Güncelleme Tarihi:
Brüksel Asliye Hukuk Mahkemesi, 1985 yılında, sokakta oynarken kaybolan Gevriye Çavuş'un (6) aranmasına olaydan 12 yıl sonra başlayan Belçika devletini, kayıp çocuğun ailesinin tüm fertlerine maddi tazminat ödemeye mahkum etti.
Mahkeme kararına göre, devlet, Gevriye'nin anne ve babasına 5'er bin Euro, geride kalan 13 kardeşine ise 400 ila bin 250'şer Euro tazminat ödeyecek.
Mahkeme, 1985 yılında kaybolan bir çocuğun aranması için resmi soruşturmayı 1997'de başlatan Belçika devletinin bu tavrını hatalı buldu.
Sokakta top oynarken kaybolan ve bugüne kadar bulunamayan Gevriye'nin anne ve babası, 6 Şubat 1985 tarihinde, çocuğun kaybolduğunu polise bildirmek üzere gereken başvuruları yapmak istedi ancak bu başvuru, "tercüman bulunamaması" nedeniyle 8 gün sonra kayıtlara geçirildi. Belçika, söz konusu başvuru hakkında, 12 yıl boyunca hiçbir işlem yapmadı ve soruşturma açmadı.
Belçika adli makamları, çok sayıda çocuğu kaçırarak tecavüz ettikten sonra öldüren Marc Dutroux isimli sapığın yakalanması üzerine, 22 Mayıs 1997'de, Gevriye'nin kaybolması konusunda adli soruşturma başlattı. Gevriye'nin kaybolmasına ilişkin ilk gerçek soruşturmanın, 1998 yılının nisan ayında başladığı belirtiliyor.
Çavuş'un kaybolduğu dönemde Molenbeek belediyesinin aynı mahallesinde oturan bazı çocuklar, aradan geçen yıllardan sonra, bölgedeki bir sapığın cinsel tacizlerine hedef olduklarını açıkladılar. Louis Vilain isimli söz konusu sapığın, Gevriye'nin kaybolmasından birkaç ay sonra öldüğü belirlendi.
Savcılık, Vilain'in zaman zaman Gevriye'ye şeker verdiğini ve çocuğu evine aldığını tespit etti. Vilain'in oturduğu evin yıkılmasından sonra, 1998-2000 arasında, arazi üzerinde kazılar yapılarak Gevriye Çavuş'un cesedi arandı ancak sonuca ulaşılamadı. Bu aşamadan sonra, sorgu hakimi Patrick Collignon, dosyanın kapatılmadığını, yeni verilerin analiz edildiğini açıklamıştı. Gevriye dosyasında büyük ihmalleri görülen ve tazminat ödemeye mahkum edilen Belçika devletinin bu karara karşı temyiz hakkı bulunuyor.