Güncelleme Tarihi:
Azerbaycan'ın başkenti Bakü'ye hareket etmeden önce yaptığı açıklamada Erdoğan, Azerbaycan için dost ve kardeş ülke ifadelerini kullanarak, "Türkiye ve Azerbaycan gerek kültürel insani bağlardan dil ve din birliğinden gücünü alan ve Azerbaycan'ın bağımsızlığını kazandığı günden bu yana sarf ettikleri ortak çabalarla ilişkilerini stratejik ortaklık seviyesine çıkarmak iki dost ve kardeş ülkedir. Ziyaretim vesile ile cumhurbaşkanı Sayın Aliyev ile gerçekleştireceğimiz görüşmelerde ikili ilişkilerimizi ve işbirliğimizi ilgilendiren konuları ele alacağız. Aynı zamanda bölgesel ve uluslararası gelişmeler hakkında görüş alışverişinde bulunacağız. Ardından heyetler arası görüşmeleri de yapmak suretiyle Türkiye Azerbaycan arasındaki gelişmeleri değerlendirme fırsatımız olacak" dedi.
"PROJELER VE YUKARI KARABAĞ İHTİLAFI GÖRÜŞÜLECEK"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Azerbaycan Cumhurbaşkanı Aliyev ile yapacakları görüşmenin içeriğini belirterek Türkiye ve Azerbaycan arasındaki projeleri anlattı ve şunları kaydetti:
"Ülkelerimiz mükemmel seviyede seyreden ikili ilişkilerinin aynı sıra bölgesel sahiplenme anlayışından hareketle Güney Kafkasya ölçeğinde stratejik girişimlere ve projelere de bildiğiniz gibi imzasını atmaktadır. Bakü-Tiflis-Ceyhan ham petrol boru hattı ve Bakü-Tiflis-Erzurum Doğalgaz Boru Hattı ülkelerimizin enerji alanındaki iş birliğinin en önemli örnekleridir. Bu iki proje Türkiye ve Azerbaycan arasındaki ikili ilişkilerin yanı sıra bölgesel refah ve istikrara da katkı sağlamaktadır. Azerbaycan doğalgazının ülkemize ve ülkemiz üzerinden Avrupa'ya taşıyacak olan Trans Anadolu Doğalgaz Boru Hattı kısa adıyla TANAP bu projenin 29 Ekim 2013'te açılışını yaptığımız Marmaray ile birlikte Pekin'den Londra'ya kesintisiz ulaşım imkanı sağlayacak olan Bakü-Tiflis-Kars Demiryolu hattının da bir an önce faaliyete geçmesi yönünde çalışmalarımız sürmektedir. Ziyaretim sırasında Sayın Aliyev ile yapacağım görüşmelerde Yukarı Karabağ ihtilafının Azerbaycan'ın toprak bütünlüğü ve egemenliği temelinde çözüme kavuşmasını teminen sürdürülmekte olan çalışmalar hakkında da görüş alışverişinde bulunacağız. Türkiye'nin bu kapsamda yapabileceği katkıları değerlendireceğiz."
"KUTUPLAŞMA HİÇ KİMSENİN YARARINA OLMAYACAKTIR"
Azerbaycan'daki temaslarının ardından katılacağı Galler Zirvesi'nin cumhurbaşkanı olarak katılacağı ilk uluslararası zirve olacağını belirten Erdoğan, "Galler Zirvesi ittifakın ve ülkemizin yakın çevresinde önemli gelişmelerin yaşandığı bir döneme denk gelmektedir. Bilhassa Suriye, Irak'ta yaşanan gelişmeler aynı şekilde Ortadoğu'da yaşanan gelişmeler gerçekten çok geniş kapsamlı bir ateşin kendi kendine sönmeyeceğini ve bu ateşin daha geniş coğrafyalara sıçramaması için ortak bir akıl geliştirilmesi gerektiğini ortaya koymaktadır. Avrupa güvenliğini etkileyen Ukrayna'daki gelişmeler de ittifakı yakından ilgilendirmektedir. Avrupa'da soğuk savaşı hatırlatacak bir kutuplaşma veya yeni bir donmuş ihtilaf hiç kimsenin yararına olmayacaktır" dedi.
25 Aralık operasyonu ile ilgili başsavcılığın verdiği takipsizlik kararı ve konu üzerine muhalefetten gelen eleştiriler sorulan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Yargı, kararını verdi. Nedir? Takipsizlik kararı verdi. Takipsizlik kararının herhalde ne anlama geldiğini hukukla yakından uzaktan ilgisi olan bunu bilirler. Dolayısıyla takipsizlik kararına bu konuda itirazı olanlar varsa o itirazı olanlar da itirazlarını yaparlar. Olay bu kadar basittir. İtirazda kimlerin hakkı vardır kimlerin hakkı yoktur, bunlar hukukta bellidir" dedi.
