Bağış'tan, vizesiz Avrupa açıklaması

Güncelleme Tarihi:

Bağıştan, vizesiz Avrupa açıklaması
Oluşturulma Tarihi: Nisan 01, 2009 17:06

Devlet Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, Avrupa Adalet Divanı'nın Avrupa'ya hizmet sunumu için seyahat eden Türk vatandaşlarının vizeden muaf tutulması yönündeki kararıyla ilgili "Öncelikle Avrupa'ya iş amacıyla gidenlerin, iş amacıyla gittiğini belirleyecek kurumun tespit edilmesi lazım" dedi.

Brüksel'deki İstanbul Merkezi'nde basın toplantısı düzenleyen Bağış, Avrupa Adalet Divanı'nın Türk vatandaşlarıyla ilgili vize kararının AB Komisyonu ve AB üyesi ülkelerce değerlendirildiğini belirterek, "Buradaki süreç 'bu karar sadece Avrupa'ya yük taşıyan kamyon şoförlerini kapsar' deme noktasıyla 'bundan böyle hiçbir Türk'e Avrupa Birliği'nin hiçbir üyesi vize uygulayamaz' yelpazesi arasında gelgitlerimiz var. Biz Türkiye'nin ve vatandaşlarımızın hakkını, hukukunu korumak için, ne aldanan ne aldatan olmak için elimizden gelen çabayı sürdürüyoruz. Burada devletin bütün birimleri bir eşgüdüm içinde hareket ediyor" diye konuştu.

TIR şoförü Mehmet Soysal'ın açtığı davada Avrupa Adalet Divanı'ndan görüş isteyen Alman yargısının nihai kararında nasıl bir yorumda bulunacağının önem taşıdığını anlatan Bağış, şunları kaydetti:

"Şu aşamada 'bu konu şurada noktalanır' ya da 'şurada uzlaşılır' deme noktasına daha mesafe var. Yani öncelikle iş amacıyla gidenlerin, iş amacıyla gittiğini belirleyecek kurumun tespit edilmesi lazım. Bu Türkiye'deki ticaret odaları mı olacak, Türkiye'deki Çalışma Bakanlığı mı olacak ya da bahsi geçen ülkelerin ataşelikleri mi olacak yoksa konsolosluk bölümleri mi olacak? Çok fazla bilinmeyeni olan bir denklem, ama şu anda üzerinde çalışılıyor."

-YEREL SEÇİMLER-

Devlet Bakanı ve Başmüzakereci Bağış, yerel seçimlerde AK Parti'nin Güneydoğu Anadolu'daki oy kaybıyla ilgili bir soruya şöyle cevap verdi:

"Maalesef Güneydoğu Anadolu bölgesinde seçime 2 parti girdi. Diğer partilerimiz neredeyse pek girmediler, ya aday göstermediler ya da çok düşük profilli adaylarla girdiler. Orada DTP'nin kendisine rakip olarak gördüğü tek parti AK Parti'ydi. Ve AK Parti'nin adayları, ilçe ve il başkanları, il yönetim kurulu üyeleri, sandık müşahitlerine kadar birçok arkadaşımızın tehdit aldığını sizler de daha evvelki açıklamalardan zaten duymuşsunuzdur.

Seçim gecesi Güneydoğu'nun bazı illerinde de maalesef bildiriler dağıtıldı. O bildirilerde insanları alenen tehdit eden ifadeler kullanıldı. Bunlar zaten güvenlik güçlerimizin, valiliklerimizin bilgisi dahilinde. O konuda zannediyorum gerekli çalışmalar da yapılıyor. Bunun dışında seçim günü de bazı sandıklarda birtakım baskılar uygulandı. İnsanların hür iradeleriyle oy kullanmalarına kısıtlamalar getirmek için çabalarda bulunuldu. Bunların hepsi kayıtlarda var ve bunların birçoğuyla ilgili tutanaklar da var."

-MUHALEFETE İŞBİRLİĞİ ÇAĞRISI-

Egemen Bağış, bugüne dek görüştüğü tüm muhalefet temsilcilerinin Türkiye'nin AB üyelik hedefine destek beyanında bulunduklarını anlatarak, gelecek 3 yıla yakın seçimsiz dönemde özellikle anayasa değişikliği gerektiren reformlarda destek istedi.

Hükümetin uzlaşma çağrılarına muhalefet partilerinin bugüne dek olumlu cevap vermemesini "seçim atmosferine" bağlayan Bağış, "Muhalefet partilerinin (Türkiye'nin AB üyeliğine destek) beyanlarının arkasında durmalarını beklediğini" dile getirdi.

Bağış, hükümetin özellikle kamu denetçiliği, yargı reformu, Avrupa Konseyi Venedik Komisyonu'nun siyasi partiler yasasıyla ilgili Türkiye'ye tavsiyeleri ve yolsuzlukla mücadele stratejisi gibi konularda muhalefetin desteğini beklediğini ifade etti.

Devlet Bakanı Bağış, AB'nin Ukrayna'nın bazısı 40 yıllık doğal gaz boru hatlarının yenilenmesi için finansman sağlamasının Nabuccu projesinden vazgeçildiği anlamına gelip gelmediğinin sorulması üzerine, "Sadece Nabucco değil, bunun gibi 10 tane daha proje gerçekleşse Avrupa'nın 20 yıl sonraki (doğal gaz) ihtiyacı ancak karşılanır. Onun için Nabucco bir boru hattının elden geçirilme kararıyla gözden çıkarılacak kadar basit bir proje değildir. Nabucco önemli bir projedir ve biz Türkiye olarak buna destek veriyoruz. Nabucco'yla ilgili sorun Türkiye'den kaynaklanmıyor. Sorun gerek bu hatta verilecek gazın bulunması, gerekse gazı satın alacak ülkelerin bu projenin gerçekleşmesi için gerekli altyapı fonlarını ayırmasıyla alakalı. Türkiye bütün bu enerji projelerinde çözümün parçasıdır ve böyle olmaya devam edecektir" dedi.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!