Böyle zulüm görmediler

1 Mayıs Londra'ya 20 milyon sterlin'e patladı

Geçen yıl boyanan, başına çimler konan Churchill heykeli özel korumaya alındı. İşyerleri korunmak için sunta ile kapatıldı. Bazıları kepenk indirdi. Çalışmayan işçilere ödenen paralar... Takviye polis gücü... Temizlik masrafları... Ekstra giderler... Yani İngilizler için en pahalı 1 Mayıs...

İngiliz polisinin özellikle Türk göstericiler için olağanüstü güvenlik kuşatmasına karşın 1 Mayıs eylemi işyerlerine yaklaşık 20 milyon sterline (32 trilyon TL.) mal oldu. Ayaklanmanın meydana geldiği Westminster Belediyesi'nin verdiği bilgiye göre, geçen yılki 500 bin sterlinlik hasar, bu yıl 40 misline çıktı. Geçen yıl boyanan, çimler konan Churchill heykelinin özel korumaya alınması, alışveriş merkezi Oxford Street ve çevresindeki işyerlerinin sunta ile kaplatılması, birçok işyerinin gösteriler nedeniyle kepenk indirmesi, çalışmadıkları halde işçilere ödenen paralar, takviye polis gücü için yapılan harcamalar, temizlik masrafları için ekstra gidere yol açtı. Polis kaynakları, sadece güvenlik operasyonunun 2.5 milyon sterline malolduğunu ileri sürdü. Belirli grupları sokaklarda ayrı tutma taktikleri zararı önleyemedi ve 20 vitrinin camları kırıldı. Birçok banka, iki mobilya mağazası, bir kafe, birkaç giyim mağazası saldırıya uğradı. Halk evde kalmayı tercih ettiğinden şehrin büyük bir kısmı bomboştu. Geçen yıl Türk komünistlerin boyadığı Churchill Anıtı'nın bulunduğu Westminster Meydanı'nda bu yıl 5 bin kişi gösteri yaptı. Alışveriş merkezlerinin yüzde 90'ını temsil eden İngiliz Perakende Konsorsiyumu'ndan David Smith, ‘‘Zarar on milyonlarca sterlini bulur. Televizyondaki görüntüler turisti de kaçırır’’ uyarısında bulundu.

İngiliz polisi tuvalet izni bile vermedi

Hürriyet ekibi, Londra'daki 1 Mayıs cehennem anlarını şöyle aktardı: ‘‘Piccadilly'den Oxford Street'e geldiğimizde, polis bizi metro önündeki meydanda tuttu ve bir daha yerimizden kımıldatmadı. O nazik, tutuklarken bile ‘‘özür dilerim’’ diyen İngiliz polisi gitmiş, yerine tanımadığımız birileri gelmişti. Ellerinde plastik kalkan ve coplarla toplum polisi de kimseye göz açtırmıyordu. Basın kartımız olduğunu söyleyip izin istediğimizde sert bir ifadeyle olumsuz yanıt veren polis, tuvalet ihtiyacı için bile izin vermedi. Kendi polisine, ‘‘Siz bu ülkede ırkçılık yapıyorsunuz’’ diye aleyhte tezahürat yapan her milletten göstericiler, karanlık basmak üzereyken karşılaştıkları baskıya dayanamayarak isyan ettiler. Biz de yerimizden kımıldadığımızda coplandık. İngiliz polisi, gazeteci filan dinlemiyor, önüne gelenin kafasına cop indiriyordu. Çok sayıda basın mensubu dayak yedi. Devlet televizyonu BBC'nin muhabirleri bile hareket edemediler. Günlerce bugün için hazırlık yapan İngiliz polisi, Nikon teleobjektiflerle, en son model dijital kameralarla, kalabalıktakileri ayırdetmeden göstericileri filme alıyordu. Eminim, biz de fişlendik. İngiliz polisi o kadar acımasızdı ki Türk polisini aratıyordu.’’

Aşk ve sevgi sloganları

Önceki gün 6 bin İngiliz polisi 1 Mayıs alarmındaydı ve göstericiler helikopterle de izleniyordu. Akşam saatleri taşkınlıkları da beraberinde getirdi. Göstericiler ellerine geçirdikleri bira ve içki şişelerini, tahta parçalarını polise fırlatmaya başladılar. Polisin sürekli yer değiştirmesi, göstericileri galeyana getiriyor ve bağırmalarına yol açıyordu. Bir ara polisi çobana benzeten göstericiler, kuzular gibi garip sesler çıkarttılar. Trafik lambalarını söken anarşistler, popolarını gösterip polisle alay ediyorlardı. Bazı gençler alkolün tesiriyle zorlukla ayakta duruyordu. Garip bir 1 Mayıs kutlanıyordu. Emekçi sloganlar yerine ‘‘Aşk’’ ve ‘‘Sevgi’’ sloganları atılıyordu. 1 Mayıs eylemlerine koşanların derdi stres atmaktı. Coplanmak, polis atları altında kalmak umurlarında değildi.

Dokunamadılar

Geçen yıl Churchill Anıtı'nı tutarak tüm dikkatleri üzerlerine çeken Türkiye İhtilalci Komünist Birliği (TİKB) ve MLKP, bu yıl da gösterilerin başlangıç yeri ilan edilen Oxford Circus metrosuna afişlerini astı. Polisin sert tavrı nedeniyle 100 kadar Türk komünist taşkınlıktan kaçındılar.

Üstsüz emekçiler

1 Mayıs'ta bir İngiliz genci çırılçıplak soyunuverdi. Hem de çok ilginç bir yerde... Günün anlam ve önemiyle pek alakalı değildi ama ne gam, herkesin eylemi kendineydi. Hareketsizlikten bunalan genç kızlar ise tişörtlerini çıkarıverdiler. Üstsüz şov diğerlerine de örnek oldu.