AA
Oluşturulma Tarihi: Mart 21, 2016 11:26
Avustralya'da faaliyet gösteren 115 sivil toplum kuruluşunun ülke genelinde ortaklaşa düzenlediği "Mültecilere Adalet" gösteri düzenledi. Ülke genelinde düzenlenen gösteriye 50 binden fazla kişi katıldı
Aralarında mültecilere destek veren kuruluşlar, sendikalar, insan hakları öğütleri ve dini kurumların da yer aldığı 115 sivil toplum kuruluşu bir araya gelerek Avustralya genelinde mültecilere destek gösterisi düzenledi.
Melbourne, Sydney, Brisbane, Perth, Adelaide ve Hobart'ın da aralarında bulunduğu birçok kentte "Mültecilere Adalet" adı altında yapılan gösterilere, 50 bini aşkın kişi katıldı.
Avustralya hükümetinin
mülteci politikalarını eleştiren göstericiler, "mültecilere özgürlük", "kalmalarına izin verin" sloganları attı.
Melbourne'da Eyalet Kütüphanesi önünde yapılan konuşmalarda hükümetten, Manus ve Nauru'da bulunan mülteci gözaltı merkezlerini bir an önce kapatması istendi.
İnsan Hakları Avukatı Daniel Webb, gösteride yaptığı konuşmada, Avustralya'da tedavi gören 267 sığınmacının tüm eyalet başbakanlarının kalmalarını istemelerine rağmen federal hükümet tarafından Manus ve Nauru'ya geri gönderilmek istendiğini ve Göç Bakanı Peter Dutton'ın bu sığınmacıların 2 ay önce geri gönderileceğini açıkladığını hatırlattı.
Webb, ancak 267 sığınmacının, halkın gösterdiği tepki sayesinde hala Avustralya'da bulunduğunu ve bunun da önemli bir başarı olduğunu belirtti.
Avustralya Yeşiller Partisi Senatörü Sarah Hanson-Young da, gösteride yaptığı konuşmada, hükümetin sığınmacılara uyguladığı politikaları sert dille eleştirerek, sığınmacıların Avustralya'da kalmasını ve kampların kapatılarak mültecilerin koruma altına alınmasını istedi.
"HÜKÜMET ÇILGIN BİR POLİTİKA İZLİYOR" Konuşmasının ardından Avustralya hükümetinin sığınmacılara yönelik politikalarını değerlendiren Hanson-Young, şunları kaydetti:
"Şu anda hükümet çılgın bir politika izliyor. Bu insanların Nauru ve Manus'a geri gönderilmelerine hiç gerek yok. Buradalar ve güvendeler, onların burada kalmalarına izin verme zamanı. İkinci olarak kampları kapatmamız lazım çünkü Nauru ve Manus'ta kalan 2 bine yakın insanın korunmaya ve yardıma ihtiyacı var. Nauru ve Manus'ta kalmaları uzun vadeli bir çözüm değil. Çoğunun mülteci başvuruları incelendi, korunmaya ihtiyaçları var, Avustralya'ya geri getirelim, hayatlarına devam etsinler."
"İNSANLARI BİLİNMEZLİĞE ATAMASINIZ" Avustralya Federal Göç Bakanı Peter Dutto'un, Sınır Koruma Programı'nın uygulanmaya başlamasından itibaren 600 günlük sürede Avustralya'ya deniz yoluyla girmeye çalışan 25 tekne ve onların taşıdığı 698 sığınmacıyı geldikleri yere geri gönderdikleri şeklindeki açıklamasını da eleştiren Hanson-Young, geri gönderilen insanların akıbetinin meçhul olduğu söyledi.
Hanson-Young, "Bu güvenli bir politika değil. İnsani bir politika değil ve maalesef bu insanların güvenliğini sağlamıyor. Daha iyi bir çözüm
gerekiyor. Yani insanların Avustralya'ya gelmeleri için daha güvenli bir yol gerekiyor. İnsanları gözden ve gönülden uzak olmaları için bilinmezliğe itemezsiniz." ifadelerini kullandı.
Manus ve Nauru'da hükümetin uyguladığı acımasız politikaların Avustralya'ya ulaşmaya çalışanları durdurmaya yetmediğini ifade eden Hanson-Young, "Çocuklar, kadınlar ve erkekler her şartta zarar görüyorlar." dedi.- "Avustralya alacağını söylediği 12 bin mülteciden 29'unu aldı"
Avrupa ülkelerinin sınırlarında zor durumdaki mültecilerin durumunun yürek burktuğunu dile getiren Hanson-Young, "Avustralya'nın Suriye ve Irak'tan almayı kabul ettiği 12 bin mülteciden 6 ayda sadece 29'unu alması beni büyük bir hayal kırıklığına uğrattı, bu yeterli değil." diye konuştu.
Yaklaşık 2 saat süren "Mültecilere Adalet" gösterisi Melbourne kent merkezinde yapılan
yürüyüş ile sona erdi.