Güncelleme Tarihi:
İspanya Dışişleri Bakanlığında Çavuşoğlu ile İspanya Dışişleri Bakanı Arancha Gonzalez Raya baş başa görüşmelerinin ardından ortak basın toplantısı düzenledi.
Ziyaretinde İspanya Başbakanı Pedro Sanchez'le de görüştüğünü belirten Çavuşoğlu, "Var olan mekanizmaları daha verimli kullanmak ve hükümetler arası zirvenin 7'nci toplantısını Türkiye'de bu yılın ikinci yarısında yapmak konusunda hemfikiriz." diye konuştu.
Bu zirve öncesinde Dışişleri Bakanları, Bakan Yardımcıları ve diğer bakanlıklar düzeyinde hazırlık toplantıları gerçekleştirileceğini vurgulayan Çavuşoğlu, "Şu anda müzakere ettiğimiz, ilişkilerimizin hukuki altyapısını güçlendirebilecek anlaşmalar var. O anlaşmaların müzakeresini tamamlayabilirsek zirve marjında bu anlaşmaların imzasını da yapacağız." ifadelerini kullandı.
Çavuşoğlu, İspanyol mevkidaşının kendisine bu anlaşmaların takibi için bir mekanizma kurma teklifi yaptığına da dikkati çekerek, "Son derece güzel bir fikir. Hemen kabul ettik ve bu mekanizmaların oluşturulması için de birlikte çalışacağız." diye konuştu.
Türkiye ile İspanya arasındaki ikili ticaretin 20 milyar dolara çıkması için çalışmaların sürdüğüne de vurgu yapan Çavuşoğlu, "Bu sebeple, zirve marjında iş adamlarımızı bir araya getireceğiz ve iş forumu düzenleyeceğiz." dedi.
Çavuşoğlu, iş insanlarının Türkiye ve İspanya'da karşılıklı olarak yatırımlarını her geçen gün artırdığının altını çizerek, "Sadece ticareti değil yatırımlarımızı da artırmamız gerekiyor. Firmalarımız başta Afrika ve Amerika bölgesi olmak üzere üçüncü ülkelerde iş birliğini tesis etmek için önümüzdeki günlerde gerçekleştireceğimiz toplantılarda neler yapacağımızı görüşeceğiz." değerlendirmesinde bulundu.
İspanya'nın enerji alanında güçlü bir altyapısı olduğunu belirten Çavuşoğlu, savunma sanayisi alanında da iş birliğinin güçlendiğini söyledi.
Bu kapsamda iki ülke savunma bakanının da düzenlenecek zirve öncesi bir araya gelmesinin söz konusu olduğunu kaydeden Çavuşoğlu, "Türk Hava Yolları ile Airbus arasındaki meseleleri güzel bir şekilde, her iki tarafın da yararına olacak şekilde hallettik. Bu da iş birliği yaptığımız zaman neler yapabileceğimizi gösteriyor. Bundan sonraki süreçte dost ve müttefik İspanya'yla ilişkilerimizi her alanda çok daha iyi noktaya getirmek için birlikte çalışma konusunda kararlılığımız tamdır." dedi.
ÇAVUŞOĞLU VE BORRELL 21 OCAK'TA BRÜKSEL'DE BİR ARAYA GELECEK
İspanya'nın Türkiye'ye AB konusunda verdiği destek için teşekkür eden Çavuşoğlu, "2020'de bazı üye ülkelerle yaşadığımız sorunlar sebebiyle AB ile ilişkilerimizde gerilim yaşadık. Bu arzu ettiğimiz bir durum değildir. Ama bu zor şartlarda bile İspanya gibi diğer aklıselim, aklıselimi savunan ülkelerin dirayetiyle gerginlik yerine diyalog tercih ediliyor ve son zirve buna zemin hazırladı. Şimdi AB ile ilişkilerimizde yeni sayfalar açmak için çalışıyoruz." ifadelerini kullandı.
Çavuşoğlu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın AB Konsey ve Komisyon başkanlarını Türkiye'ye davet ettiğini, yarın da AB Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen ile bir video konferans gerçekleştireceğini belirterek, kendisinin de 21 Ocak'ta Brüksel'de AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Josep Borrell'le bir araya geleceğini söyledi.
Türkiye ile AB arasındaki ilişkilerin geliştirilmesi için birçok alanda önemli fırsatlar bulunduğunu vurgulayan Çavuşoğlu, göç konusundaki mutabakatın yenilenmesi ve 18 Mart mutabakatının gözden geçirilmesi gerektiğini ifade etti.
Yunanistan ile Türkiye arasındaki diyaloğun başlatılması için öne çıkan fırsatların değerlendirilmesi gerektiğini de belirten Çavuşoğlu, "Türkiye olarak her zaman ön koşulsuz şekilde diyalogdan, oturup konuşmaktan yanayız. Meseleleri de ancak böyle çözebiliriz gerginliği de ancak bu yöntemle azaltabiliriz diye düşünüyoruz." dedi.
Çavuşoğlu, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınının etkisiyle başta ekonomi olmak üzere birçok alanda halkların beklentilerinin karşılanması için birlikte çalışmak gerektiğinin altını çizerek, "Türkiye, Avrupa'nın bir parçası ve Avrupa'nın karşı karşıya kaldığı sorunlar için ortak çalışmaya hazır. Önümüzdeki fırsatları da Avrupa'nın ve bölgemizin sunduğu zenginlikleri de birlikte değerlendirme konusunda da aynı şekilde hazırız. Sorunların çözümü ve göç dahil diğer konularda adil sorumluluk ve külfet paylaşımının da en iyi şekilde yapılması gerekiyor." diye konuştu.
