Güncelleme Tarihi:
Endonezya'nın Sulawesi Adası'nda meydana gelen deprem ve tsunaminin ardından bölgedeki halk, içme suyu ve gıda gibi temel insani ihtiyaçlarını bulmakta zorluk çekiyor.
ENDONEZYA'NIN YARDIMINA İLK KOŞAN TÜRKİYE OLDU
Depremde şu ana kadar yüzlerce insanın hayatını kaybettiği adadaki Orta Sulawesi'nin başkenti Palu'da halk, gelen yardımların daha kolay ulaşacağı düşüncesiyle belediye binasının önündeki boş alanda kurdukları çadırda zorlu günler yaşıyor.
İçme suyu, yemek sıkıntısının yanı sıra tuvalet ve duş gibi temizlik ihtiyaçlarını da giderecek yer bulamayan depremzedeler, bölgeden dışından gelecek yardımları bekliyor.
Belediye önünde ailesiyle çadır kuran Ismanto Acho, yaptığı açıklamada, "Deprem olduğu cuma gecesinden bu yana buradayız. İçme suyu bulamadığımız için şebeke suyu içmek zorunda kalıyoruz. Yemek bulamıyoruz ve yardımlar aracılığıyla gelen hazır makarnalar ile karnımızı doyurmaya çalışıyoruz." ifadelerini kullandı.
Bölgede çadır kuran Atika adlı bir başka Palulu da şu an en temel acil ihtiyaçlarının içme suyu olduğunu söyleyerek, en kısa sürede normal yaşamlarına dönmek istediklerini belirtti.
ŞİDDETLİ ARTÇI SARSINTILAR SÜRÜYOR
Resmi kurum ve sivil toplum örgütlerinden oluşan farklı ekiplerin bölge genelindeki yıkılan binalarda arama kurtarma çalışmaları sürüyor.
Palu ve Donggala'da bölge insanı artçı sarsıntılar nedeniyle yeni bir büyük deprem korkusu yaşarken, evleri hasar görmeyenler dahil hiç kimse geceleri evinde uyumak istemiyor.
Öte yandan, deprem bölgesinde bazı yerlerde yardım konvoylarının talan edilmesi sonrası yetkililer bölgeye girişte güvenlikten emin olduktan sonra yardım konvoylarının geçişine izin veriyor.
BÖLGEYLE TAM OLARAK İLETİŞİM KURULAMIYOR
Bu arada, elektriklerin olmadığı bölge genelinde, telefon hatlarındaki aksamalar nedeniyle tam olarak iletişim kurulamıyor.
Bölgede cuma günü meydana gelen deprem ve ardından oluşan tsunami sonrası yetkililer bin 200'den fazla insanın yaşamını yitirdiği açıklamıştı. Yetkililer ayrıca sağlık koşulları ve dini kurallar nedeniyle bölgedeki naaşların hazırlanan toplu mezarlara ivedilikle gömülmesi gerektiğini belirtmişti.