Dünya basınında yüzyılın felaketi

H.Tribune: Uluslararası kurtarma gücü

İnternational Herald Tribune gazetesi, Türkiye'deki depremin Birleşmiş Milletler çatısı altında bir ‘uluslararası kurtarma gücü’ oluşturulması gerektiğini ortaya koyduğunu yazdı. Gush Shalom adlı İsrail barış hareketinin başkanı Uri Avnery bu yazıda Türk yetkililerin ve uluslararası yardımın, facianın ilk iki günü, son derece yetersiz kaldığını, merkezi komuta ve karar alma mekanizmalarının çöktüğünü yazıyor. Avnery, ‘21’nci Yüzyıla girerken dev çokuluslu şirketlerin yer aldığı bir dünyada ve dünyayı sımsıkı sarmalayan internetin bulunduğu bir ortamda ortaya çıkan manzara hem anakronik, hem de tahammül edilemez şekilde yürek paralayıcı' diyerek böyle felaketlerde, bir iki saat içinde müdahale edebilecek bir uluslararası güç öneriyor.

Paris-Match : Türkiye tetikte olmak zorunda

TÜRKİYE'deki depremi kapak konusu yapan ve 18 sayfa ayıran Paris-Match, ‘Cehennemden kurtulanlar’ başlığıyla enkaz altından kurtarılan insanların hikayesini ele aldı. Dergi, sismolog Paul Taponnier'nin şu görüşlerine de yer verdi: ‘1939 dan bu yana kırılagelen Kuzey Anadolu fay hattı sonunda ülkenin batısına kadar ilerledi. Her deprem bir sonrasına gebe olmaya başladı. Sistemi artık biliyoruz ama maalesef İzmit’ten sonra Marmar'da meydana gelecek şokun zamanını kestiremiyoruz. Bu nednelerle İstanbul'un özellikle güney bölgelerinde durum kritik. Hem yöneticiler hem de halk deprem riskini artık ciddiye almalı. Özetle, Türkiye bundan böyle daima tetikte olmak zorundadır.'

The Independent: Bir cehennemden diğerine kaçış

The Independent gazetesi James Dalrymple imzalı haberde ‘Çaresizler bir cehennemden bir başka cehenneme kaçıyor’ başlığını kullandı. Depremin en çok etkilediği Adapazarı'ndaki gözlemlerini yazan James Dalrymple ‘İnsanlar, yağmur ve rüzgardan korunmak için bulabildikleri ıslak battaniye, muşamba, hatta gazetelerin sayfalarını kullanıyor. İnsanların önünde iki seçenek var. Ya çamur deryası içinde ıslak battaniye sarılarak yatacak ya da yıkılmış, harap olmuş şehirin kaldırımlarında, enkazların altında yatan binlerce ölü ve farelerle kendine bir barınak bulacak’ sözlerini kullandı.

The Daily Telegraph: Türk Hükümeti sansür koydu

İngiliz The Daily Telegraph gazetesi Kanal 6'nın kapatılması kararını ‘Türkiye deprem kurtarma operasyonuyla ilgili eleştirilerin sesini kesti’ başlığıyla verdi. Gazete Neil Tweedie ve Jo Knowsley imzalı haberinde ‘Türk Hükümeti, deprem kurtarma çalışmalarında kendilerine ülkenin belli başlı televizyon kanallarından yöneltilen ve her geçen gün büyüyen eleştirilere karşı kanal kapatma emri verdi’ diye yazdı. Gazetenin iddiasına göre Türkiye'nin en küçük ulusal TV'si olan Kanal 6'nın seçilmesi, diğer büyük TV kuruluşlarına, eleştirilerinin dozunu azaltmamaları karışında kendilerinin de kapatılacağı gözdağını vermeyi amaçlıyor.

Rus Obshaya gazetesi: ‘‘Seri katil’’ deprem

Rus gazetesi ‘Aslında felaketin geleceği biliniyordu. Türkiye’yi sarsan bu deprem, 1939 ve 1967'de meydana gelenlerin bir devamı. Yani bu bir ‘seri deprem’in uzantısı' diye yazdı. Rusya Jeoloji Araştırma Enstütüsü Müdürü Henr Vartanyan, ‘Rasathaneler iş işte geçtikten sonra deprem tespiti yapıyor. Ancak depremin kendisini değil, ilk ya etkilerini araştırma ve tespit yöntemiyle gününe kadar tahminde bulunma kapıs günümüzde açık. Rusya’da böyle yöntemler var. Bunun adı ‘Hidrojeolojik efek’. Yıllar süren araştırmalarımız deprem bölgelerinde büyük sarsıntıdan öncsinde yeraltı sularında değişim olduğunu gösteriyor. Bu değişim verilerini birço bölgeden toplanarak depremin kendisini yakalamak mümkün' diyor.

CNN: Hükümete olan güven çöktü

CNN televizyonu Türk halkının yönetimin ve ordunun yetersiz kaldığını düşündüğünü, bu sebeple Hükümet'e olan güveninin sarsıldığını söylerken ‘Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel’in İstanbul'da bir bölgeyi ziyaret etmesinden 10 dakika sonra arama-kurtarma çalışmalarına son verildi' diyerek de acıklı bir iddia ortaya attı. Ünlü haber kanalında konuşan bir Amerikalı uzman ise şöyle dedi : ‘Neler olduğunu ABD yönetimi de çok iyi biliyor. Sistem vatandaşına zamanında ve hızla elini uzatamadı. Bu siyasi bir çöküştür. Ancak, Washington, Türkiye’de ve dolayısıyla bölgede istikrarsızlık da istemiyor ve depremin yaralarının sarılması için özveriyle davranıyor. Sistemi yolsuzluktan ve rüşvetten arındıracak olan da yine sizlersiniz.'