‘Defolun gidin!’

Güncelleme Tarihi:

‘Defolun gidin’
Oluşturulma Tarihi: Ağustos 16, 2017 10:51

Sawsan Chepli. Lübnan kökenli Alman bir politikacı. Lübnan’daki savaştan kaçan ailesi 1970 yılında Almanya’ya sığınmış. Sawsan Chepli 1978 yılında Berlin’de dünyaya gelmiş. 12 kardeşi var. 15 yıl ‘vatansız’ yaşamış Berlin’de. 1993 yılında Alman vatandaşı olmuş.

Haberin Devamı

‘Defolun gidin’
LİSEYİ bitirdikten sonra Berlin’de Uluslararası İlişkiler öğrenimi yapmış. 

2001 yılında Sosyal Demokrat Parti (SPD) üyesi olmuş.
Sawsan Chepli’yi yıllardır tanırım.
2010-2014 yılları arasında Berlin İçişleri Senatörlüğü’nde Kültürlerarası
İlişkiler Sorumlusu olarak görev yaptı.
20014-2016 yılları arasında da şu anda Almanya’nın Cumhurbaşkanı olan Frank Walter Steinmeier’in Federal Dışişleri Bakanlığı döneminde Sözcü Yardımcılığı yaptı.
2016 yılı sonlarından beri de Berlin Senatosu’nda Berlin’in Federal düzeydeki ilişkilerini koordine eden Devlet Sekreteri olarak görev yapmakta.
JUMA olarak bilinen Genç, Müslüman, Aktif Derneği’nin kurucularından.
Çağdaş bir Müslüman kadın.

Haberin Devamı

***
“Kısa bir süre önce eve geldiğimde ablam ‘Onları anlıyorum’ dedi.”
“Kimi anlıyorsun?” diye sorduğumda “Bugün yolda giderken karşıdan gelen biri bana çarpıp yanımdan uzaklaşırken ‘Sığınmacılar dışarı’ diye bağırdı. Adama kızamadım bile. Çünkü Hamburg’da Müslüman bir sığınmacının giriştiği terör saldırısının üzerinden daha birkaç gün geçmişti” yanıtını verdi.
Ablası başörtülü olduğu için böyle bir olay yaşadığı görüşündeydi Sawsan.
“Bu olaydan birkaç gün sonra diğer ablalarımdan biri kaldırımda yürürken yanından geçen bir kamyonet şoförünün ‘Yeter artık defolun gidin’ diye bağırdığını söyledi. Sen ne yaptın? diye sorduğumda ‘Hiç, adamlar haklı. Bizimkiler bu kadar pislik yaparsa onlar da öyle davranırlar’ yanıtını verdi” diyor Sawsan Chepli.
Sırf başörtülü olduğu için ablasının böyle bir olay yaşadığını düşünüyor.
Müslüman kökenli bazı sığınmacıların davranışlarına ateş püskürüyor.
Ama bütün Müslümanlara terörist gözüyle bakılmasına da aynı şekilde tepki gösteriyor.
Tabii ablalarının tepkisiz kalmalarına da.

***
Güven ve barış içine karşılıklı saygıya dayalı birlikte yaşamın gerçekleştirilmesi için toplumun bütün kesimlerine önemli görevler düştüğünü söylüyor Sawsan Chepli.
Evet, ne yazık ki, dünyanın çeşitli kesimlerinde olduğu gibi Almanya’da da sığınmacılara karşı tepkiler artıyor.
Yalnız aşırı sağcı ve sağ popülist partiler değil, köklü partiler de sığınmacı karşıtı politik yaklaşımla oy avcılığı yapıyorlar.
Bu da Almanya’ya yakışmamakta.

Haberin Devamı

***
Kısa bir süre önce Türk kökenli bir bayan Türkiye’nin Berlin Büyükelçiliği’ni aramış.
“Otomobilime benzin almak için bir petrol istasyonuna girdim. Defalarca denediğim halde pompa bir türlü çalışmadı. İçeri girdim ve kasadaki kişiye pompanın çalışmadığını söyledim. Bana ‘Çalışmayacak o pompa. Git sen benzinini Erdoğan’dan al, Erdoğan’ın Türkiye’sinden al’ dedi” şeklindeki haklı şikayetini dile getirmiş.
Evet, işte tüm özgürlüklerin büyük harflerle yazıldığı demokratik hukuk devleti Almanya Federal Cumhuriyeti’nde başörtülü Türk kökenli Alman vatandaşı bir kadının yaşadığı bir düşmanlık.
Türkiye’deki bazı gelişmeleri, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın bazı açıklamalarını şüphesiz hemfikir olmayan herkes gibi Alman vatandaşları ve Alman politikacılar da eleştirebilirler.
Bu düşünceyi ifade özgürlüğünün en temel ilkesidir.
Ama bu özgürlüğün düşmanlığa dönüştürülmesi kesinlikle kabul edilemez.
Barış içinde birlikte yaşamın korunması için bu tür davranışlardan uzak durulmalıdır.
Bu konuda Almanya’da politik sorumluluk taşıyanlara da önemli görevler düşmektedir.
Özellikle de aşırı sağcı ve sağ popülist partilerin ekmeğine yağ sürecek politik söylem ve yaklaşımlardan uzak durmaları görevi.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!