Güncelleme Tarihi:
Çek Cumhuriyeti'nin AB karşıtı Cumhurbaşkanı Vaclav Klaus'un Lizbon Anlaşması'nı imzalamak için şart koştuğu, ülkesinin AB Temel Haklar Sözleşmesinden muaf tutulması talebi 29-30 Ekimdeki AB zirvesinde kabul görmüştü.
Anayasa mahkemesinin olumlu kararının ardından, Klaus'un anlaşmayı gelecek günlerde imzalaması bekleniyor.
VAN ROMPUY EN BÃœYÃœK ADAYÂ
Bu durumda Lizbon Anlaşması'nda öngörülen AB Konseyi Başkanlığı için isim arayışına giren üye ülkelerin muhtemelen gelecek hafta olağanüstü toplanarak, üzerinde büyük ölçüde uzlaşma sağlanan Belçika Başbakanı Herman Van Rompuy'u ilk AB Başkanı olarak atamaları bekleniyor.
Eski İngiltere Başbakanı Tony Blair'e birçok ülkenin karşı çıkması üzerine "düşük profilli" bir aday arayışına giren AB'de, uzlaşmacı kişilikleriyle Hollanda ve Belçika başbakanları öne çıkmıştı.
Hollanda Başbakanı Jan Peter Balkenende, Maastricht ekonomik kriterlerindeki titizliği nedeniyle özellikle Doğu Avrupa ülkelerinin itirazıyla karşılaşırken İngilizceyle birlikte AB'nin 2 resmi dilinden biri olan Fransızcayı bilmemesi Fransa'nın tepkisini çekti. Bazı üyeler de "çok fazla Anglo-Sakson" buldukları Balkenende'ye sıcak bakmadı.
Buna karşılık Belçika Başbakanı Van Rompuy, sürekli siyasi krizlerle boğuşan bir ülkeden gelmesinin kazandırdığı uzlaşma yeteneği nedeniyle hiçbir üyenin itirazıyla karşılaşmadı. Düşük profilli Van Rompuy'un, 2 buçuk yıl görev yapacak ilk daimi AB Konseyi Başkanı olarak atanması halinde, fazla inisiyatif kullanmayarak kararları üye ülkelere bırakması ve diğer AB kurumları AB Komisyonu ve Avrupa Parlamentosuyla uyumlu çalışması bekleniyor.
Belçika basınında "entelektüel ve devlet adamı" kimlikleriyle ön plana çıkarılan Van Rompuy, 1993-1999 yılları arasında üstlendiği maliye bakanlığı görevinde Belçika'nın borç yükünü yüzde 130'lardan yüzde 90'ların altına indirerek takdir toplamıştı.
Belçika'da Haziran 2007'deki genel seçimlerin ardından meclis başkanlığı görevine getirilen Flaman Hristiyan Demokrat Van Rompuy, Fortis'in kurtarılması sürecinde yargıya baskı yapmakla suçlanan eski Başbakan Yves Leterme'nin geçen yıl 19 Aralıktaki istifasının ardından, Kral tarafından hükümeti kurmakla görevlendirilmişti.