Güncelleme Tarihi:
Mısır’ın Libya’ya askeri müdahale tehdidi ve Arap Birliği’ni harekete geçirme girişiminin ardından Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, Libya’da meşru Ulusal Mutabakat Hükümeti’ne Türkiye’nin desteğinin süreceğine yönelik güçlü mesaj verdi.
Yozgat’ta katıldığı bir törende konuşan Oktay, şunları kaydetti: “Doğu Akdeniz’de bizi anakaraya hapsetmeye yönelik çizilen haritaları yırtıp atıyor, Libya’da tarih yazıyoruz. Libya’da Ulusal Mutabakat Hükümeti’nin kararlı duruşu ve ülkemizin destekleriyle oynanmaya çalışılan oyunlar, tuzaklar bozulmuştur. Bugüne kadar ortaya hiçbir çözüm yaklaşımı koyamayanlar, şehirler meşru hükümet tarafından birer birer darbecilerin, teröristlerin elinden alınıp istikrara kavuştukça ses vermeye başladılar.”
SİSİ’YE KARARLI YANIT
“Birtakım kırmızı çizgilerden bahseden darbeciler bilmelidir ki, Libya’da barışın geleceğini belirleyecek olan uluslararası hukukun meşru çizgisi olacaktır” diyen Oktay, “Libya’nın tamamında barış, huzur ve adalet tesis edilene dek Ömer Muhtar’ın direniş ruhunun temsilcisi olan Libyalı kardeşlerimizin en güçlü şekilde yanında olacağız, olmaya devam edeceğiz” ifadesini kullandı. Ömer Muhtar, 1911 yılındaki Libya’ya yönelik İtalyan işgaline karşı direniş hareketinin lideriydi. Geçen hafta sonu Mısır Devlet Başkanı Abdülfettah es Sisi, UMH’nin ele geçirmek için operasyon başlattığı Sirte ve El Cufra’nın kendileri için ‘kırmızı çizgi’ olduğunu söyleyip askeri müdahale tehdidinde bulunmuştu. UMH’ye bağlı ordu, Sisi’nin açıklamalarını Libya’nın iç işlerine yapılmış açık bir müdahale ve savaş ilanı olarak nitelemişti. Öte yandan dün Rus basını, AB ülkelerinden destek bulabilmek için Sisi’nin Avrupa başkentlerine özel temsilciler yolladığını öne sürdü.
TRABLUS’TAN ARAP BİRLİĞİ’NE ŞERH
Mısır'ın girişimiyle toplanan Arap Birliği’nin yayınladığı 14 maddelik sonuç bildirgesinin bazı maddelerine Libya’nın meşru Ulusal Mutabakat Hükümeti (UMH) şerh koydu. Arap Birliği’nin çağrısında ‘Libya toprağı ve karasularında bulunan tüm yabancı güçlerin çekilmesi’ çağrısı yapıldı. Türkiye’nin desteğiyle Libya’da önemli toprak kazanımı sağlayan UMH’nin temsilcisi Salih el-Şamakhi, ‘yabancı güçler sayesinde darbeci Halife Hafter güçlerinin geri çekilmeye zorlandığına’ işaret ederek bu maddeye şerh koydu. Libya ayrıca “Libya’da Birleşmiş Milletler (BM) öncülüğünde siyasi sürecin yeniden başlaması için uluslararası düzeyde ve bölge ülkeleri tarafından başlatılan girişimlerin ve bu bağlamda da 6 Haziran’da ilan edilen Kahire Bildirgesi’nin memnuniyetle karşılandığının” belirtildiği 8’inci maddeye de çekince koydu. Libya’nın çekince beyanında, “Arabuluculuk rolü oynamak isteyenlerin, tüm taraflara eşit mesafede durması gerekir. Meşru hükümetle yapılan (Türkiye ile Libya arasındaki anlaşma) yazılı bir anlaşma gereği çağrılan ve ülkedeki varlığı meşru olan güçlerle, kendisini gayrimeşru olarak çatışmanın içine dahil eden güçler birbirinden ayrı tutulmalıdır” ifadesi yer aldı. Tunus, Katar ve Somali de bildirgenin bazı maddelerine çekince koydu.
‘FRANSA’NIN YAPTIKLARI ENDİŞE VERİCİ’
Dün katıldığı radyo yayınında, Fransa’nın Libya’daki faaliyetleri nedeniyle Türkiye’ye yönelttiği eleştirilere yanıt veren Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, “Esas Fransa’nın yaptıkları endişe verici. 2011 yılında Libya’yı bombaladılar, çektiler gittiler. Şimdi ise gelip darbecinin yanında yer alıyorlar” dedi. Libya’da savaş suçu işlendiğine dair delil teşkil edebilecek durumlara dikkat çeken Çavuşoğlu, “Bunların hesabının sorulması lazım. Kim var bunun arkasında? Macron var” ifadelerini kullandı. Diğer taraftan Fransa Dışişleri Bakanı Jean-Yves Le Drian parlamentoda yaptığı konuşmasında, Avrupa Birliği’ni (AB) Türkiye ile ilişkilerini gözden geçirmeye çağırdı.