Güncelleme Tarihi:
Ryan fanatik bir Cumhuriyetçi. İrlanda kökenli pazarlama uzmanı George W. Bush'un Irak politikasını evirip çevirip haklı göstermeye çalışıyor. Beyanları eksik ve yanlış, düzeltmeye kalksam gecenin tadı kaçacak. Ev davetinde tek yabancı benim. Ryan'ın eşi meze tabaklarıyla servis yaparken geniş salona 12-13 yaşında görünen bir çocuk giriyor. "Tamam baba, tertemiz oldu." Çocuğun elinde kömür karası bir tabanca, ince uzun bir tel fırça ile ufak boy havlu. Ryan tabancayı kavrıyor, şarjorü çıkarıp tekrar takıyor. Işığa tutarak namlu içini tetkik ettikten sonra oğluna geri veriyor. Davette ikisi çocuklu, beş çift var. Bu tabloyu mütebessim çehreyle izliyorlar. Babasının onayını alan Ryan Junior salondan çıkarken rahat bir nefes alıyorum.
Doğan Uluç'un önceki yazısı Bir saatlik konuşma ücreti yıllık maaştan fazla |
Mutlu baba bizi bilgilendiriyor:" Tommy yeni silahını denemek için poligona gitmişti. Kalibresi küçük ama güçlü." Yorum yapma ihtiyacını hissediyorum: "Erken başlamış Tommy tabanca kullanmaya, değil mi?" Pazarlama uzmanı "Üç yıldır atış kurslarına gidiyor. Ben ilkokula gittiğim yıl başlamıştım." diyor. Yemek odasına geçtiğimizde sohbet konusu Irak Harbi'nden silahlara dönüşüyor. Davetliler kendi tecrübelerini anlatmaya başlıyor.
Ateşli silahlar tehlikeli olması yanısıra yaygın bir tutku Amerikan toplumunda. Dünyada en fazla silah hangi ülkede diye soraacak olursanız tereddütsüz Amerika yanıtını alırsınız. Ama orduda değil sivil halkta. 300 milyon nüfus içinde 60 milyon kişi silahlı. Kara, hava ve deniz kuvvetleri dışında Amerikan halkının sahip olduğu ateşli silahların sayısı 200 milyonun üstünde.
Vahşi, barbar bir toplum mu Amerikalılar? Hayır, sanmıyorum. Peki dünya ülkelerinin tümünden fazla silah birikimi yapmalarının sebebi nedir? Yalnızca tabanca, tüfek değil dakikada yüzlerce mermi boşaltan otomatik makineli, beton-çelik delen mermili ağır silahlara sahip bu toplum. Çiftlik evlerinde tankları olanlar dahi var. Konuştuğum kimseler bu tutkuyu "Silah yaşam güvencesi veriyor. Sapık, ruh hastası, kötü niyetli çok insan var toplum içinde. Ailelerimizi savunmak için evimizde, aracımızda silah bulunduruyoruz. Yasalarımız da bize bu hakkı tanıyor." diye konuyu özetliyorlar.
Dayanak noktaları güçlü. Amerikan anayasası 1787 yılında vatandaşların ateşli silahlara sahip olma hakkını tanımış. Özellikle kırsal kesimde yaşayan onlarca milyon Amerika'lının evi boy boy silahla dolu.Aile reisi erkeklere ilaveten kadınlar ve eyaletlere göre değişen yaş sınırlamasıyla çocuklar da silah kullanabiliyor. Oysa madalyonun diğer yüzü kanlı. Ateşli silahlar her yıl binlerce aile ocağını söndürüyor. Irak Harbi'nin dört yılında 3 bin 400 Amerikan askerinin ölmesine karşın Amerika'da bir yılda silahla işlenen cinayetlerde hayatını kaybedenlerin sayısı 12 bin. Bu ülkede geçen yıl 11 bin intihar da gene silahla. Ateşli silahların ülke ekonomisin yıllık zararı ise 100 milyar dolar.
Son bir kaç yıl içinde Columbine lisesinde, Virginia Teknik Üniversite'sinde öğrencilerin okul arkadaşlarını kurşunlayarak öldürmeleri geniş tepkiler yaratmasına rağmen silah satış trafiğini engellemek mümkün olmuyor. Başlıca nedeni "Milli Tüfek Cemiyeti " (NRA) adlı kuruluşun karşı çıkması. 1871 yılında bir ABD başkanı ile iki emekli albayın kurduğu cemiyet 4.3 milyon üyesi, 105 bin silah dükkanı ile Amerikan Kongresi'ndeki en güçlü lobi.
'NRA'"Silahlar insanları öldürmez, insanlar insanları öldürür."sloganı ile kısıtlamalara etken şekilde karşı çıkıyorlar. Ateşli silahlar karşıtı örgütler sene başında kongreye bir yasa sunmaya kalkışınca Başkan Bush'un veto edeceği ihbarını alıp beklemeye geçtiler. Milletvekillerini oy şantajıyla korkutan NRA ayrıca üyelerine mesaj gönderip Sean Connery, Catherine Zeta-Jones, Michael Douglas, Richard Gere, Michelle Pfeiffer gibi silah kontrolunu savunan aktörleri kara listeye aldıklarını ve filmlerini boykot etmeleri çağrısında bulundu.