Güncelleme Tarihi:
Ancak bu tepkiler birbirinden oldukça farklı;
Avrupa Birliği’nden tepki, “endişeliyiz” kelimesiyle gelirken, ABD yönetimi konuyu “Türkiye’nin iç işi” olarak yorumlamayı tercih etti. Zeynep Gürcanlı YAZIYOR
AB: PARTİ KAPATMAK EN SON ÖNLEM OLMALI
AB dönem Başkanlığını yürüten İsveç tarafından, tüm AB ülkeleri adına yapılan açıklamada, AB’nin terörü kınadığı vurgulandı. Ancak yine de, parti kapatmanın ancak “çok özel durumlarda başvurulabilecek bir yöntem olduğuna” dikkat çekilen açıklamada, şöyle denildi;
“Avrupa Birliği, halen üyelik müzakerelerini sürdüren bir ülke olan Türkiye’ye, Anayasa’nı değiştirerek, tüm kanunlarını Avrupa Konseyi’Nin Vedenik Komisyonu kriterlerine ve Avrupa İnsan Hakları Konvansiyonuna uygun hale getirmesi çağrısında bulunur” denildi.
Açıklamanın sonunda, AB’nin gelişmeleri yakından izleyeceği de ifade edildi.
ABD: “VATANDAŞLARIN SİYASİ ÖZGÜRLÜĞÜ ÖNEMLİ”
ABD Dışişleri Bakanlığı sözcüsü ise DTP’nin kapatılması konusundaki soruya, “bu Türkiye’nin iç işidir ve Anayasa Mahkemesi’nin aldığı bu karar çerçevesinde bir yorum yapmayı doğru bulmuyoruz” dedi.
Ancak sözcünün açıklaması bununla sınırlı kalmadı. ABD’den gelen vurgu ise, “Türkiye’nin tüm vatandaşlarının siyasi özgürlüğünün sağlanması” konusunda oldu.
ABD açıklamasında, “Türkiye’deki demokratik sistem, tüm vatandaşlarının siyasi özgürlüğünü geliştirmeye devam etmelidir. Bu özgürlüklerin sınırlandırılması ya da tümden kesilmesi ancak çok özel durumlarda yapılmalıdır” denildi.
ABD’DEN HEM HÜKÜMETE, HEM DTP’YE MESAJ
ABD’nin açıklamasında, hem hükümete, hem de kapatılan DTP’ye mesaj geldi.
Hükümete mesaj şu cümledeydi; “Türk hükümetinin vatandaşların tümüne yönelik, vatandaş olmaktan gelen hak ve sorumluluklarını sağlamak yönündeki çabalarını destekliyoruz.”
İsim vermeden, DTP’ye yönelik mesaj ise şiddet konusunda oldu;
“Türkiye’deki tüm siyasi aktörleri, uzlaşmaya, demokratik değerleri yansıtmaya ve şiddet uygulamaktan ya da şiddeti cesaretlendirmekten kaçınmaya davet ediyoruz.”
İKİ AÇIKLAMANIN ANLAMI
İki açıklama karşılaştırıldığında, AB’ninki kapatma kararına çok daha sert yaklaşırken, ABD’nin kararı “anlayışla karşıladığı anlaşılıyor.
AB’nin diplomatik ifadeyle yazılmış açıklamasının anlamı şu;
Avrupa Birliği, her ne kadar adı terörle birlikte de anılsa, bir siyasi partinin kapatılmasından ve onun seçilmiş yetkililerine siyaset yasağı getirilmesinden memnun olmadı.
Açıklamanın tonu yine de yumuşak. Bu ton da, DTP’nin kapatılmasının, AB ile ilişkileri, özellikle de yürüten üyelik müzakerelerini doğrudan etkilemeyeceğini gösteriyor.
Açıklamada Türkiye’nin AB ile “üyelik müzakereleri yapan ülke” olarak özellikle belirtilmesi de anlamlı.
AB bu ifadeyle, Türkiye’nin “kulübe girmeye hazırlanan bir ülke” olduğunu vurguluyor ve hemen arkasından da “eğer girmek istiyorsan, kulüp kurallarına uymalısın” hatırlatmasını yapıyor;
Türkiye’ye bu vesileyle, mevcut yasalarını AB hukukuna ve normlarına uygun hale getirmesi çağrısında bulunuyor.
ABD’nin açıklamasında ise, satır aralarında Kürt açılımına atıflar var. “Tüm vatandaşların, vatandaş olmaktan gelen hak ve sorumluluklarını yerine getirmesi” ifadesi, ABD’nin “Kürt açılımı” demeden, Kürt açılımına atıf yaptığı bir formül. Diplomatik ifadelerle, kapatma kararına rağmen Türk hükümetinden Kürt açılımına devam etmesi isteniyor.
Ancak açıklamada, AB’de olduğu gibi herhangi bir endişe belirtilmemesi, hatta kapatma kararının “Türkiye’nin iç işi”
olduğunun belirtilmesi, ABD’nin çok daha “anlayışlı” olduğunu gösteriyor.