Güncelleme Tarihi:
Adana’da düzenlenen 6'ıncı Büyükelçiler Konferansı'na Bakan Ahmet Davutoğlu'nun yanı sıra Kültür ve Turizm Bakanı Ömer Çelik, 142 büyükelçi ile üst düzey bürokratlar, Adana Valisi Hüseyin Avni Coş, Ak Parti Adana Milletvekilleri Fatoş Gürkan, Necdet Ünüvar ve Şükrü Erdinç, Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Zihni Aldırmaz ile davetliler katıldı. Burada bir konuşma yapan Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Adana'nın önce bir kent olduğunu anlattı. Davutoğlu, "Adanalı bulunduğu yerde fark edilen, fark edilecek iş yapan ve öncülük yapan insanlardır. Benim tanıdığım pasif Adanalı yok. Karacaoğlan'ı düşünün. Şiiriyle aşka öncülük eden bir şairimiz. Yılmaz Güney'i düşünün. Sinemada sanatta ben buradayım dedi. Benimseyin benimsemeyin ben buradayım dedi. Yaşar Kemal'i düşünün. Suna Kan'ı düşünün. İkisi de öncülük etmiştir. Ferdi Tayfur da Fatih Terim'e kadar birçok isim var. Bakan arkadaşımız Ömer Çelik de öyle" dedi.
'HER YERDE VARIZ'
Konferansı 'güçlü demokrasi, dinamik ekonomi ve etkin diplomasi' sloganıyla yapıldığını aktaran Davutoğlu, şunları kaydetti: "İlk tarım kültürü Adana'da doğdu. Tarımdan sanayiye geçişte Adana çok önemli yer tutar. Maveraünnehir'i anlamayan Çukurova'yı anlayamaz. Haçlı savaşlarını da görmüştür bu topraklar, Büyük Selçukluları da. Mustafa Kemal istiklal harbinin işaretini Adana'dan verir. Yükselen Türkiye'de Adana'nın yeri neresidir? Küreselleşmeye geçerken ne Türkiye, ne Adana sabit kalabilir. 10 yıldır Türkiye büyük bir yükselişi yaşamıştır. Tabi ki sıkıntılar olacak. 1990'ların Türkiye'si ile 2010'ların Türkiye'si arasında büyük fark var. Bu topraklar pasif olanların yeri değil. Edilgen olanlar, pasif olanlar tarihin aktığı yerin merkezindeyseniz Adanalılar olarak 'biz varız' demelisiniz. Biz varız demediğiniz topraklarda hayatını sürdüremezsiniz. 11 yıldır biz her yerde varız. Bunun üçlü ayağı var. Güçlü demokrasi, dinamik ekonomi ve etkin diplomasi var. Eğer güçlü bir halk desteğiniz yoksa, büyük hamasi nutuklar atabilirsiniz ama başınız dik olamaz. Bunların üzerinde yükselen etkin diplomasiniz yoksanız biz varız diyen diplomatınız olmaz."
TÜRKİYE'YE AŞI YAPILDI
2001- 2002 Türkiye'si ile 2014 Türkiye'sinin mukayese edilmesini isteyen Bakan Davutoğlu, şunları söyledi: "Ortaya koyulan devrimsel adımları düşünün. Birçok devrim yaşandı. Doğalgaz girmeyen neredeyse şehir kalmadı. Tüm devrimlerin arkasında özgüven var. Türkiye'ye 12 yılda özgüven aşısı yapıldı. Bugün bu aşıyı bozmak isteyenler çıkabilir. Kimse bu devrimin yansımalarını göz ardı edemez. İnsan onuruna dayanmayan hiçbir siyaset kalıcı olamaz. Son 12 yılda demokratikleşme reformları yapıldı. Kürtçe türkü dinlemenin yasak olduğu bir Türkiye'den Diyarbakır buluşması gibi şeyler oldu. Bir Hakkarilinin Konyalıdan farkının olmadığı bir toplum inşa ediyoruz. Vatandaşlık bilincini yükselterek bunu yapıyoruz. Bünyamin Aygün, Suriye'de kaçırılan altın kalpli kardeşimiz telefon etti. Büyük ızdıraplar çektiğini söyledi. Bünyamin olayın kamuoyuna aktarıldı. Ama öyle olaylar var ki kamuoyu bunu bilmiyor. Son yıllarda 178 vatandaşımızı değişik yerlerden kurtardık. Bazen haber gelir Somali'de, Kenya'da Afganistan'da kaçırılanlarla ilgili haber gelir. Onlar kurtarılmadan bizim gözümüze uyku girmez."
