Güncelleme Tarihi:
*
Evet, kim veya kimler tarafından gerçekleştirilmiş olursa olsun, sağduyulu herkes bu çirkin saldırıyı kınamalıdır.
Nitekim Almanya’da yaşayan Müslümanların oluşturdukları çatı örgütleri tarafından açıklamalar yapılarak bu saldırı çok açık bir biçimde kınanmıştır.
Zaten doğru olanı da budur.
Ama sağ popülistlerin amacı başkadır.
Onların hedefi, ırkçı söylemlerle, İslam ve Müslüman düşmanlığıyla toplumu birbirine düşürerek oy oranlarını artırmaktır.
Yani bir yerde ‘demokrasiye darbe vurmaktır’.
Bu ülkede yaşayan; kökeni, dini, dili, ırkı, kültürü ne olursa olsun, sağduyulu demokratlara bugünlerde her zamankinden daha fazla kararlı bir tutum sergileme görevi düşmektedir.
Nitekim Berlin’deki bu kanlı ve çirkin saldırından sonra bunun ilk işaretleri de gelmeye başladı.
*
Alman bayrağının ‘siyah, kırmızı ve altın’ renkleriyle ışıklandırılmış tarihi Brandenburg Kapısı önüne akın eden insanlara bakıyorum.
Ellerinde güller, beraberlerinde getirdikleri mumları yakıp, ‘tek suçları o akşam, o dakikalarda Yıkık Kilise’nin bitişiğindeki Noel pazarında bulunmak’ olan ve yaşamını yitiren insanları anıyorlar.
Aralarında kızlı-erkekli göçmen kökenli insanlar da var.
Başörtülü kadınlar da.
‘Yıkık Kilise’ olarak bilinen ‘Kaiser Wilhelm Anıt Kilisesi’nde düzenlenen anma töreninde de öyle.
Katolik ve Protestan papazlar, Ortodoks din adamları, haham ve imamlar el ele vererek tam bir birliktelik segrgiliyorlar.
Almanya Cumhurbaşkanı Joachim Gauck, Federal Meclis Başkanı Norbert Lammert, Başbakan Angela Merkel, Berlin Eyalet Başbakanı Michael Müller, bakanlar, parti genel başkanları orada.
Vatandaşlar da.
Gözüme birisi bebek, iki çocuğuyla Yıkık Kilise’nin restore edilmiş ayin bölümündeki sıralarda oturan başörtülü bir kadına takılıyor.
Hüzün dolu.
Başka başörtülü kadınlar da var.
Kadını, erkeği, genci, yaşlısı hepsi ayakta el ele verip tam bir dayanışma ve tam bir birliktelik sergiliyorlar.
Ve, ‘birlikte yaşama saldırıyı’ hep birlikte kınıyorlar.
“Biz bir bütünüz. Bizi bölemezsiniz. Bizi birbirimize düşüremezsiniz” diyorlar.