Dünyanın yüreğini yakan o kareyi çeken fotomuhabir konuştu: 'Bundan daha büyük bir acı var mı?'
Güncelleme Tarihi:
Kahramanmaraş'taki depremde enkaz altında kalan ve hayatını kaybeden kızının elini bir an olsun bırakmayan babanın fotoğrafını çeken 41 yıllık fotomuhabir Adem Altan, The Guardian'a konuştu. Altan, "Bundan daha büyük bir acı olabilir mi? Daha önce çektiğim hiçbir fotoğrafla kıyaslayamam bunu. Bu bir felaket" ifadelerini kullandı.
Kahramanmaraş'ın Pazarcık ve Elbistan ilçelerinde meydana gelen ve 10 ilde yıkıma neden olan 7.7 ve 7.6 büyüklüğündeki depremlerden bir gün sonra AFP haber ajansının servis ettiği fotoğraflar sadece bizim değil tüm dünyanın yüreğini yaktı.
Fotoğraflarda 49 yaşındaki Mesut Hançer, Kahramanmaraş'taki enkaz başında, hayatını kaybeden 15 yaşındaki kızı Irmak'ın elini tutarken görülüyordu.
Dünyayı o ana şahit eden deneyimli fotomuhabir Adem Altan, The Guardian'a konuştu. Altan, 41 yıllık kariyeri boyunca binlerce fotoğraf çektiğini ancak bu kareyi o fotoğraflardan hiçbiriyle kıyaslayamayacağını belirtti.
Ankara'dan karayoluyla Kahramanmaraş'a gittiğini, şehre girdiğinde yıkılmış bir apartman gördüğünü belirten Altan, "Aileler enkazdan yakınlarını çıkarmaya uğraşıyordu. Ama benim dikkatimi molozların üzerinde oturmakta olan turuncu montlu bir adam çekti. Biraz yakından bakınca, adamın birinin elini tuttuğunu gördüm ve fotoğraflarını çekmeye başladım" diye konuştu.
Mesut Hançer'in de kendisini fark ettiğini ve fotoğraf çekmeye devam etmesini istediğini sözlerine ekleyen Altan, "'Çocuğumun fotoğrafını çek' dedi bana. Ardından tuttuğu eli bıraktı ve bana çocuğunu gösterdi. Enkazın altında bir kafa olduğunu fark ettim. Adını ve çocuğun adını sordum. Biraz uzaktık, duymakta zorlandım. Kızının adının Irmak olduğunu söyledi" diye konuştu.
Altan şöyle devam etti:
"'Ne dayanılmaz bir acı' diye düşündüm kendi kendime. Gözlerim dolmuştu, fotoğrafları çekerken ağlamamak için kendimi zor tutuyordum. Biri gelir diye bir süre bekledim ama gelen olmadı."
Ardından şehrin diğer yerlerinin fotoğraflarını çekmek için oradan ayrılmak zorunda kaldığını sözlerine ekleyen Altan, "Ama onlara ne olduğunu çok merak ediyordum. Ertesi sabah yeniden baba kızın olduğu enkaza döndüm. Babaya ne olduğunu bilmiyorum. Ertesi gün o da kızı da orada değillerdi" dedi.
Çektiği fotoğrafın gücünün farkında olduğunu ama depremin sembolü haline gelmesini beklemediğini de vurgulayan Altan ekledi:
"Hem Türkiye'de hem dünyada çok dikkat çekti. Yüzlerce insan sosyal medyada paylaştı. Bana 'Depremin acısını gösteren çok güçlü bir fotoğraf', 'Ölene kadar unutmayacağımız bir fotoğraf' diye yüzlerce mesaj geldi."
Çektiği karenin işini yaptığı, depremin yarattığı fiziksel ve duygusal yıkımı gözler önüne serdiğini belirten Altan, "Bundan daha büyük bir acı olabilir mi? Daha önce çektiğim hiçbir fotoğrafla kıyaslayamam bunu. Fotoğraf dikkat çekti, evet. Ama mutluyum diyecek değilim. Bu bir felaket" ifadelerini kullandı.
