Güncelleme Tarihi:
Koronavirüs salgınının başından, artık korkutucu ölüm ve vaka sayıları haberlerinin kesildiği döneme kadar dünyadaki hemen her ülke oldukça sıkı kapanma ve karantina kuralları uyguladı.
Virüs bulaşmasını ve koronavirüsün tüm topluma yayılmasını önlemekle birlikte hastaneler ve sağlık çalışanları üzerindeki yükü de hafifletmeyi amaçlayan kapanma ve hatta karantinalar bugüne kadar faydalı uygulamalar olarak değerlendiriliyordu.
Ancak o günlerde milyonlarca insan, fitness merkezlerinin ve parkların kapatılmasıyla egzersiz rutinlerinin bozulduğunu gördü ve bundan şikayetçi olmuştu.
Ancak pandeminin etkisini hafifletmeye başlamasıyla birlikte yapılan yeni çalışmalar bu konuda soru işareti bulunanları destekler nitelikte sonuçlar vermeye başladı.
Güney Afrikalı araştırmacılar tarafından yapılan yeni bir çalışma, Covid-19 aşılarının en çok hangi bireylerde etkili olduğu ve ağır hastalık ya da ölüm oranlarını geriye çektiğini inceledi.
Ortaya çıkan sonuçlarsa hükümetler tarafından uygulamaya konulan kapanma kurallarıyla çelişir nitelikteydi…
Bilimsel araştırmanın sonucuna göre aşıya en iyi yanıt verenler, aşılardan en çok faydalananlar ve hastaneye yatış oranları en düşük kalanlar aşı olduktan sonra egzersiz yapmaya devam eden kişiler arasından çıktı.
Haftada 60 dakikadan daha az egzersiz yapan kişilerde hastaneye yatışa karşı aşı etkinliği yüzde 60 iken, önerilen seviye olan 150 dakika veya daha fazlasını yapanlarda bu oran yüzde 86’ya yükseliyordu.
Çalışmada varılan başka bir sonuçsa aşı yaptırmayan ve hastaneye yatırılması gereken her 100 kişiden 40’ının hiç egzersiz yapmadığı ve 14’ününse egzersiz yaptığıydı. Arada neredeyse üç katı bi4r fark vardı. Bu da ortada aşılanma olmasa bile egzersiz yapanların koronavirüs kaynaklı sağlık sorunlarından daha iyi korunduğunu gösterdi.
Böylece, çalışmanın sonucunda, sıkı karantinaların bulaşmayı önlediği ancak sağlık açısından ters teptiği öne sürüldü ve Covid aşılarının aktif insanlarda daha çok işe yaradığını ortaya kondu.
Çalışmada, egzersiz seviyeleri, giyilebilir izleme cihazları kullanılarak iki yıl boyunca izlendi ve aşılamadan sonra birkaç ay boyunca takip edildi.
Orta fiziksel aktivite kategorisine sahip kişilerin bile, daha fazla aktivite ile artan bir doz tepkisi göstererek, Covid enfeksiyonu ile hastaneye kaldırılma olasılıkları yaklaşık 1,5 kat daha azdı.
Fiziksel aktivitenin bağışıklık sistemini güçlendirdiği zaten biliniyor, ancak ekip bunun bir aşıyı tamamladığını, antikorları ve T hücrelerini desteklediğini düşünüyor.
Johannesburg Witwatersrand Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi'nden Profesör Jon Patricios şunları söyledi:
“Politika açısından, geriye dönük olarak, bu sıkı karantinaların bağışıklık açısından verimsiz olduğunu ve egzersizi kolaylaştırmaya çalışmanın gerçekte faydalı olduğunu söyleyebiliriz. Bu aşamada politika yapıcılar, kararları o sırada ellerinde bulunan bilgilere dayandırdılar ve bu büyük ölçüde korkuya dayalıydı.
Patricios sözlerine şöyle devam etti “Artık ne bildiğimizi biliyoruz, insanları egzersiz yapmaya teşvik edeceğiz. Fiziksel aktivitenin bulaşıcı olmayan hastalıklara karşı koruyucu bir etkisi olduğunu her zaman anladık, ancak artık viral enfeksiyonlara karşı koruma sağlayabileceğimizi biliyoruz.”