Güncelleme Tarihi:
İsrail ile Birleşik Arap Emirlikleri’nin (BAE) ikili ilişkilerini normalleştirme kararı alması tüm dünyada yankı buldu. New York Times’ın deneyimli Ortadoğu uzmanlarından Thomas L. Friedman, anlaşmayı, Ortadoğu’daki tüm tarafları sarsan ‘jeopolitik bir depreme’ benzetti. Anlaşmanın mimarlarından ABD başta olmak üzere, Birleşmiş Milletler (BM) ve Fransa bu tarihi gelişmeye destek verirken Türkiye ve İran’ın da aralarında olduğu bölge aktörleri tepki gösterdi. Filistin, BAE’deki büyükelçilerini geri çekti. Anlaşma, Filistin tarafından ‘Kudüs, Mescid-i Aksa ve Filistin davasına ihanet’ olarak değerlendiriliyor.
Türk Dışişleri Bakanlığı “Filistin davasına ihanet eden Birleşik Arap Emirlikleri’nin riyakar davranışını tarih ve bölge halklarının vicdanı asla affetmeyecektir” derken Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu da, “Abu Dabi bölgenin istikrarsızlığı için çaba sarfeden bir ülke, kendi çıkarları için Filistin davasına ihanet ettiği de açık” ifadesini kullandı. İran Dışişleri Bakanlığı da anlaşmayı kınayarak, “stratejik aptallık” diye nitelendirdi.
‘İLHAK HÂLÂ MASADA’
‘İbrahim Anlaşması’ olarak adlandırılan anlaşmaya göre, İsrail’in Batı Şeria’daki ilhak planından vazgeçmesi karşılığında, iki ülke arasında normalleşme adımlarının atılması öngörülüyor. Ancak İsrail Başbakanı Benyamin Netanyahu, ülkesinin “haklarından vazgeçmeyeceğini’, ‘ilhakın ertelendiğini, fakat bu planın hâlâ masada’ olduğunu’ kaydetti.
GÖZLER MBZ’YE ÇEVRİLDİ
Anlaşma sonrası gözler, bölgedeki kirli siyasetin mimarı olarak bilinen, BAE Abu Dabi Veliaht Prensi Muhammed bin Zayid Al Nahyan’a (MbZ) çevrildi. 2004 yılından veliaht prensi olan MbZ, ülkenin “de facto” yöneticisi olarak biliniyor. Forbes Dergisi, MbZ için, “İslami radikallik ile mücadele adı altında ülkesinin kaynaklarını bölgedeki demokratik eğilimli yapıları yıkmak için kullanan bir diktatör” demişti.
İlhak planı nedir?
ABD Başkanı Donald Trump’ın, İsrail Başbakanı Benyamin Netanyahu ile 28 Ocak’ta Beyaz Saray’da açıkladığı ‘Ortadoğu Barış Planı’na göre, Batı Şeria’daki yasadışı Yahudi yerleşim yerleri ‘İsrail toprağı’ olarak kabul ediliyor. İsrail’in Filistin’e ait Ürdün Vadisi üzerindeki hâkimiyetini sürdürmesi de öngörülüyor. Barış planının mimarı ise, ABD Başkanı Trump’ın damadı ve aynı zamanda danışmanı olan Jared Kushner. Kushner’in, anlaşmada arabuluculuk yaptığı da belirtiliyor. Arabuluculuk yapan bir diğer isim de İsrail istihbaratı Mossad’ın Başkanı Yossi Cohen.