Güncelleme Tarihi:
Beyaz yelesi, beyaz tüyleri ve mavi gözleriyle "ormanların kralı" değil, bir başka dünyanın olağanüstü bir canlısı gibi görünüyor. Bu yüzden, dünyanın dört bir yanından insanlar onu görmek için, yaşadığı Afrika'daki Kruger Ulusal Parkı'na akın ediyor.
"Beyaz aslan" doğanın bir fenomeni sayılıyor. Vahşi doğada yaşaması neredeyse imkansız. Rengi onu ya avcılar için mükemmel bir hedef haline getiriyor, ya da avlanmasını engelliyor. Çünkü onu, parlak beyaz rengi kolayca ele veriyor.
İlk kez 1928'de görüldüğü söylenen bir beyaz aslanın torunları sayılan bugünkü beyaz aslanlar, bilim adamlarına göre "albino" (pigment noksanlığından kaynaklanan hastalık) değil. Onların sadece tüyleri beyaz. Buna, mutasyona uğramış ve "renk inhibitörü" olarak adlandırılan bir genin neden olduğu söyleniyor.
Bugün dünyada sadece 30 tane beyaz aslan yaşıyor ve hapsi de koruma altında. Ya ulusal parklarda ya da hayvanat bahçelerinde yaşıyorlar.
Beyaz aslanlar elde etmek için ise hem erkeğin, hem de dişinin bu geni taşıması gerekiyor. Bu amaçla Güney Afrika'da faaliyet gösteren bir çiftlikte, beyaz aslanlar elde edilmeye çalışılıyor. Buna rağmen sayıları artmıyor.
Araştırmacı Linda Tucker'in "Beyaz Aslanların Sırrı- Tanrı Güneşin Çocukları" adlı kitabında, bu türün ne denli zor yetiştiği ve nasıl yaşadıkları ayrıntılarıyla yer alıyor.