Güncelleme Tarihi:
"Eğer IŞİD Irak'taki tehditlerden birisiyse, Şii milisler de bir başka tehdittir" diyen Davutoğlu, "IŞİD; Tıkrit ya da Musul'u terk eder ve yerine Şii milisler gelirse mezhep savaşları çıkabilir. Bu yüzden tüm bu Sünni nüfuslu kentler, şehrin sakinleri tarafından özgürleştirilmeliler" yorumunu yaptı.
Time dergisinin haberinde ABD Genelkurmay Başkanı Martin Dempsey'in mezhep savaşı riskine dair açıklamalarına da yer veriliyor:
"Tıkrit'te şu ana kadarki en açık İran desteğini görüyoruz. Açıkçası bu durum ancak bir mezhep çatışması doğması durumunda sorun teşkil eder."
Davutoğlu röportajda Musul harekâtı için eğitildiği belirtilen Sünni muhafızlara dair çok fazla delil bulunmadığını ifade ediyor.
Irak hükümetinin yaptığı son yasal düzenlemelerden birisi, Sünnilerin 'ulusal muhafızlar' adı altında milisler oluşturmasına izin veriyor.
Davutoğlu ise "[Sünni muhafızların] bir rol üstlenmesi gerekiyor. Hükümet ulusal muhafız düzenlemesini geçirdi. Ancak ne yazık ki şu anda ulusal muhafızlar Şii milislerden oluşuyor. Anbar, Musul ya da Tıkrit'teki Sünnilerin muhafız birlik kurmasına izin verilmedi. Sünniler de, Şiiler de bizim kardeşimizdir. Bir ayrım yapmıyoruz. Ancak yeni bir mezhep savaşı dalgası görmek de istemiyoruz" diyor.
Davutoğlu, bu kaygılarını Irak Başbakanı Haydar El Abadi'ye de ilettiğini belirtiyor. Time haberinde insan hakları örgütü Human Rights Watch'ın (HRW) son uyarılarına da yer veriliyor.
IŞİD'in elinden alınan bölgelerde Şii milislerin 'intikam aldığını' belirten HRW, binaları yakıp sokaklarda birçok kişiyi infaz ettiklerini belirtiyor.