BM: Türkiye Lübnan’a asker göndermede istekli
Güncelleme Tarihi:
BM Genel Sekreter Yardımcısı Mark Malloch Brown, Lübnan'ın güneyi için öngörülen barış gücünün Avrupalı ve Müslüman ağırlıklı olacağını ve Türkiye'nin de katılma konusunda istekli olduğunu dile getirdiğini söyledi.
Amerikan PBS televizyonuna konuşan Malloch Brown, gücün, topraklarında konuşlandırılacağı Lübnan'ın ve İsrail'in nezdinde meşruiyeti bulunması gerektiğini belirterek, “Bu güç, ana hatlarıyla Müslüman-Avrupalı veya tercih ederseniz Avrupalı-Müslüman bir karaktere sahip olacak” dedi.
Malloch Brown, “Dolayısıyla güçte Müslüman askerler olacak, ancak muhtemelen komşu ülkelerden değil. Biliyorsunuz Endonezya, katılım konusunda istekli olduğunu iletti. Türkiye de öyle” diye konuştu.
BM Genel Sekreter Yardımcısı Malloch Brown, “Bu güç, bir çeşit işgal gücü olmayacaksa, Hizbullah'a karşı güç kullanma çabası niteliği taşımayacaksa ve bizim istediğimiz gibi bir barış gücü olarak görülecekse, bu katkılar, yaşamsal önem taşıyacak” ifadesini kullandı.
“TÜRKİYE'NİN KATILIMI GEREKLİ”
Öte yandan Washington'da Orta Doğu Enstitüsü ve ABD Barış Enstitüsü kuruluşlarınca ortak düzenlenen Lübnan barış gücü konferansında konuşmacılar, Türkiye'nin güce katılımının öneminin büyük olacağını belirttiler.
ABD'nin eski Dışişleri Bakan Yardımcısı David Mack, güce katılımın, Türk hükümeti için kolay bir karar olmadığını ve Irak gibi sorunlar bulunduğunu söyledi.
Mack, ancak Türkiye'nin, asker göndermeye karar vermesi durumunda, güce “kültürel duyarlılık” ve çok profesyonel bir NATO ordusu katkısı sağlayacağını kaydederek, “Dolayısıyla Türkler, sonunda, bu gücün başarıya ulaşıp ulaşmamasında kritik rol oynayabilir” dedi.
Kamboçya, Haiti ve Doğu Timor'daki barış gücü operasyonlarında görev yapan Amerikalı emekli yarbay Mike Bailey de Türkiye'nin katılımının, Lübnan gücü için gerekli olduğunu söyledi. Bailey, “Türkiye'nin katılımı gerekli, çünkü Türkler bölgenin insanı, Türk ordusu da etkili ve yetenekli. Bu durum Hizbullah'ın dikkatini çekecek” dedi.
Bosna'daki BM Barış Gücü'nün eski yöneticilerinden Bill Stuebner da Türk Barış Gücü'nün, Bosna'nın Zenica kentinde yaptığı görevde çok başarılı olduğunu anlattı.
Stuebner, “Türklerin akıllı bir komutanı vardı. Herkeste, Türklerin Müslümanların tarafını tutacağı şeklinde bir algılama bulunuyordu. Ancak Türk komutan, ilk önce askerlerine kentteki Katolik kilisesini restore ettirdi, bunun ardından camiyi restore ettirdi” diyerek, bu tür adımlarla Türk Barış Gücü'nün bölge insanının güvenini kazandığını dile getirdi.