Böyle savcı olur mu
Güncelleme Tarihi:
Oluşturulma Tarihi: Ocak 05, 2008 00:00
Almanya’daki göçmen gençlere "şiddete eğilimli" diye damga vuran Berlin Başsavcısı Roman Reusch "Yabancı gençler ailelerince birer suçlu olarak yetiştiriliyor. Sürekli suç işleyenleri sınırdışı edelim" açıklamalarıyla tepki çekti.
ALMANYA’da göçmen gençleri şiddete eğilimli olarak gösterme kampanyası giderek tırmanıyor. Münih metrosunda Yunanlı arkadaşı ile yaşlı bir Almanı dövdüğü için günlerdir Alman medyasının manşetlerinden düşmeyen Türk genci Serkan A. olayını değerlendiren Alman Bild gazetesi, Berlin başsavcısı Roman Reusch’un tepki çekecek görüşlerine yer verdi.
Bild’in "Almanya’nın en cesur savcısı" olarak tanıttığı Reusch, Hanns Seidel Vakfı için hazırladığı raporda şu cümlelere yer verdi: "Suç işleyen göçmen gruplarının başında Türk-Kürt ve Lübnan kökeni bulunan büyük ailelerin çocukları geliyor. Bu gençler aileleri tarafından suçlu olarak yetiştiriliyorlar. Bazı ailelerin çocuklarına ’Sakın birşey çalmadan eve gelme’ diye baskı yaptıklarını da biliyoruz. Bu gençler okula gitmedikleri gibi lüks otomobil kullanıp hava atıyorlar".
"Bu gençler gözaltına alınma veya belirli bir bölgeden uzaklaştırma gibi cezalardan korkmuyorlar. Onlar sadece bir şeyden korkarlar, o da hapisten. Suç işleyenlerin büyük bölümünü yabancılar oluşturduğu için bu gruba özel olarak bir çare bulmak lazım. Özellikle dikkat çeken suçlu yabancıları bu ülkeden uzaklaştırmak gerekir."
MERKEL’DEN ’TOPLAMA KAMPI’ ÖNERİSİNE DESTEK
Şiddete eğilimli göçmen gençlerle ilgili tartışmaya Başbakan Angela Merkel de katıldı. "Ülkemizdeki şiddet olaylarına karışan 21 yaş altı gençlerin yarısının yabancı olduğu gerçeği karşısında kimse gözlerini kapatamaz" diyen Merkel, partisinden Hessen Eyalet Başbakanı olan Roland Koch’un "toplama kampları" (boot camps) önerisine de destek verdi. Suç işleyen gençlerin uyarı amacıyla belirli bir süre cezaevine ya da toplama kamplarına konulmaları konusunda ne düşündüğünün sorulması üzerine Merkel, ceza yasasını tamamlayacak unsurlar olabilecek bu tür önlemlerin, suç işleyen gençlerin cezaevine konulmalarına gerek kalmadan düşüncelerinin değişmesine ve akıllarını başlarına toplamalarına neden olabileceğini kaydetti.
Bild’in "Almanya’nın en cesur savcısı" olarak tanıttığı Reusch, Hanns Seidel Vakfı için hazırladığı raporda şu cümlelere yer verdi: "Suç işleyen göçmen gruplarının başında Türk-Kürt ve Lübnan kökeni bulunan büyük ailelerin çocukları geliyor. Bu gençler aileleri tarafından suçlu olarak yetiştiriliyorlar. Bazı ailelerin çocuklarına ’Sakın birşey çalmadan eve gelme’ diye baskı yaptıklarını da biliyoruz. Bu gençler okula gitmedikleri gibi lüks otomobil kullanıp hava atıyorlar".
"Bu gençler gözaltına alınma veya belirli bir bölgeden uzaklaştırma gibi cezalardan korkmuyorlar. Onlar sadece bir şeyden korkarlar, o da hapisten. Suç işleyenlerin büyük bölümünü yabancılar oluşturduğu için bu gruba özel olarak bir çare bulmak lazım. Özellikle dikkat çeken suçlu yabancıları bu ülkeden uzaklaştırmak gerekir."
MERKEL’DEN ’TOPLAMA KAMPI’ ÖNERİSİNE DESTEK
Şiddete eğilimli göçmen gençlerle ilgili tartışmaya Başbakan Angela Merkel de katıldı. "Ülkemizdeki şiddet olaylarına karışan 21 yaş altı gençlerin yarısının yabancı olduğu gerçeği karşısında kimse gözlerini kapatamaz" diyen Merkel, partisinden Hessen Eyalet Başbakanı olan Roland Koch’un "toplama kampları" (boot camps) önerisine de destek verdi. Suç işleyen gençlerin uyarı amacıyla belirli bir süre cezaevine ya da toplama kamplarına konulmaları konusunda ne düşündüğünün sorulması üzerine Merkel, ceza yasasını tamamlayacak unsurlar olabilecek bu tür önlemlerin, suç işleyen gençlerin cezaevine konulmalarına gerek kalmadan düşüncelerinin değişmesine ve akıllarını başlarına toplamalarına neden olabileceğini kaydetti.