"YENİ YAPILAN BİNALARA CUMHURBAŞKANLIĞI OLARAK TAŞINMAYI PLANLIYORUZ"
Yeni ikamet adresi ve Başkanlık Sarayı olarak da adlandırılan yeni binanın başbakan mı cumhurbaşkanı tarafından mı kullanılacağı sorusu için ise Erdoğan, "Şu anda oturduğum yer ikamet adresimdir. Henüz yeni ikamet adresim, şöyle ifade edeceğim, Sayın Cumhurbaşkanımızın oturduğu yerden ayrılması ile orada bir süre daha oturmaya devam edeceğiz. Daha sonra da inşallah yeni yapılan binalara cumhurbaşkanlığı olarak taşınmayı planlıyoruz. Şu andaki cumhurbaşkanlığı binasına da aynı zamanda konutlarına da başbakanımızın taşınmasını aramızda planlamış durumdayız" şeklinde konuştu.
DİYARBAKIR'DA DÜŞEN F-16 UÇAĞI
Diyarbakır'da düşen F-16 uçağı ve kurtulan pilotlar hakkında bilgileri sorulan Erdoğan, "Az önce Genelkurmay Başkanım ile görüştüm. Evet bir F-16 uçağımız iniş esnasında maalesef piste yaklaştığında bir bayan yüzbaşı aslında çift pilot değil, tek pilot, herhalde sıkıntıyı anlamış olacak ki hemen kendisi atlıyor ve herhangi bir sıkıntı yok. Kurtuluyor. Ama uçak tabi piste çakılmış oluyor. Diğer uçaklarda ise herhangi bir şey söz konusu değil. Biraz sonra teknik boyutunu değerlendirmeye alacaklar. Değerlendirmeyi aldıktan sonra da Genelkurmay gerekli açıklamayı yapacak" ifadelerini kullandı.
"AĞIZ DALAŞINA GİRECEK DURUMDA DEĞİLİM"
İlk yurt dışı ziyaretinde CHP ve MHP temsilcilerinin olmaması sorusu üzerine Erdoğan, "Ben hatırlarsanız partimizin kuruluş yıldönümü resepsiyonunda bir açıklama yapmıştım. Bu açıklamada şunu söylemiştim. Ben bir davet ederim, iki davet ederim, üç davet ederim. Gelirler, gelirler. Gelmedikleri takdirde ondan sonra da bir daha davet etmem demiştim. Çünkü burası duygusallığı taşıyan bir yer değildir. Burası ülkenin zirve noktası, cumhurbaşkanlığı makamıdır. Bu makam daveti yapar. Davete icabet eden tekrar davet edilir. Ama eğer bu davete icabet ediliyorsa illa tekrar davet etmek gibi bir mecburiyeti yoktur. Biz ana muhalefet partisinin başındaki zatı zaten parlamentodaki yemin töreni dahil, orada yapılan kitabın anayasa ve iç tüzüğü muhtevi o kitapçığın kalkıp meclis başkanımıza fırlatılması ve bunun aynında aynı şekilde ardından yapılan açıklamalar hele hele kalkıp da genel başkanın şu ifadeyi kullanması, bu bir meşru müdafaadır, ifadesi çok manidardır. Neyin meşru müdafaa olduğu neyin olmadığı ortada. Buradaki benzetmenin bir de bir insanın adam öldürmesi bazı zaman insanı katle götürür ama bazı zaman da meşru müdafaa olarak değerlendirilir, benzetmesi bir defa teşbih hata kabul etmez. Neyi ne ile benzetiyorlar, bu ortada. Bu tabi bir zihniyet meselesidir. Milletim bunları en güzel şekilde değerlendirir. Değerlendirecektir. Bundan dolayı da biz böyle bir ağız dalaşına Cumhuriyet Halk Partisi'nin başındaki zatla girecek durumda değilim ama grubu olan partilerin burada da yine bir kez, iki kez, üç kez davet ederiz. Gelenler ile biz bu yolculuklarımızı yaparız ama gelmeyenlere de ısrar etmek herhalde çok doğru olmaz" diye konuştu.
"ÇÖZÜM SÜRECİNİN BİZİM İÇİN ÖNEMİ ORTADADIR"
Çözüm süreci ile ilgili sorulan bir soruya Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Henüz bizden bana böyle bir talep gelmiş değil. Fakat parlamentoda grubu olan partilerin benden bu tür talepleri olması halinde görüşürüm. Görüşmem noktasında herhangi bir sıkıntım söz konusu değil. Hükümet görevli olan bakanlarımızın arasındaki değişiklikleri yapmış. Takdirleri odur. Bize düşen sadece hayırlı olsun demektir. Ben isabetli olduğu kanaatindeyim. Bunları zaten başbakanlığımız döneminde de birlikte olgunlaştırdık. Bundan sonraki süreçte de bu tecrübeleri bu arkadaşlarımız inanıyorum ki birlikte dayanışma içerisinde geleceğe taşıyacaklardır. Çözüm sürecinin bizim için önemi ortadır. Bunu başarıya taşımak başta şahsım olmak üzere hepimizin görevidir" şeklinde yanıt verdi.