Güncelleme Tarihi:
2019 yılının aralık ayından beri dünyanın üzerine kâbus gibi çöken koronavirüs salgınında bugüne kadar dünya çapında 170 milyondan fazla vaka ve 3,5 milyondan fazla can kaybı görüldü.
Dünya genelinde devam eden aşılama kampanyaları ve alınan sıkı tedbirlerle yeni vaka ve ölümlerin önüne geçmek için çabalar devam ederken salgının en yetkili kurumu Dünya Sağlık Örgütü'nden ilginç bir adım geldi. DSÖ, dünyanın çeşitli ülkelerinde ortaya çıktıktan sonra hızla başka yerlere de yayılmaya başlayan ve salgın korkusunu artıran Kovid-19 varyantları (mutasyonlar) için yeni isimler önerdi.
DSÖ'nün aldığı karara göre Kovid varyantları için ülke isimleri yerine Yunan alfabesinde kullanılan harfler devreye sokulacak.
Bu öneriye göre ilk olarak İngiltere'nin Kent şehrinde ortaya çıkan ve İngiliz varyantı olarak adlandırılan varyanta 'Kovid Alpha', Güney Afrika'da görülen varyanta 'Kovid Beta', Brezilya'da yaygın olan varyanta 'Kovid Gamma' ve son olarak da Hindistan'da yayılan ve ülkede korkunç vaka ve ölüm sayılarının görülmesine yol açan varyanta ise 'Kovid Delta' adı verilmesi önerildi.
DSÖ, bu isimlerin kolay akılda kalacak ve hatırlanacak seçimler olduğunu ve uzun bir uluslararası değerlendirme sonrası ve olası diğer alternatifler arasından seçildiğini ifade etti.
Maria Van Kerkhove, bu isimlerin hali hazırda kullanılan 'bilimsel' isimlerin yerine geçmeyeceğini de sözlerine ekledi.
Bu adım, DSÖ, IMF, Dünya Bankası ve Dünya Ticaret Örgütü'nün bir araya gelerek zengin ülkelere, gelecekteki varyant oluşumları ve olası kapanmaların önüne geçilmesi için, fakir ülkelere daha fazla aşı bağışı yapmaları uyarısı yapmasından sonra açıklandı.
CENEVRE'DE DSÖ'NÜN GELECEKTEKİ SALGINLARA KARŞI GÜÇLENDİRİLMESİ" KARARI ÇIKTI
Dünya Sağlık Örgütüne (DSÖ) üye devletler, gelecekteki salgınlara karşı DSÖ'nün güçlendirilmesini ve uluslararası bir salgın antlaşmasını ele almak üzere 29 Kasım'da özel toplantı düzenlenmesini kararlaştırdı.
DSÖ'nün en üst karar alma organı Dünya Sağlık Asamblesi'nin (DSA) 74'üncüsü İsviçre'nin Cenevre kentinde yapıldı.
24 Mayıs'ta video konferans yöntemiyle başlayan Asamblenin son gününde, DSÖ üyesi 194 ülke 14 sayfadan oluşan bir karar tasarısını görüştü.
Üye devletler ayrıca, küresel sağlık sorunlarına ilişkin program ve politikaların iletişim ve koordinasyonları için mekanizmalar oluşturulması yönündeki iş birliğini kabul etti.
20 KASIM'DA ÖZEL OTURUM DÜZENLENECEK
Toplantıda ayrıca, gelecekteki herhangi bir salgına karşı küresel sağlık sistemlerini güçlendirmeyi amaçlayan uluslararası bir "salgın antlaşması" için müzakerelerin başlatılıp başlatılmayacağına karar verilmek üzere 29 Kasım'da özel bir oturum yapılması kararlaştırıldı.
DSÖ Acil Durumlar Programı Direktörü Mike Ryan, asamblede alınan kararı memnuniyetle karşıladığını belirterek, "Şu anda, patojenlerin (hastalık mikrobu) üstünlüğü var. Dengesiz bir gezegende daha sık ve sıklıkla sessizce ortaya çıkıyorlar." uyarısı yaptı.
Ryan, salgınlara karşı küresel olarak birlikte hareket etmenin önemine dikkati çekti.
"KOVİD-19 SALGINI ENGELLENEBİLİRDİ"
Öte yandan, DSÖ'de alınan bugünkü kararlarda, örgütün Kovid-19 salgınındaki rolünü incelemek üzere düzenlenen bağımsız kurulun 12 Mayıs'ta açıkladığı rapor da etkili oldu.
Kurul, DSÖ'nün, Kovid-19'a ilişkin "uluslararası kamu sağlığı acil durumu" ve "küresel salgın ilanı" kararlarını çok geç aldığını duyurmuştu.
Kovid-19'a karşı hazırlık ve müdahalede "zincirin her noktasında zayıf halkalar tespit edildiği" vurgulanan kurul raporunda, "Uyarı sistemi çok yavaş ve çok silikti. DSÖ yeteri güce sahip değildi. (Salgına) Müdahale şekli ise eşitsizlikleri şiddetlendirdi. Küresel siyasi liderlik de yoktu." görüşü savunulmuştu.
Clark, dünyanın bu salgının tekrarını istemiyorsa hazırlık ve müdahale için daha fazla finansal destek sağlaması ve DSÖ'nün yetkilerinin güçlendirilmesi gerektiğini belirtmişti.