Güncelleme Tarihi:
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu Çek mevkidaşı Lubomir Zaoralek ile basın toplantısı gerçekleştirdi. Çavuşoğlu'nun konuşmasından satır başları şöyle:
- Belki de insanlık tarihinin en acımasız boyutunu görüyoruz Halep'te. Rejim ve destekçileri bunun sorumlusudur. Orada yaralı insanların dışarı çıkarılmasına bile izin verilmiyor. İnsanlık dışı ne varsa bugün Halep'te görüyoruz ama biz gayretlerimize devam edeceğiz. Biz, herkes sussa Türkiye olarak susmayacağız. Bir taraftan açıklamalarımız ama diğer taraftan da çözüm için tüm bahsettiğim taraflarla gayretlerimizi devam ettireceğiz.
- Halep'te zulmeden de sessiz kalan da aynı şekilde sorumludur. Biz, bugün ve yarın her gün, Rusya ile diğer ülkelerle temaslarımızı da yoğunlaştıracağız ki buradaki insani drama çözüm bulalım. Buradan gelmek isteyenlerin boşaltılması için koridor başta olmak üzere insani yardım konusunda, bir ateşkes konusunda gayretlerimizi devam ettireceğiz.
REUTERS'IN DUYURDUĞU TÜRKİYE-RUSYA TOPLANTISI...
- Biz, Rusya ile her zaman görüşme gerçekleştiriyoruz. Yarınki görüşme de özel, spesifik bir görüşme değildir. Bizden bir açıklama gelirse onu dikkate almanızı rica ediyorum.
"AB, TÜRKİYE’YE YÖNELİK POLİTİKALARINDA DAHA GERÇEKÇİ ZEMİNE DOĞRU GİDİYOR"
Türkiye’nin AB ile anlamlı her diyaloğa hazır olduğunu belirten Çavuşoğlu, "AB, Türkiye gibi ülkelere ders verme anlayışı yerine birlikte karşı karşıya kaldığımız sorunlara nasıl çözüm üretiriz, bu anlayış içinde olması gerekiyor. AB’nin bazı konularda tehditvari söylem içinde olmak yerine gelip, Türkiye’deki gerçekleri daha iyi anlamalarını bekleriz. Son zamanlarda AB, Türkiye’ye yönelik politikalarında daha gerçekçi zemine doğru gidiyor. Bu olumlu, ama biz artık sonuç da almak istiyoruz. Hiçbir şeyin sürüncemede kalmaması gerekiyor. Biz her zaman anlamlı diyaloğa hazırız. İş birliğine hazırız ve Türkiye olarak Avrupa’ya, Avrupa’nın güvenliğine ekonomisine katkı sağlamaya Türkiye devam edecektir. Sorunlar, ortak sorunlarımızdır" dedi.
ÇEKYA DIŞİŞLERİ BAKANI ZAORALEK: İLGİLİ KİŞİLER ARAŞTIRILACAK, DELİLLER ARANACAK
15 Temmuz darbe girişimiyle bağlantılı örgütlerin ve kuruluşların listesinin toplantı sırasında kendisine verildiğini dile getiren Çekya Dışişleri Bakanı Zaoralek, bir Çek milletvekilinin Avrupa Parlamentosu’nda (AP) PKK’nın faaliyetlerinin yasaklanmasına ilişkin çağrısını şöyle değerlendirdi: "İlgili bu kişileri, kuruluşları biz de istihbarat teşkilatlarımıza ileteceğiz. İlgili kişiler araştırılacak ve deliller aranacaktır. Buna göre hareket edilecektir. Elbette terör örgütü bağlantılı kişilerin ve kuruluşların Çek Cumhuriyeti’nde faaliyette bulunmasını biz de istemeyiz. Türkiye’deki mevcut örgütlerin veya gelecekteki örgütlenmelerin daha iyi aydınlatılması için Avrupa dahilinde de bazı çalışmalar yapılacaktır. Gereken deliller ve bilgiler temelinde biz de elimizden geleni yapacağız."
ÇAVUŞOĞLU’NDAN AP’YE: SİZİN İDEOLOJİNİZ BATSIN
Bakan Çavuşoğlu ise AP’de PKK’nın sergi açmasına şu sözlerle tepki gösterdi: "Demokrasinin güya merkezi Avrupa Parlamentosu’nda PKK’ya tolerans gösteriliyor. Yine aynı şekilde AB ülkesinde, Brüksel gibi önemli şehirlerde PKK rahatça faaliyetlerini gösteriyor. Böyle acımasız, insanlık dışı saldırılarda bulunan bir örgütün destek bulmaması gerekiyor. Avrupa Parlamentosu içinde PKK’ya sempati duyan ve PKK’ya destek veren parlamenterler ve siyasi gruplar var. Neden? ’Aynı ideolojiyi savunuyoruz’. Sizin ideolojiniz batsın. Aynı ideolojiyi savunuyorsanız, o ideoloji terörü gerektiriyorsa sen de git dağa. Ne işin var parlamentoda, niye siyaset yapıyorsun? Siyaset yapanlarla teröristler arasında fark olmalı"
"PKK VE YPG İLE BAĞLANTISI OLDUĞUNA DAİR BİLGİLER VAR"
Türkiye’de 2 Çek Cumhuriyeti vatandaşının hangi gerekçeyle tutuklu bulunduğu sorulan Bakan Çavuşoğlu, "Bu 2 Çek Cumhuriyeti vatandaşı, kaçak bir şekilde Irak’a geçerken yakalandılar. Terör örgütü PKK ve YPG ile bağlantısı olduğuna dair belgeler, bilgiler var. Hatta YPG’nin üniformaları var ve bazı dökümanlar da ele geçirildi. Bu 2 Çek Cumhuriyeti vatandaşıyla ilgili soruşturmalar kapsamlı şekilde devam ediyor. Ziyaret etmek isterlerse biz bu konuda gerekli desteği de vereceğiz. Bilgi alışverişinde bulunuyoruz. Soruşturma tamamlandıktan sonra boyutlarıyla birlikte bilgi paylaşımında bulunacağız" diye yanıt verdi.
