahliye etmeye hazırlanıyor. Japon Dışişleri Bakanlığı, Endonezya'daki 20 bin Japonu tahliye etmek için gerekirse askeri uçak gönderileceğini açıkladı.

Uluslararası Sukarno Hatta Havaalanında havayolları şirketlerinin önlerinde uzun kuyrukların oluştuğu ve insanların hangi ülkeye olursa olsun kapağı atmak için yarıştıkları bildiriliyor. Cakarta'daki elçilikler, vatandaşlarını sokağa çıkmama konusunda uyarırken, mum ve bozulmayacak yiyecek maddesi stoklamalarını öneriyorlar.

Bu arada başkent Cakarta'daki ayaklanma ülkedeki diğer büyük kentlere sıçramaya başladı. Görgü tanıklarının ifadelerine göre, Cakarta'da yaklaşık 400 kişiye mezar olan alışveriş merkezinden dün de yanık et kokuları gelirken, ülkenin ikinci büyük kenti Surayaba'da büyük dükkanlar dün talan edildi. Binlerce üniversite öğrencisi Surayaba'da sokaklara döküldü; bir grup öğrenci ise radyo istasyonunu işgal ederek politik reform taleplerini radyodan okudu. Surayaba kentindeki talan sırasında Başkan Suharto'nun oğullarından birine ait Timor arabaları show room'u da yakıldı. Jakarta Post Gazetesi, Bandar Lampung ile Palembang kentlerinde ayaklanma olduğunu duyurdu.

Öte yandan dün üniversite rektörleri ile biraraya gelen Başkan Suharto Endonezya halkı istediği takdirde istifa etmeye hazır olduğunu tekrarladı. Ancak siyasi gözlemciler, anayasaya göre yeni başkanın atanmasının aylarca sürebileceğini ifade ediyorlar.

Çin mahallesinde yakılan otelin bayrağı ölen eylemcilerin anısına yarıya indirildi.

Cakarta'da günlerdir süren yağmadan arta kalan molozlar, sokakları kapladı. Yoksul halk, artık molozların arasında işe yarar birşey bulabilmek umuduyla dolaşıyor.

Meraklılar yanarak ölen yağmacıların kavrulmuş cesetlerine dehşetle bakıyor.