Güncelleme Tarihi:
Ankara ile Washington arasında Suriye’nin kuzeyinde güvenli bölge pazarlıkları sürerken, ABD Savunma Bakanlığı (Pentagon) Başmüfettişliği, 15 Haziran 2014’te terör örgütü DEAŞ’a karşı başlatılan Birleşik Ortak Görev Gücü-Doğal Kararlılık Operasyonu (CJTF-OIR) ile ilgili 1 Nisan-30 Haziran 2019 tarihli dönem raporunu Amerikan Kongresi’ne sundu. 116 sayfalık raporda ABD asker azaltırken DEAŞ’ın Suriye’de ‘yeniden toparlanmakta olduğu’ uyarısı yapıldı. ABD Başkanı Donald Trump yaklaşık 5 ay önce DEAŞ’ın ‘yüzde 100’ yenildiğini açıklamıştı. Raporda, “Toprak kaybetmesine karşın DEAŞ, Irak’ta silahlı saldırı imkânlarını güçlendirdi ve Suriye’de de yeniden toparlanıyor” denildi.
‘ORTAK GÜÇLER’ KONUSU
“Suriye’deki Ortak Güçlerin Kapasite İnşası” başlıklı bölümde “Suriye’de fiziksel olarak DEAŞ’ın yenilmesi ve odak noktasının örgütün yeniden canlanmasının engellenmesine kaymasıyla, Suriye’deki ortak güçlerin kompozisyonunun da değişmesi” gerektiğine dikkat çekildi. Rapora göre Suriye’nin kuzey ve doğusunda ‘ortak güçler’ olarak nitelendirilen ABD destekli silahlı unsurlar üç ana gruptan oluşuyor. Bunlardan halihazırda en büyüğü Suriye Arap Koalisyonu ile terör örgütü YPG’nin oluşturduğu Suriye Demokratik Güçleri (SDG). CJTF-OIR’ye göre SDG, ‘geniş-spektrumlu güvenlik aygıtı’ olarak tanımlanıyor. İkinci ana güç, vilayetlerdeki savaşçılardan oluşturulan ‘Vilayet İç Güvenlik Güçleri’. Bu unsur, SDG’nin görevlerini vilayet sınırlarında yerine getiriyor. Bu güç, rapora göre ABD Ulusal Muhafızları’na benzetiliyor. Üçüncü ana güç ‘İç Güvenlik Kuvvetleri’ adıyla tanımlanıyor. Bunlar esas olarak DEAŞ’tan arındırılan Rakka, Deyrizor, Menbiç gibi bölgelerde güvenlik operasyonları yürütüyor. Bu güçler, yerel nüfustan oluşturulup bulundukları yerlerdeki etnik kompozisyonu yansıtıyor.
110 BİNE ÇIKACAK
Rapora göre CJTF-OIR’in planı “(Suriye’deki) tüm ortak güçlerin yüzde 10 arttırılmasına yardım etmek ve tüm bileşenler arasında yeni güçler oluşturmak” olarak nitelendi. Halen 100 bin kişi olduğu belirtilen toplam ‘ortak güçlerin’ sayısının 110 bine yükseltilmesi için çalışmaların yapıldığı kaydedildi.
SDG KÜÇÜLTÜLECEK
Yeni durumda ise SDG unsurlarının sayısının 30 bin, Vilayet İç Güvenlik Güçleri’nin sayısının 45 bin, İç Güvenlik Kuvvetleri’nin sayısının ise 35 bin olması amaçlanıyor. CJTF-OIR, bu yeni durumda SDG’nin mevcudiyetinin azaltılmasının öngörüldüğünü, zira bu oluşumun esas olarak ‘konvansiyonel savaş’ amaçlı eğitilip, desteklendiğini, bundan sonra ise ağırlığın asayiş odaklı diğer iki ana güce verilmesi gerektiğini kaydetti.
YEREL HALK İLE GERİLİM
Öte yandan rapora yansıyan bir başka bölümde, DEAŞ’tan temizlendikten sonra bazı bölgelerde YPG/PKK’nın elindeki yönetme yetkisinin halkta rahatsızlık yarattığı değerlendirmesi yer aldı. Örneğin, ‘SDG’ ismini kullanan terör örgütü YPG/PKK’nın Deyrizor’da kurduğu sözde konseyin, çoğunluğu Arap olan bölge halkında rahatsızlık oluşturduğu, sokaklara dökülen insanların protestolar düzenlediği kaydedildi.
BİLGİ NOTU
Terör örgütü DEAŞ’ın merkezi Rakka, 17 Ekim 2017’de ABD destekli SDG tarafından ele geçirilmişti. ABD Başkanı Trump, Suriye’deki 2 bin civarındaki Amerikan askerinin geçen aralıkta çekileceğini duyurmuş, ancak daha sonra tam çekilme yerine bu sayının azaltılacağı belirtilmişti.
RAPORDAN DİĞER NOTLAR
SDG, Suriye’nin kuzeydoğusunda 10 bin civarında DEAŞ’lıyı geçici merkezlerde gözaltında tutuyor. Bunlardan iki bini, yabancı ülke vatandaşı. Pek çok ülke, DEAŞ üyesi olan vatandaşlarını geri kabul etmek istemiyor. Irak, yüzlerce Iraklı ve yabancı DEAŞ’lıyı kabul etti. Ancak yargı süreci ve cezaevi koşulları belirsiz.
Suriye’nin kuzeydoğusundaki Hol Kampı’nda aileleriyle birlikte 45 bin DEAŞ sempatizanı yaşıyor. Kampta güvenlik yetersiz ve DEAŞ’ın ideolojisinin yeniden canlanması için uygun şartlar mevcut.
ABD Merkez Komutanlığı (Centcom), DEAŞ’ın SDG’yi bölgede ‘yeni işgal gücü’ olarak tasvir etmesinin sonuç verdiğini, böylece Suriyeli Kürtlerin liderliğindeki SDG ile yerel Arap nüfus arasındaki tansiyondan faydalandığını belirtti.
Suriye’den ABD askerlerinin kısmi çekilmesi tamamlandı. Ancak çekilme, yerel güçlerin DEAŞ’a karşı istihbarat kaynağı geliştirme ile bölge nüfusunun güvenini kazanmak için gerekli olan ek desteğe ihtiyaçları olduğu bir döneme denk geldi.