Bu dava Türkiye ve Avrupa'ya emsal olacak
Güncelleme Tarihi:
Üç yıl önce ismi Nazi temalı bir seks skandalına karışan ve hakkında haber yapan İngiliz gazetesinden 60 bin sterlin tazminat kazanan Uluslararası Motor Sporları Federasyonu (FIA) eski başkanı Max Mosley bu kez de AİHM'in kapısını çaldı. Mosley, şimdi de basın organlarının şahıslar hakkında iddialar yayımlamadan önce, ilgili kişilere önceden haber vermesini zorunlu kılmak istiyor.
İngiliz bulvar gazetesi News of the World, 2008 yılında FIA'nın o dönemki başkanı Mosley'in hayat kadınlarıyla Nazi temalı sado mazoşist toplu seks partileri düzenlediğini iddia ederek, konuya ilişkin video ve fotoğraflar yayımladı. Söz konusu haber, haftalarca başta İngiliz basını olmak üzere dünya medyasının gündeminden düşmedi.
Hayat kadınlarıyla para karşılığında birlikte olduğunu itiraf eden ancak Nazi teması iddiasını reddeden Mosley, sadece hapishane fantezisi yaptıklarını belirtti.
Yayımlanan haber ve görüntüler nedeniyle kariyeri ve aile hayatının alt üst olduğunu söyleyen 70 yaşındaki Mosley, News of the World gazetesini mahremiyetini ihlal ettiği gerekçesiyle dava ederek, 60 bin sterlinlik (93 bin dolar) tazminat kazandı.
Mosley, şimdi ise mahremiyetini korumadığı gerekçesiyle İngiltere'yi Avrupa İnsan hakları Mahkemesi'nde (AİHM) dava ediyor.
TÜRKİYE'Yİ DE BAĞLAYACAK
BBC Türkçe'nin haberine göre, Mosley, davaya dair yaptığı açıklamada, "Bence basın özgürlüğü hayati öneme sahip. Ancak bu gazetelerin sizden hakkınızda bir şey yayınlayacaklarını yasadışı olduğunu bildikleri halde gizlemesinden çok farklı bir şey. Çünkü biliyorlar ki bir kere basılmaya görsün, ne yaparsanız yapın bunu onarmak için yapabileceğiniz bir şey yok" dedi.
Mosley, sözlerine "Strasbourg'a çok ufak bir noktayı sağlamak için gidiyoruz. O da, bu gibi vakalarda önceden haber verilmesi. 100 haberin 99'unda zaten önceden bildirim yapılıyor" diye devam etti.
Eğer dava Mosley lehine sonuçlanırsa, artık bireye haber verilmeden hakkında haber yayınlanamayacak.
Karar, AİHM yetkisini kabul eden, Türkiye de dahil 47 ülke için hukuki emsal olacak.
Bu yönde çıkabilecek olası bir kararın, basın özgürlüğüne ve araştırmacı gazeteciliğe darbe indireceği belirtiliyor.