DIŞ POLİTİKAYI ANLATTI
Türkiye'nin dünyada yürüttüğü diplomatik faaliyetlerden söz eden ve Ortadoğu'da yaşanan gelişmeleri değerlendiren Davutoğlu, şunları anlattı: "Güçlü diplomasi ile 'insanı yaşat ki devlet yaşasın' anlayışını hayata geçiriyoruz. Atıl durumdan aktif pozisyona böyle geçilir. Dinamik ekonomi ile önemli adımlar atılır. Ben Başbakana danışmanlık yaparken, en kritik dönemde borcumuz hatırlatılırdı. Artık borcumuz yok. Ben Duyun-u Umiye binasında okudum. IMF'ye borcumuz kapatıldı. Aynı ay içinde 5 milyar dolar borç verdik. Adana'nın da yine Türkiye'nin ekonomik yeri bağlamında yine öncülük yapması gerektiğini düşünüyorum. Bizim can damarımız olan Akdeniz'de 3 ekonomik aktivitimizdir. Antalya turizm, Mersin'de ticaret, liman ve Adana ise Ceyhan ile birlikte enerji ve tarım havzasıdır. Akdeniz'in 3 kenti turizmi, ekonomi ve enerji yönüyle Türkiye'nin lokomotifi pozisyonundadır. Türkiye bir Akdeniz ülkesidir ve bir Akdeniz politikamız olmak zorundadır. Yeter ki demokrasimiz siyasi istikrara dayalı devam etsin. 2005'te Afrika Yılı ilan ettiğimizde bazıları dudak büktü. Bazıları bunu 3'üncü dünyacılıkla eleştirdiler. Şu anda dış politikamızı eleştirenlerin birçoğu 2005'te bunu eksen kayması olarak gördü. Afrika'da şu anda Türk efsanesi var. Son 5 yılda 23 büyükelçilik açtık Afrika'da. Bu bizim etkin diplomasimizin eseri. Kötülemek ve eleştirmek isteseler de bu kervan yola çıkmıştır. Menziline de ulaşacaktır. Menzil, İstiklal Harbi'nde Gazi Mustafa Kemal'in verdiği talimattır. 'Hattı müdafaa yoktur. Sathı müdafaa vardır' diye verdiği."
Ortadoğu'nda insan onurunun ve doğrunun yanında olduklarını vurgulayan Davutoğlu, sözlerini şöyle tamamladı: "Dün Harran'daydık. Sokakta yürürken 8 yaşındaki bir çocuk vardı, babası şehit edilmişti. Bu insanlar neden kaçtı? Beşar Esad'ın iddia ettiği gibi 2 milyon insan terörist mi? Bunlar insan. Hepsi rejimin saldırılarından kaçarak geldiler. Terörizme karşı mücadeleyi elbette vereceğiz ama onu üreten bataklığı yok etmeden terörizme çare bulmak mümkün değil. Bizim kudret elimiz bu kardeş halkların yanında olduğu zaman biz insan olduğumuzu anlarız. Ama bu zulme sessiz kaldığınız da onu yapanlar gibi tarihe geçersiniz. İnsani diplomasi yapıyoruz. Burada mezhep ve etnik ayrım yapmayız."
TARİHİ KÖPRÜDE HATIRA FOTOĞRAFI
Toplantının ardından Davutoğlu, Kültür ve Turizm Bakanı Ömer Çelik ve büyükelçiler, dünyanın halen kullanılmakta olan en eski köprüsü olarak Seyhan Nehri üzerindeki Taşköprü'de hatıra fotoğrafı çektirdi.