‘Avrupa’da yükselen ırkçılık endişe verici’

Güncelleme Tarihi:

‘Avrupa’da yükselen ırkçılık endişe verici’
Oluşturulma Tarihi: Haziran 02, 2016 20:36

İSTANBUL’daki görevine iki buçuk yıl önce atanan Fransa Başkonsolosu Muriel Domenach, artık neredeyse bizden biri. Anaokuluna Türkiye’de başlayan 4 yaşındaki kızına Türkçe hikâyeler okuyor, ramazanda iftar gecesi düzenliyor, LGBTİ toplumunun Onur Yürüyüşü’ne katılıyor. Avrupa’da yükselen ırkçılığı “endişe verici” olarak değerlendiren Domenach ile İstanbul’daki Fransız Sarayı’nda konuştuk:

Haberin Devamı

- Avrupa’da artan ırkçılık ve İslamofobinin tehlikeli bir noktaya doğru gittiğini düşünüyor musunuz?

İslamofobi olarak değil de genel anlamda ırkçılığın yükselmesi söz konusu. Müslümanlara karşı şiddet eylemleri çok endişe verici. Avrupa’da şu anda bir kimlik krizi yaşanıyor. Aynı zamanda hoşgörüsüzlükte de bir artış var. Sadece Müslümanlara karşı değil, Yahudilere karşı da şiddet olayları var, farklı olan herkese karşı düşmanlık söz konusu. Bunun ırkçılık mı yoksa İslamofobi mi olduğunu anlamak bazen zor hale gelebiliyor. Çoğu zaman bunlar ırkçı eylemler olarak karşımıza çıkıyor.

- Fransa’da durum nedir? 

Fransa’da özellikle Paris’teki bombalamaların ardından bu tür ırkçılık olaylarında artış olmuştu, ancak şu anda bir azalma var. Bu tür şiddet barındıran eylemler Fransa’da yargı sistemi tarafından en sert şekilde cezalandırılıyor. Fransa’da geçen yıl ırkçı, antisemitist ve Müslüman karşıtı eylemlerin yükselmesinin ardından Fransız Devleti, ülkede kardeşliği vurgulamak amacıyla ‘Nefrete Karşı Birliğiz’ adında çok etkili bir kampanya başlattı. Kampanyanın ardından 2016’nın ilk üç ayında şiddet olaylarında yüzde 80 oranında azalma oldu. Kampanya, Müslüman, Yahudi ve Araplar hakkındaki klişe ve önyargıları hedef alıyor. Bu tür ırkçı klişeler bir süre sonra eyleme, bu eylemler de şiddete dönüşüyor. Fransız Hükümeti, Müslüman karşıtı ve Yahudi karşıtı eylemleri bitirmeye kesinlikle kararlı.

Haberin Devamı

- Laiklik ilkesi, hem Fransız hem de Türk anayasasında yer alıyor. Laikliğin bu iki ülke açısından önemi nedir?

Avrupa’da özel olarak “laiklik” kavramı olan sadece iki ülke var, Fransa ve Türkiye. Ancak Türkiye ile Fransa laikliği arasında farklılıklar da var. Türkiye’de Diyanet İşleri diye bir kurum var ve imamlar devlet memuru olarak görev yapıyor. Fransa’da “Diyanet” diye bir kuruluş yok. Ne rahiplerin, ne imamların ne de hahamların maaşı devlet tarafından ödeniyor. Fransız laikliği, devletle din kurumu arasında bir tarafsızlık geliştirilmesi amacıyla tasarlanmış. İnananlar için inanç, ibadet ve inançlarına uygun şekilde giyinebilme özgürlüğü, ancak öte taraftan inanmayanlar için de inanmama özgürlüğü demek. Laikliği bu şekilde ele aldığınızda, iki ülke arasındaki laiklik konsepti benzerlikler taşıyor... Laikliğe geniş anlamıyla inananların inanç özgürlüğü ve inanmayanların da inanmama özgürlüğü olarak bakarsak, laiklik kavramı demokrasinin çok önemli bir ilkesi.

Haberin Devamı

RAMAZAN GECESİ 3’ÜNCÜ YILINDA

“Fransız Sarayı’nda üçüncü kez ramazan gecesi yapacağız. Çok farklı kesimlerden, hem dindar ve muhafazakâr kesimlerden, hem de laik ve liberal kesimlerden 300 kişi davet ettik. Kapalılar, açıklar, sanatçılar, LGBTİ toplumunun temsilcileri, farklı ekonomik, kültürel, sosyal ve dini altyapılardan gelen insanlar bir arada olacak... Önce ramazana özel bir mönüyle iftar, ardından Tunus asıllı Fransız ud sanatçısı Smadj ve Türk Müzisyenlerin birer konseri olacak. Bunu bir kardeşlik gecesine dönüştürmek çok önemli. ” 

 

 

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!