Güncelleme Tarihi:
Almanya’nın başkenti Berlin’de inşaatı süren Mevlana Camii, 11 Ağustos’ta yanmıştı. Yangından sonra camide saatlerce delil toplayan polis, bugün açıkladığı ön raporda ibadethanede yanıcı madde tespit edildiğini belirtti.
Yangının kundaklanma sonucu mu yoksa teknik bir arızadan mı kaynaklandığını araştırmak üzere toplanan deliller kriminal laboratuvarda uzmanlarca incelendi. Yapılan açıklamada, “Kriminal Polis Laboratuvarı’nda yapılan ilk incelemede yangın yerinde yanıcı sıvı madde tespit edildi. Polis olayı titizlikle inceliyor. Amacımız en hızlı şekilde yangının nedenini açığa çıkarmaktır” denildi.
SOKAKTA CUMA NAMAZI
Yanan Mevlana Camii'nin cemaatinin Skalitzer Caddesi'nde cuma namazını kılması için Berlin polisinden gerekli izni alan Berlin İslam Federasyonu'nca caddeye halı serildi.
Öğle saatlerinde caddede namaz kılmak için toplanan yaklaşık bin kişiye Berlin İslam Federasyonu Başkanı Fazlı Altın, namaz kıldırdı.
Namazın ardından basın açıklaması yapan Altın, Mevlana Camii'nin kullanılamaz halde gelmesi nedeniyle bugün Skalitzer Caddesi'nde yaklaşık bin kişi ile cuma namazını kıldıklarını söyledi.
Caddede namaz kılarak Mevlana Camii cemaatinin durumunu gözler önüne serdiklerini ifade eden Altın, "Camimiz yandı, şu an kullanıma kapalı. İbadet edecek yer bulamıyoruz bunu sokakta cuma namazını kılarak göstermek istedik” dedi.
Camindeki yangın olayına Alman basının ve siyasetçilerinin ilgi göstermediğine dikkati çeken Altın, “Bugüne kadar ne belediye başkanı ne de Berlin senatörler burayı ziyaret etti. Caminin kundaklanmış olması gerekmiyor bunları yapmak için” ifadelerini kullandı.
"DİNE YAPILMIŞ SALDIRIDIR"
Bugün Berlin Eyaleti İçişleri Bakanı Frank Henkel'in cami enkazında yanıcı madde bulunduğunu açıkladığını hatırlatan Altın, bu kapsamda polisin de kundaklama üzerinde yoğunlaştığını vurguladı.
Olayın araştırılması için polisin özel ekip kurduğunu dile getiren Altın, " Umudumuz meselenin açıklığa kavuşmasıdır. Çünkü rahat uyuyamıyoruz, artık endişeli, kaygılıyız" diye konuştu.
Geçmişte bir sina düzenlenen saldırıda ilgili kişileri arayarak geçmiş olsun dediklerini hatırlatan Altın, "Aynı hassasiyet başkalarından göremedik, siyasetten, medyadan göremedik. Dini yapılara saldırılar dine yapılmış saldırıdır. Bugün onları yarın bizi bulur ki bizi de buldu. Temennimiz gelecekte tekrarlanmamasıdır" şeklinde konuştu.
Almanya'da İslam karşıtlığıyla mücadele edilmesi konusunda birtakım önlemlerin alınması gerektiğini dile getiren Altın, "Nasıl Yahudi düşmanlığına karşı önlem alınıyorsa aynı şeyi İslamofobi için de bekliyoruz. Yapılmazsa Müslümanların başına daha çok şey gelir" şeklinde konuştu.
Fazlı Altın, Alman medyasının konuya gerekli ilgiyi göstermediğini, haberlerin cami yangını şeklinde değil de cami bahçesindeki inşaat malzemelerinin yandığı şekilde verildiğini sözlerine ekledi.
"KUNDAKLAMA OLMAMASINI ÜMİT ETMİŞTİK"
Friedrichshain-Kreuzberg Belediye Başkanı Monika Herrmann, Mevlana Camii'nin iki gün önce ziyaret ettiğini ve gördüklerinin kendisini sarstığını belirtti.
Bu caminin hayatın bir parçası olarak gören Kreuzberg'de yaşayanlarla dayanışma içinde olduğunu ifade eden Herrmann, “Biz bunun bir kundaklama olmamasını umut etmiştik” dedi.
Herkese itidal çağrısı yapan Herrmann, şimdi komplo teorilerinin ortaya atılmamasını istedi. Soruşturmanın sonucunun beklenilmesi gerektiğini ifade eden Herrmann, “Bir sonuç çıkmasını ümit ediyorum. Polis ile emniyet yetkilileri bu olayı ciddiye aldı. Bir saldırı olmadığı yönünde ilk izlenim olmasına rağmen incelemelerini sürdürdü. Bugün gerçekten bu korkutucu ve sarsıcı sonucu aldık” şeklinde konuştu.
"ÇOĞULCULUĞU KORUMALIYIZ"
Almanya İslam Konseyi Başkanı Ali Kızılkaya da yanan Mevlana Camii'nin Berlin'e ve Almanya'ya ait olduğunu vurgulayarak, "Camiler, sinagoglar olmadan kiliseler olmadan kültürümüz çok fakir olur. Çoğulculuğu korumalıyız” diye konuştu.
Kızılkaya, son dakikaya kadar caminin kundaklanmadığını temenni ettiklerini ancak son bulguların kendileri şüphelendirdiğini ifade etti.
Geçmişte Almanya'da yaşanan elim olayları hatırlatmak istemediklerini ifade eden Kızılkaya Almanya'da yaşayan farklı toplumların karşılıklı saygı ve sevgiyle bir arada barış içerisinde yaşayabileceğine dikkati çekti.
Almanya'daki herkesin aynı gemide yaşadığını unutmaması gerektiğini ifade eden Kızılkaya Almanya'daki Müslüman toplumunun bu ülkenin zenginliklerinden olduğunu belirtti.
Berlin'deki siyasetçilerin olaya gerekli hassasiyeti göstermemesine üzüldüklerini de vurgulayan Kızılkaya, sözlerini şöyle tamamladı:
"'Kötü durumda hep birlik olmalıyız. Herkes böyle durumlarda bir araya gelmeli. Berlin Eyalet İçişleri Bakanı'nın bugün en azından burada olmasını isterdim. Bu işin ciddi bir şekilde açıklığa kavuşacağına inanıyoruz."
Berlin Mevlana Camii'nde 11 Ağustos'ta çıkan yangında 1 milyonluk hasar meydana gelmiş, Berlin polisince yapılan araştırmada ise camide yanıcı sıvı madde bulmuştu.