Güncelleme Tarihi:
ABD, geçen perşembe Yunanistan ile imzaladığı Savunma İşbirliği Anlaşması’nın (1990-MDCA) güncellenmiş yeni protokolü sayesinde bu ülkedeki askeri varlığını arttırıyor. Türkiye ile Meriç hududuna sadece 45 kilometre mesafedeki Dedeağaç şehri ve Doğu Akdeniz’de bulunan Girit adası başta olmak üzere, Amerika’nın Yunanistan’daki askeri varlığı ciddi şekilde güçleniyor.
300-400 ASKER
Yunan hükümeti ise Fransa’dan sonra ABD ile anlaşma sayesinde, Türkiye’ye karşı ‘güçlü ittifaklar’ kurmanın sevincini yaşıyor. Dışişleri bakanları Antony Blinken ve Nikos Dendias’ın imzaladıkları anlaşma, Dedeağaç’ta Yunan Kara Kuvvetleri’ne ait Yanuli Karargâhı’nın ABD askeri güçlerinin kullanımına tahsis edilmesini öngörüyor. ABD, bu karargâhta 300-400 Amerikan askerini barındırabilecek şekilde ek tesisler inşa edecek.
Yunanistan, son yıllarda Dedeağaç limanında, ABD silahlı kuvvetlerine önemli kolaylıklar sağlıyor. ABD son olarak geçen aylarda, 145 helikopter, 1800’den fazla zırhlı araç ve 20 binden fazla askeri personelini, Dedeağaç limanı üzerinden Balkan ve Avrupa ülkelerine sevk etmişti. ABD, kasım ayında da yine Dedeağaç üzerinden çok sayıda helikopter sevkiyatı planlıyor.
Yunan diplomatik kaynaklar, “Geçen yıl Meriç’teki sığınmacı olaylarını ve bu yıl ABD’nin Balkan ve Avrupa ülkelerine yaptığı dev askeri sevkiyatı hatırlayalım. ABD’nin Dedeağaç’ta askeri varlığını güçlendirmesi bizim için çok önemli” dediler.
ANLAŞMADA GİRİT DETAYI
Anlaşmada, ABD’ye tahsis edilen Yunan askeri tesisleri arasında, Girit adasındaki Suda deniz üssü de yer alıyor. Suda’da yıllardır deniz üssü bulunan ABD, anlaşma ile üs sahasını genişletecek. Yunan diplomatik kaynaklar Girit için, “Geçen yıl Türkiye ile ‘Oruç Reis krizi’ni yaşadık. Türkiye’nin Libya ile imzaladığı anlaşmayı da düşünürsek, ABD’nin bu adadaki askeri varlığını güçlendirmesi, bizim çıkarımıza” şeklinde konuştu. Anlaşma ile ABD askeri güçlerine ayrıca, Selanik’e 92 kilometre mesafedeki Litohori ilçesindeki atış talim sahası ve Volos (Larisa yakınında) şehrindeki Yeorguli Piyade Taburu Karargâhı da tahsis edildi.
Anlaşmada, “Tarafların mutabık kaldıkları takdirde gelecekte Yunanistan’ın başka bölgelerinde de ABD’ye askeri kolaylıklar sağlayabileceği” de belirtildi. Bu paragraf, Yunan medyasında, “Gelecekte Ege adalarının da listeye dahil edilebilmesi için pencere açık” diye yorumlandı.
ADALARDA DA KOLAYLIK
Anlaşma öncesi müzakerelerde Yunan tarafı, İskiri (Skiros), Limni ya da Rodos gibi bazı Ege adalarındaki askeri tesislerini ABD’ye tahsis etmeyi önermişti. Yunan medyasında ABD’nin “Türkiye ile sorunun çıkmaması için bu önerileri geri çevirdiği” belirtilmişti. Anlaşmadaki, “Taraflar, silahlı saldırı veya silahlı saldırı tehdidi gibi barışı tehdit eden eylem veya teşebbüslere karşı güvenliklerini, egemenliklerini, bağımsızlıklarını ve toprak bütünlüklerini karşılıklı korumaktaki kararlıklarını tekrarlıyorlar” paragrafı ise yine Yunan medyasında “ABD’nin Türkiye’ye karşı Yunanistan’a verdiği teminat” şeklinde değerlendirildi.
ANA MUHALEFET ÖFKELİ
Yunanistan’da ana muhalefetteki Radikal Sol Koalisyon (SYRİZA) partisi, “ABD, Ege ve Doğu Akdeniz’de Türkiye’ye karşı Yunanistan’a hiçbir somut teminat vermiyor” diyerek anlaşmayı eleştirdi. SYRİZA’dan yapılan açıklamada, “Anlaşma 5 yıllık deniyor ama gerçekte süresiz. Dolayısıyla Başbakan Kiriakos Miçotakis, 1974’ten bu yana ABD’ye Yunan topraklarında süresiz askeri tesis tahsis eden ilk Yunan başbakanı oluyor. Ülkeyi Batı’nın ileri karakolu haline getiren anlaşma, bağımsız ve haysiyetli bir ülke olan Yunanistan’a yakışmadı” denildi.
BLİNKEN’DAN MEKTUP: ATİNA’YI TAKDİR EDİYORUZ
ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken, anlaşmanın imzalanması nedeniyle Yunan Başbakanı Kiriakos Miçotakis’e gönderdiği mektupta ise şunları yazdı:
“ABD, Yunanistan’ı NATO’nun istikrarlı bir müttefiki ve ortağı olarak görmektedir.
Yunanistan’ın bölgesel lider ve istikrar direği olarak rolünü takdir ediyoruz.
Anlaşma, barışı tehlikeye atan silahlı saldırı ya da silahlı saldırı tehdidi içeren eylemlere karşı, ülkelerimizin toprak bütünlüklerini karşılıklı korumaktaki kararlılığımızı gösteriyor.
Yunanistan’ın komşularıyla diyalog ve anlaşmazlıkların uluslararası hukuka uygun şekilde, diplomatik yollarla çözümündeki istikrarlı tavrını takdirle karşılıyoruz.
Doğu Akdeniz’deki kaynaklardan yararlanılmasının, uluslararası hukuka uygun şekilde, tüm bölgede işbirliğini, güvenliği ve refahı artıracak şekilde olmasını destekliyoruz.
Egemenliğe, toprak bütünlüğüne ve uluslararası deniz hukukuna uygun egemenlik haklarına saygı gösterilmesine, kesinlikle inanıyoruz.
Biden yönetimi, tüm Doğu Akdeniz’de istikrar ve refahı sağlamayı taahhüt etmektedir.”