Cesedini Maliki’ye götürdük
Güncelleme Tarihi:
Saddam Hüseyin idam edildiğinde yanında bulunan az sayıdaki kişiden biri olan Iraklı doktor Muvaffak el-Rubaie, devrik liderin infazını anlattı.
Rubaie’ye göre süreç, Irak Başbakanı Nuri Maliki ile dönemin ABD Başkanı George W.Bush arasındaki bir video konferansla başladı. Bush, “O suçluyu ne yapacaksınız” diye sordu. Maliki, “Asacağız” dedi. ABD Başkanı Bush, başparmağını aşağıya çevirerek onay verdi. El Rubaie, 30 Aralık 2006 yılındaki infazı şöyle aktardı:
Soğukkanlıydı: “Suçlu muydu? Evet.
Katil miydi? Evet. Kasap mıydı? Evet. Ancak sonuna kadar güçlüydü. Onu kapıda karşıladım. Halinde tavrında hiçbir korku izi yoktu.
Herhangi bir pişmanlık sözü ya da Allah’tan af dilediğini duymadım.
Kelepçe ve Kuran: Elleri kelepçeliydi ve elinde Kuran tutuyordu. Onu yargıç odasına götürdüm, hakkındaki suçlamaları okudu. ‘Kahrolsun Amerika! Kahrolsun İsrail! Çok yaşa Filistin! Kahrolsun İranlı Zerdüştler” diye tekrarladı. İnfaz odasına geçtik. Darağacına baktı, sonra bana döndü ve yere baktı. ‘Doktor, bu erkekler içindir’ dedi.”
Erkeklik bu mu
“Asmadan hemen önce görgü tanıkları “İmam El Sadr çok yaşa”, “Muktada! Muktada!” diye slogan atmaya başladı. Saddam, “Erkeklik bu mu” diye sordu. Manivela ilkinde çalışmadı, ikinci de tam kelime-i şahadet getirirken asıldı. Cesedi helikopterle Başbakan Maliki’nin rezidansına götürüldü. Helikopter öyle kalabalıktı ki, ceset yere yatırıldı, kapı açık kaldı. Başbakan ellerimizi tuttu ve “Allah sizi korusun” dedi. Ben de ‘Gidin, görün onu’ dedim. Yüzünü açtı ve Saddam Hüseyin’i gördü. Hiçbir zaman böyle tuhaf bir his yaşamamıştım. Bunu haketmişti; ama yaşadığım duygu tuhaftı.”