Güncelleme Tarihi:
TUNUS’ta eski lider Zeynel Abidin Bin Ali’nin 2011’de Arap Baharı sonrası devrilmesinin ardından yapılan ilk cumhurbaşkanlığı seçiminin galibi laik çizgideki Nida Tunus (Tunus’un Çağrısı) Partisi’nin 88 yaşındaki lideri El-Baci Kaid es-Sibsi oldu. Arap Baharı sonrası Libya ve Mısır gibi görece büyük siyasi krizler yaşamayan, “demokratik değişimin örnek ülkesi” olarak gösterilen Tunus buna rağmen ülkedeki ayrılıklıların iyice arttığı gergin bir seçim süreci geçirdi.
Tunus Yüksek Seçim Kurulu, dün, pazar günü yapılan seçimin ikinci turunda Sibsi’nin oyların yüzde 55,6’sını alarak cumhurbaşkanı seçildiğini açıkladı. Arap Baharı’nın ardından geçici cumhurbaşkanı olarak görev yapan, Muhammed Munsif el-Merzuki (67) ise yüzde 44.3 oy aldı. Seçimde katılım, önceki seçimlere kıyasla daha az, yüzde 60.1 olarak gerçekleşti. Sibsi, önceki akşam konuşmasında resmi sonuçlar açıklanmadan zaferini ilan ederek ülkeye istikrar getireceği sözü vererek “Bundan sonra kimseyi dışlamadan, birlikte çalışmalıyız” demişti. Es-Sibsi ayrıca zaferini, 2011 yılındaki Yasemin Devrimi’nde hayatını kaybedenleri kastederek, Tunus’un şehitlerine adadığını belirtti. Merzuki’nin de Sibsi’yi tebrik ettiği açıklandı.
Protestolar çıktı
Ülkede 23 Kasım’da düzenlenen seçimin ilk turunda Sibsi yüzde 39,4, Merzuki yüzde 33,4 oy almıştı. Ülkede 26 Ekim’de yapılan parlamento seçimlerini ise yine Sibsi’nin lideri olduğu Nida Tunus partisi kazanmış, 86 sandalye ile mecliste çoğunluğu sağlamış, Arap Baharı sonrası seçimlerin lideri Ennahda ikinci parti çıkmıştı. Seçim açıklanmasından sonra Gabes kentinde güvenlik güçleri Sibsi’nin kazandığına ilişkin açıklamaları protesto eden kalabalığa göz yaşartıcı gazla müdahale etti. Ülkenin güneyindeki Taravin kentinde de göstericiler Nida Tunus’a ait bir büroyu ateşe verdi.
Tunus niye Sibsi’yi seçti
1- DENEYİMLİ: Paris’te hukuk eğitimi almış olan Sibsi, Tunus’un bağımsızlıktan sonraki ilk cumhurbaşkanının zamanında içişleri bakanı, Bin Ali döneminde meclis başkanı, Arap Baharı sonrası geçici başbakan olmuş deneyimli biri. 1963-1965 yıllarında Milli İstihbarat Başkanlığı da yapan Sibsi, diktatörlük dönemindeki siyasi kariyeri yüzünden ‘ülkeyi eskiye döndürecek suçlamalarıyla’ karşılaşsa da ‘geçmişe dönüş olmayacak’ izlenimini verdi.
2- İSLAMCILARA ÇATTI: Sibsi, seçim kampanyalarında Merzuki’nin Yasemin Devrimi’nin Arap Baharı’nın yarattığı fırsatları mahvettiğini, ülkeyi İslamcılara teslim ettiğini iddia etti. Merzuki’nin 2011’de ilk özgür seçimini kazanan, son genel seçimden sonra ise Tunus siyasetinin ikinci siyasi gücü olan ‘Ennahda’nın gizli kuklası’ olduğunu iddia etti.
3- TERÖRLE SUÇLADI: Sibsi korku faktörünü devreye soktu. 2013 yılında ülkede iki laik siyasetçi suikaste uğramış, ülkede büyük siyasi kriz yaşanmıştı. Merzuki destekçilerinin ‘radikal, terör ve şiddet yanlısı’ olduğunu savundu.
4- İSTİKRAR VAAT ETTİ: “Terörü azaltacağım, istikrar sağlayacağım” diyerek popüler oldu. Ekonomik reform, İslamcı militanların yarattığı tehdidi azaltma sözü verdi. Merzuki’yi ‘hiçbir şey yapamamakla, sadece şehit düşen polisleri gömmekle’ suçladı. Ülkede enflasyon, işsizlik oranları yüksek, hayat pahalılığı var. Arap Baharı sonrası beklenti içinde olan halk büyük hayal kırıklığı yaşadı.
5- SAHİLİN OYUNU ALDI: Sibsi, zengin kıyı bölgelerinde, başkentin büyük çoğunluğunda laik eğilimli zenginlerin, orta sınıfın oylarını aldı. Yoksul güney bölgeleri ise Merzuki’yi destekledi. Sibsi, ‘Adaylarımız ve politikaları belki de iyi değil, fakat ilerleme sağlıyoruz. Diktatörlük bitti’ diyerek ‘kötünün iyisini’ seçenlerin oylarını da aldı.Güçlü sendikalar da Sibsi’yi destekledi.Şenay TARHAN
İslamcılar ‘kutuplaşma’ istemedi
Tunus politikasında 2011’deki Arap Baharı’nın ardından kilit rol oynayan, Müslüman Kardeşler çizgisinde ve ‘Ilımlı İslamcı’ olarak gösterilen Ennahda Partisi, ekim ayındaki seçimlerde ikinci olunca ‘stratejik karar’ alıp cumhurbaşkanlığı seçimlerinde aday çıkarmadı. Seçmenlerini serbest bıraktı. Türkiye’deki Ak Parti modelini kendisine örnek alan Ennahda lideri Raşid El Gannuşi, ‘kutuplaşmanın derinleşmesini veya ülkenin bölünmesini önlemek istediklerini’ söylemişti. Nahda’nın destekçilerinin çoğunun daha önce koalisyon partneri oldukları Merzuki’yi desteklediği tahmin ediliyor. Ancak Ennahda’nın koalisyonda iken birçok noktada ayrıştığı Merzuki’nin kazanmasını istediği aslında tam olarak net değil. Bu yüzden Ennahda ne Merzuki’yi açıkça destekledi ne de Sibsi’ye saldırdı. Hatta Ennahda’nın bazı isimlerinin Nida partisiyle koalisyon istediği de belirtiliyor.