CDU’nun muhafazakarları neden İslam yasası istedi
Güncelleme Tarihi:
Daha önce Avusturya’da başlayan, sonra tüm Avrupa’ya sıçrayan İslam yasası tartışmaları Almanya’da yeniden alevlendi. Hükümet sözcüsü Seibert, hükümetin gündeminde İslam yasasının olmadığını söylerken, İçişleri Bakanı de Maiziere ‘takoz’ uyarısında bulundu. Buna rağmen, Almanya’da Hıristiyan veya Yahudi yasası yokken, İslam yasası talebinin amacı ne?
İlk önce Hıristiyan Demokrat Birlik’in (CDU), koyu muhafazakar kanadından Jens Spahn bu tartışmayı Almanya’ya taşıdı. Fakat hedefine ulaşmadı, unutuldu gitti derken, genel seçim döneminde yeniden alevlendi. Bu sefer öncülüğü CDU Başkan Yardımcısı Julia Klöckner yaptı. Klöckner’in olası İslam yasasına önerdiği ilk madde “Alman yasaları inanç hükümlerinin önünde gelir” diyor. Bir devletin vatandaşlarından yasalara sadakat talep etmesi hakkı. Ama bunu Müslüman ya da Hıristiyan ayrımı yapmadan. Sadece Müslümanlar için istenmesi, kamuoyunda “Müslümanlar yasalara uymuyor” ayrımcılığına kapı açar.
PARA AKIŞI KESİLSİN
İslam yasasına önerilen diğer bir madde, camilere dışarıdan para kaynağı yasaklansın. Bu maddeye cevabı CDU’nun uyum politikaları sözcüsü milletvekili Cemile Giousouf verdi: “Eğer camilerin dışarıdan mali destek alması engellenecekse, o zaman kardinaller ve hahamlar için de aynı şartlar geçerli olmalı.”
Çünkü Almanya’daki İtalyan, Hollanda, Yunanistan gibi diğer yabancı kiliseler de dışardan mali destek alıyor.
“Vaazlar Almanca yapılsın” önerisi de aynı sorun. Rus Ortodokslar Rusça, Yunan Ortodokslar Yunanca ayin yaparken, Müslümanların Almanca vaaz vermesi şartı koşuluyor.
ANAYASA NE DİYOR?
Alman anayasası dinlere göre yasa yapılmasına izin vermiyor. Almanya’da devlet tüm inançlara, kilise kulesine de minareye de eşit ya da aynı mesafede uzak durmak zorunda. Merkel hükümeti sözcüsü Steffen Seibert’in buna cevabı çok net: “Almanya’da inanç özgürlüğü var. İslam yasası hükümetin konusu değil.”
TAKOZ YAPILMAMALI
İçişleri Bakanı Thomas de Maiziere de partisi içinden gelen taleplere karşı çıktı. Böyle bir yasanın Anayasa’ya uygunluğundan şüphe ettiğini belirten de Maiziere, şöyle dedi:
“Hedef doğru ama İslam yasası olarak getirilmesi yanlış. Din bizim toplumumuzu bir arada tutan bir bağ ama din toplumun arasına takoz da yapılmamalı. Camilerde kin vaazları verilmemesi, vaazların Almanca yapılması, dini cemaatlerin dışarıdan talimatla değil, kendilerinin karar vermesi gerektiğini, tartışmamız doğru. Ama İslam yasası bizim Anayasamıza uymaz. Ayrıca bu eyaletlerin yetkisinde, federalin değil.”
KİLİSE DE İSTEMİYOR
Alman Katolik kilisesi de İslam yasasına karşı. Federal hükümetin papazlar temsilcisi Karl Jüsten, “Müslümanların entegrasyonunda mevcut yasal düzenlemeler yeterli” dedi.
CDU’nun eski genel sekreteri Ruprecht Polenz, İslam yasası önerisini, “Popülist delice bir fikir” diye niteledi.
Ama CDU’nun koyu muhafazakar kanadı İslam yasası talebinde ısrarlı. Jens Spahn, “Bu talepten vazgeçmem” dedi.
Koyu muhafazakar kanadın asıl hedefi İslam yasası tartışmasıyla Almanya’daki sağcı parti AfD seçmenini kazanmak. İslam yasası bir seçim malzemesi. Ama sadece oy kaygısıyla toplumu ayrıştırmak, daha çok aşırı sağa yarayacaktır.