ZAORALEK: SAHİP OLDUĞUMUZ BİLGİ TERÖR EYLEMLERİNE KATKIDA BULUNMAK İÇİN BÖLGEDE BULUNMADIKLARI
Çekya Dışişleri Bakanı Zaoralek ise Türkiye’de 2 vatandaşının tutuklu bulunmasıyla ilgili şöyle konuştu: "Vatandaşlarımıza karşı sürülen iddialar gayet ciddi ve önemli. Bizdeki bilgilere göre bu vatandaşlarımız bölgedeki insani yardıma destek olmak için burada bulunuyormuş. Taşınabilir bir hastanenin kurulumu için bu bölgede bulunmuş. Kesinlikle terör saldırılarına veya terör eylemlerine katkıda bulunmak için bölgede bulunmadıkları bizim sahip olduğumuz bilgiler. Cezaevinde tutuklu bulundukları yerde anne ve babaları tarafından ziyaret edilmesi söz konusu, Türkiye’nin olumlu bir yaklaşımı var. Bu olayın iki taraf arasındaki ilişkileri herhangi bir şekilde zedelememesini ümit ediyorum" diye konuştu.
'HALEP' ENDİŞESİ
Suriye'de rejim güçleri dün, muhaliflerin çekildiği tüm bölgelerde kontrolü tamamen sağlamıştı. Halep'teki son gelişmeler üzerine Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Sözcüsü Stephan Dujarric, BM Genel Sekreteri Ban Ki-mun'un kentte çok sayıda sivile yönelik zulüm gerçekleştirildiğine dair henüz doğrulanmamış raporlardan dolayı endişe duyduğunu söylemişti.
DIŞİŞLERİ BAKANLIĞI’NDAN AÇIKLAMA
Öte yandan Dışişleri Bakanlığı, Halep'teki sivillere yönelik saldırılara ilişkin Esad rejiminin her türlü silahla halkı hedef aldığını ve adeta "toplu infazlar" gerçekleştirdiğini belirterek, Temmuz ayından bu yana kuşatma ve yoğun bombardıman altında tutulan Doğu Halep’te, rejim ve destekçileri tarafından aralarında kadın ve çocukların da bulunduğu çok sayıda sivilin katledilmesinin büyük bir dehşetle karşılandığını ifade etti.
Bakanlıktan yapılan yazılı açıklamada, "Temmuz ayından bu yana kuşatma ve yoğun bombardıman altında tutulan Doğu Halep’te, rejim ve destekçileri tarafından aralarında kadın ve çocukların da bulunduğu çok sayıda sivilin katledilmesini büyük bir dehşet ve infialle karşılıyoruz" ifadelerine yer verildi.
Rejimin aylardır insani yardım erişimine izin vermeyip hastane, okul, su ve elektrik şebekeleri gibi sivil altyapıyı yok ederek Doğu Halep halkını "insanlık dışı koşullara mahkum ettiği" vurgulanan açıklamada, şunlar kaydedildi:
"Bu yetmezmiş gibi şimdi de her türlü silahla halkı hedef almakta, sivillere yönelik adeta toplu infazlar icra etmektedir. Bu süreçte, kentten ayrılmak isteyen sivillere de herhangi bir şans tanınmamaktadır. Halep’te muhaliflerin bulunduğu son iki mahallede sıkışmış durumdaki on binlerce sivilin de önümüzdeki günlerde benzer bir kaderi paylaşmasından ciddi endişe duyulmaktadır. Tüm bu eylemler uluslararası insani hukukun ağır ihlali niteliğinde olup, bu konuda rejim ve destekçilerinin sorumluluğu açıktır."
Halep’e yönelik saldırıların derhal durdurulması, Doğu Halep’te kalan nüfusun buradan Birleşmiş Milletler (BM) dahil gerekli gözetim mekanizmaları eşliğinde güvenli tahliyesinin bir an önce gerçekleşmesi ve insani erişimin önünün açılmasının şart olduğu belirtilen açıklamada, Türkiye'nin bu amaçla ilgili ülkeler ve uluslararası kuruluşlar nezdinde girişimlerini sürdüreceği bildirildi.