Buldozer’in son savaşı

ÖMRÜ boyunca İsrail için savaşan 77 yaşındaki "Buldozer" lakaplı emekli general ve Başbakan Ariel Şaron, şimdi kendi yaşamı için savaşım veriyor. Önceki gece ağır bir beyin kanaması geçiren Şaron, derhal hastaneye kaldırılarak ameliyata alındı. 7 saat süren zorlu ameliyat sonunda kanaması durdurulan Şaron, yoğun bakıma alındı. Beyin ve kalp fonksiyonlarının normale döndüğü bildirilen Şaron’un, Pazar gününe kadar uyutulacağı belirtiliyor.

Durumu ciddi:

Şaron’un yoğun bakıma alınmasının ardından, Hadassah Hastanesi Başhekimi Dr. Şlomo Mor Yosef, şu açıklamayı yaptı: "Başbakan’ın durumu ciddiyetini koruyor. Yoğun bakımda. Temel yaşam işlevleri çalışıyor. Ameliyatta beyindeki ağır kanama durdurulabildi. Daha sonra sinir cerrahisi yoğun bakımına alındı."

Pazar’a kadar uyutulacak:

Şaron’un, kafatasındaki basıncı düşük tutmak amacıyla solunum cihazına bağlı olarak uyutulacağı belirtildi. 48-72 saatlik bir uykunun ardından, Şaron, Pazar günü ağır ağır uyandırılacak. Yaşam destek ünitesinden çıkarılan Şaron’un bitkisel hayatta olmadığı, gözbebeklerinin ışığa tepki verdiği ifade edildi. Başbakan’ın iki oğlu dahil tüm ailesi yatağının başında dua ediyor.

Kalıcı etkileri mutlaka olacak:

Dr. Mor Yosef, sorular üzerine, "Başbakan’ın durumu ciddiyetini koruyor, ama istikrarlı. Sinir cerrahisi yoğun bakımına alındı. Gelecekte işinin başına dönmesinin bu şartlar altında mümkün görünmediğini belirtmeliyim" dedi. İsrailli üst düzey bir yetkili de, "Hayatta kalsa bile bu ağır beyin kanamasının mutlaka kalıcı etkileri olacaktır. Şaron’un siyasi hayatı büyük ihtimalle bitmiştir" diye konuştu.

Kalbine katater takılacaktı:

18 Aralık’ta da hafif bir felç geçiren Şaron, doktorların tavsiyesiyle 15 gündür uyguladığı diyetle üç kilo vermiş ve 115 kiloya inmişti. Sürekli doktor gözetiminde olan Şaron’un genel olarak son derece güçlü ve sağlıklı olduğu açıklanmıştı. Ancak Şaron’un kalbinde doğuştan gelen küçük bir delik, aşırı kilolarla birleşince beyin damarlarını zorlayan kan pıhtılarının oluşmasına neden oluyor. Bu yüzden Şaron’un kalbine dün kateter takılması planlanıyordu.

Çiftliğinde inme geçirdi:

Önceki akşam Necef çölündeki çiftliğinde, dün yapılması planlanan kalp ameliyatını dinlenerek bekleyen Şaron, belden aşağısını hissetmediğini söyledi. Şaron, bu sözlerinin hemen ardından bilincini kaybedince, ambulansla alınarak, hastaneye kaldırıldı. "Ağır" bir beyin kanaması geçirdiği anlaşılan Şaron, yaşam destek ünitesine bağlandı. Yedi saatlik operasyondan önce Şaron’a anestezi uygulandı ve solunum cihazı takıldı. İsrail Başbakanı, o dakikadan beri uyutuluyor.

Peres’le ortak olacaktı

İsrail’in askeri ve siyasi tarihinin önemli figürü Ariel Şaron artık uykuda. Böylece Ortadoğu’da perde kapanıyor ve yeni bir sahne başlıyor. Oysa planlanan daha farklı bir sahneydi. Likud’dan ayrılıp Kadima Partisi’ni kuran Şaron, İşçi Partisi liderliğinden ayrılan, diğer bir tarihi figür olan Şimon Peres’le ittifak halinde yeni bir siyasi gelecek planlıyordu. Şimdi Kadima’nın başına Peres’in geçmesi ihtimali var. Ancak Şaron’suz Kadima’nın 28 Mart’taki seçimi kazanması zor görünüyor.

Şahindi sonra güvercin oldu

ARIEL Şaron 1950’lerde bir subay olarak ön plana çıkmaya başladığı ordudan ayrılarak politikaya girdi ve sertlik yanlısı Likud Partisi’nin temellerini attı. Sabra ve Şatilla katliamlarının ardından 1982’de Savunma Bakanlığı’nı bırakmaya zorlandı ancak 2001’de başbakan olarak yeniden sahneye çıktı ve geçmiştekinin aksine barışçı politika izlemeye başladı.

1928: Rusya’dan göçen ailenin çocuğu olarak 26 Şubat’ta doğdu.

1948: Kudüs için savaşırken ağır yaralandı. Tek gözünde kısmi körlük var.

1967: İsrail’in Batı Şeria, Gazze ve Sina’yı işgal ettiği büyük savaşta zırhlı birliklere "başarıyla komuta ettiği için" büyük övgü aldı.

1973: Birlikleriyle Süveyş Kanalı’nı aşarak Mısır’ın 3. Ordusu’nu durdurdu. Bu nedenle savaş kahramanı ilan edildi. Bir mermi başını sıyırıp geçti.

1973: Aralık’ta Likud Partisi’nden İsrail parlamentosu Knesset’e seçildi.

1977-81: Menahem Begin hükümetinde Tarım Bakanı oldu.

1970’ler, 80’ler ve 90’ların başı: Filistin ve uluslararası toplumun protestolarına rağmen Batı Şeria ve Gazze’de Yahudi yerleşim yerleri kurdu.

1982: Savunma bakanı olarak (1981-83), İsrail’in Lübnan’ı işgalini yönetti. İsrail’in müttefiki Hıristiyan milisler Beyrut’taki Sabra ve Şatilla mülteci kamplarında 2 bine yakın Filistinli’yi öldürdü. Uluslararası tepkiler üzerine Şaron görevini bırakmak zorunda kaldı.

2000: Şaron, Harem-i Şerif’i ziyaret edince Filistinliler ayaklandı. Çok kan döküldü. İsrail’de siyasi kriz meydana geldi ve Barak istifa etti.

2001: Seçimi kazanan Şaron, siyaset sahnesine bu kez başbakan olarak döndü.

2003: Şaron erken seçime gitmeye zorlandı fakat yine kazandı, başbakan olarak kaldı. Aynı yıl Şaron Batı Şeria’ya duvar ördü.

2005: 8 Şubat’ta Şarm el Şeyh’te Şaron ve Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas arasında yapılan zirvede ateşkes anlaşması ilan edildi.

2005: 17 Ağustos’ta İsrail Gazze’den ve Batı Şeria’nın bir bölümünden tek taraflı çekilme başlattı.

2005: Likud Partisi içinde çekilme yüzünden başgösteren muhalefet üzerine Kasım ayında Şaron partiden ayrılarak yandaşlarıyla birlikte Kadima Partisi’ni kurdu. Yeni seçimlerin 28 Mart 2006’da yapılması kararlaştırıldı.

18 Aralık 2005: Hafif bir inme geçirdi, iki gün sonra taburcu oldu.

4 Ocak 2006: Ağır inme geçirdi.