İspanyol mevkidaşıyla sadece ikili ve Avrupa konularını değil bölgesel iş birliğinin de görüşüldüğünü dile getiren Çavuşoğlu, Libya, Doğu Akdeniz, Afrika, ve Venezuela'daki gelişmelerin de masaya yatırıldığını söyledi. Çavuşoğlu, "Bu konularda özellikle siyasi süreçleri desteklemeye devam edeceğiz ve bu ülkelerde istikrar ve huzurun tesis edilmesi konusunda çalışmalarımızı daha iyi koordine edeceğiz." ifadelerini kullandı.
GÜMRÜK BİRLİĞİ ANLAŞMASI GÜNCELLEMESİ
Çavuşoğlu, toplantı sonrası basın mensuplarının sorularını da yanıtladı. Türkiye ile AB arasındaki diyaloğun sonuç odaklı olması gerektiğini söyleyen Çavuşoğlu, "Türkiye'nin AB'ye ihtiyacı var ama AB'nin Türkiye'ye belki daha fazla ihtiyacı var. AB küresel bir aktör olmak isterse Türkiye'ye ihtiyacı var." dedi.
Kovid-19 nedeniyle bölgeselleşmenin önem kazandığına işaret eden Çavuşoğlu, "Yani tüm ihtiyaçların en yakın bölgeden temin edilmesi önem kazandı. Bunun için de Gümrük Birliği Anlaşmasının güncellenmesi gerekiyor, Gümrük Birliği Anlaşması sadece Türkiye'nin yararına mı? Hayır. Birçok AB ülkesi Türkiye'den daha fazla yararlanacaktır bu güncellemeden." değerlendirmesini yaptı.
Bu güncellemenin önüne siyasi engeller konmaması gerektiğinin de altını çizen Çavuşoğlu, "Her iki tarafın yararına ise halkların yararına ise gerçekleştirmemiz lazım. Vize serbestisi de bir taahhüttür ve bu taahhüdün yerine gelmesi lazım." diye konuştu.
Çavuşoğlu, 18 Mart mutabakatındaki yükümlülüklerin Türkiye tarafından yerine getirildiğini de vurgulayarak, kontrollü göç ve gönüllü yerleşim için bu mutabakatın uygulanması gerektiğini söyledi.
Terörle mücadele konusunun da ortak bir sorun olduğunu belirten Çavuşoğlu, Mart ayında düzenlenecek AB zirvesine yönelik, "Bu zirveden artık somut sonuçlar bekliyoruz. Hepsi kolay mı? Kolay değil. Bunun için de işte bu diyaloğumuzu arttırmamız lazım, pozitif gündem yaratmaya beraber devam etmemiz lazım ki sonuçları da yine beraber elde edelim." ifadelerini kullandı.
Türkiye'nin Mart ayındaki zirveden yaptırım çıkması konusunda bir kaygısı olmadığına dikkati çeken Çavuşoğlu, "Böyle bir kaygı olsaydı geçmiş zirvelerde de aynı şekilde buna yönelik adamları bu doğrultuda atardık. Ama Türkiye haklı davasında kararlı bir şekilde adımlar attı. Kararlı adımlar atarken Türkiye'nin başından beri savunduğu Doğu Akdeniz'de ve bölgemizde hakça paylaşımdır." dedi.
Çavuşoğlu, Türkiye'nin yaptırımlardan ziyade ilişkileri gelişmeye odaklandığını ifade ederek, "En son zirvede ve önceki zirvelerde İspanya gibi düşünen ülkelerin sağduyusu sayesinde ilişkiler daha da kötüye gitmedi ve o nedenle şimdi daha iyi bir ilişkiden ve daha pozitif bir atmosferden bahsediyoruz." diye konuştu.
"VENEZUELA'DAKİ SORUN BU ŞEKİLDE ÇÖZÜLEMEZ"
Türkiye'nin Venezuela'daki meşru hükümetle ilişkileri geliştirmek ve buradaki sorunun çözümüne katkı sunmak için çalıştığını belirten Çavuşoğlu, "Dışardan yaptırımlar dahil tek taraflı müdahalelerin yanlış olduğuna inanıyor ve Venezuela'daki sorunun bu şekilde çözülemeyeceğini biliyoruz." dedi.
Geçmişte ülkedeki hükümet ve muhalefet arasındaki diyaloğun sağlanması için Türkiye'nin çaba sarf ettiğini ve bu sayede çok sayıda insanın hapisten çıktığını belirten Çavuşoğlu, "İktidar ile muhalefet arasında daha sonuç odaklı, samimi bir diyaloğun oluşmasına biz de Türkiye olarak katkı sağlayacağız. Muhalefet liderlerini bazılarıyla gerek ben, gerekse Karakas'taki büyükelçimiz görüşüyor. Venezuela'da temaslarımızı da sürdüreceğiz ama bu çalışmaları birlikte koordine edersek daha iyi netice alabileceğimizi düşünüyoruz." ifadelerini kullandı.
Çavuşoğlu, İspanyol mevkidaşıyla Venezuela konusundaki çabaları koordineli yürütmek konusunda mutabık kaldıklarını da dile getirerek, "Uzlaşıya ihtiyaç var. Uzlaşının kalıcı olmasının tek yolu da tarafları bir araya getirmek ve kendi aralarında bu meselelerin halledilmesine bir katkı sağlamaktır. Türkiye olarak bu çabalarımızı sürdüreceğiz." diye konuştu