Güncelleme Tarihi:
Kemikler üzerinde yapılan DNA analizi, hayvanın orduda popüler olan melez bir deve türünden olduğunu ortaya çıkardı.
Kemiklerde ayrıca, hayvanın üzerine eyer takıldığını ve binildiğini gösteren belirtiler bulundu.
PLOS One dergisinde yayımlanan bulgular, kentte yeni bir alışveriş merkezi yapılması için sürdürülen çalışmalar sırasında yapılan arkeolojik bir kazıda ortaya çıkarıldı.
MAHZENDE BULUNDU
Araştırmacılar tamamıyla korunmuş olan deve iskeletini, atılan çöpler, çanak ve çömleklerle dolan bir mahzende buldu.
Konuyla ilgili makaleyi kaleme alanlardan Dr Alfred Galik, BBC'ye verdiği demeçte, "ilk başta tuhaf bir büyükbaş hayvana aitmiş gibi görünen çene kemiğini gördüm, omurga ise bir atınkine benziyordu. Daha sonra çıkan uzun kemiklerle hayvanın bir deve olduğunu belirledik" dedi.
Daha önce kimileri Roma dönemine ait bazı iskelet parçaları bulunmuş olmasına rağmen, Orta Avrupa'da ilk kez bütün bir deve iskeleti bulunuyor.
Kafatasının biçimi ve yapılan genetik testler, devenin Dromedarius türü tek hörgüçlü bir dişi ile Bactrianus türü çift hörgüçlü bir erkek devenin çiftleşmesi ile elde edilen melez bir tür olduğunu gösterdi.
Melez develerin daha uysal, dayanıklı ve ebeveynlerinden büyük olduklarını belirten Dr. Galik, bu hayvanların özellikle orduda kullanılmaya yatkın olduğunu kaydediyor.
‘YA BIRAKILDI YA TAKAS EDİLDİ’
Deve iskeletinin Osmanlılar tarafından kuşatılan ancak ele geçirilemeyen kentin içinde bulunması da bir başka ilginç nokta. Araştırmacılar bunu ordunun geri çekilirken deveyi orada bırakmış olmasına veya takas etmiş olmasına bağlıyor.
Osmanlı ordusunda atların yanı sıra develerin de kullanıldığı bildiriliyor.
Daha önce Osmanlı İmparatorluğu döneminden kalma tek eksiksiz deve iskeleti İstanbul Yenikapı Metro ve Marmaray kazıları sırasında bulunmuştu.