Güncelleme Tarihi:
Almanya'nın Hessen eyaletinde bazı ilkokullarda bir proje kapsamında ayrımcılıkla mücadele için geleneksel Türk gölge oyunu "Karagöz-Hacivat"tan yararlanılıyor.
Fulda Üniversitesi Öğretim Üyesi Dr. Türkan Kanbıçak tarafından yürütülen "Karagöz ve Hacivat, Zippe ile senin bölgende buluşuyor" başlıklı proje, Hessen Eyaleti Eğitim Bakanlığı tarafından destekleniyor.
Eyalet İçişleri Bakanlığı tarafından finanse edilen projede, 2 ila 6'ncı sınıflardaki öğrencilere ırkçılıkla mücadele bilinci, gölge oyunu vasıtasıyla interaktif şekilde kazandırılıyor.
Yılda ortalama 9 okulda yapılan gösterimlerde, geleneksel gölge oyununun orijinal Türkçe müzikleri de kullanılıyor.
"AYRIMCILIKLA DAHA İLKOKUL ÇAĞINDA MÜCADELE EDİLMELİ"
Dr. Türkan Kanbıçak, AA muhabirine yaptığı açıklamada, çocuklar tarafından yazılan gölge oyunlarında Karagöz ve Hacivat dışında Yahudilerin masal kahramanı Zippe'nin de yer aldığını dile getirdi.
Kanbıçak, Almanya'da antisemitizm ve İslam karşıtlığı gibi tehlikelerle daha ilkokul çağında mücadele edilmesi gerektiğini ifade etti.
Projenin bir haftalık süreyi kapsadığını belirten Kanbıçak, "Bizi davet eden okullara gidiyor ve bir gölge oyununu çocuklarla sahneliyoruz. Bu oyun aynı zamanda Frankfurt'taki Musevi Müzesi'nde de sergileniyor. Çocuklar böylece farklı kültürleri anlama ve birlikte çalışma fırsatı buluyor." dedi.
OYUNUN HİKAYESİNİ ÇOCUKLAR YAZIYOR
Eğitimler sırasında öğrencilerle sadece hikayenin giriş kısmını paylaştıklarını ifade eden Dr. Kanbıçak, geri kalanını ise çocukların tamamladığını kaydetti.
Bu sayede bir kültür transferinin de gerçekleştiğini vurgulayan Kanbıçak, "Bu aşamada başka bir dinden ve kültürden olmanın nasıl hissettirdiği sorgulanıyor. Hacivat-Karagöz ve Zippe dışındaki karakterleri de çocuklar kendileri oluşturuyor. Aslında yaptığımız şey bir kültür ve tolerans transferi." diye konuştu.
"Ayrımcılık ilkokullara indi"
Almanya’da son dönemlerde artan ayrımcılığa da değinen Kanbıçak, ülkede yabancılara karşı ön yargı ve ayrımcılığın çok ciddi bir tehlike oluşturduğuna dikkati çekti.
Kanbıçak, "Bu tür eğitimler mümkün olduğu kadar küçük yaşlarda yapılmalı. Çocuklar büyüdükçe farklı kültürlere karşı tahammül etmekte zorlanabilir. Bunları erken yaşlarda tanırlarsa kabul etmeleri ve birlikte yaşama kültürünü geliştirmeleri kolaylaşır." ifadelerini kullandı.