Güncelleme Tarihi:
“Türkiye’nin Ukrayna’daki savaşın sona erdirilmesine yönelik diplomatik çabalarının ve Ukrayna’nın toprak bütünlüğüne verdiği güçlü desteğin görmezden gelindiği”, vurgulanan Dışişleri Bakanlığı açıklamasında şu ifadeler kullanıldı:
“AB’nin ortak menfaatlerinin, bazı üye ülke çıkarlarına kurban edildiği bu tarz kararlar, ne Türkiye-AB ilişkilerine katkı sağlamakta ne de yapıcı bir gündem oluşturmaktadır. AB’nin ülkemize yönelik demokrasi, hukukun üstünlüğü ve insan haklarına ilişkin haksız iddialarını tümüyle reddediyoruz. Ayrıca, Doğu Akdeniz ve Kıbrıs meselesinde AB’nin Rum/Yunan ikilisinin sözcülüğünden öteye geçemeyen talihsiz ifadelerini de kabul etmiyoruz.
ÖNCE ADAY ÜLKE YAPIN
Ülkemizin Rusya’yla ticari ve ekonomik ilişkileri yaptırımları etkisiz kılacak bir mahiyete sahip olmadığı gibi Rusya’yla diyaloğumuzun sürdürülmesinin, Tahıl Anlaşması ve esir değişimi örneklerinde görüldüğü üzere, savaşın olumsuz etkilerinin asgari düzeyde tutulması bakımından da önem arz ettiği açıktır. Türkiye’nin AB’nin kararlarını ciddiye alması için, AB’nin Türkiye’yi üyelik müzakereleri yürüten aday ülke olarak görmesi ve gerekli siyasi iradeyi göstermesi gerekmektedir.”