Atalarımız çiğ et yerken Irak'ta uygarlık vardı

Mike Gravel başkanlık seçimini kazanırsa kendisiyle ilk röportaj yapacak bir kaç gazeteciden biri ben olacağım. Bu hususta söz aldım. Eski Alaska senatörü Gravel'in Amerika başkanlığına seçilme şansı ne derseniz "Süper lotoyu kazanmak kadar" yanıtını vereceğim. Yani 12 milyonda bir. Ama kazara seçilirse gel gör Amerika'da şenliği.

Kar beyazı  saçlı senatörün bir avuç yabancı gazeteciyle sohbet toplantısında kendimi tanıttığımda koltuğundan kalkarak yanına oturmamı istedi. "Türkler dostluğuna güvenilir insanlar." diye iltifat etti.

Gravel delifişek bir politikacı. 1971 yılında ABD Senatosu'nda beş ay süreyle kürsüde konuşarak mecburi askerlik yasasının onaylanmasını önledi. Zaman aşımına uğramış nüklear bombaların okyanus dibinde testlerini depreme sebep olacağını öne sürüp senato kararıyla engelledi. Başkan Nixon'ın gizli harp planını ' Pentagon Belgeleri' başlığıyla basına açıklayarak Vietnam Harbi'nin sona ermesinde başlıca faktör oldu.

Başkan adayı Mike Gravel bu kez daha saldırgan bir kampanya ile Amerika'lı seçmenlerin desteğini arıyor. Politik acendası başkanlık yarışına girmiş adaylardan hayli farklı. Sert dilli, taviz vermeyen 77 yaşındaki senatörün hedef tahtasında Cumhuriyetçi yönetim yanısıra mensubu olduğu Demokratlar da var.

"Irak'ta durumu nasıl görüyorsunuz?" sorusuyla bam teline basıyorum. Gravel " 2003'de Irak işgali arifesinde "Bush yalancı. Emperyalist planını uygulamak için aslı astarı olmayan gerekçeler uyduruyor."diye açıklama yaptım. Şimşekleri üstüme çektim zira Irak harbine karşı çıkan tek politikacı bendim."diyerek zehir zemberek laflar ediyor: " Irak Harbi bir dramatik bir macera. Sebepsiz yere bu ülkeyi işgal ettik. Bir milyon Iraklıyı öldürdük. 3 milyon kişi zoraki göçmen oldu. Atalarımız çiğ et yerken Irak'ta uygarlık vardı. Biz hala kibirle beslenmiş emperyalist bir politika sürdürüyoruz. Pakistan ve Afganistan'a politika  dikte ediyoruz. Bize karşı direnişe geçenlere terorist damgası vuruyoruz. Hamas, Hizbullah diğer direnişçiler terorist değil kendi ülkelerini savunuyorlar. Irak halkına silahlarımızı çevirip demokrasi getirmek istiyoruz.  Şiddet şiddeti getirir. Sharon ve Netenyahu gibi George W. Bush'da kriminal kişiler. Orta Doğu'da barışa, harp ve savaşla ulaşmak mümkün değil."

Askerliğinde entelijans servisinde görev yapan Senatör Gravel demokrat başkan adaylarından Hillary Clinton ile Barak Obama'nın da Başkan Bush gibi kendini beğenmiş, emperyalist felsefeye sahip olduğunu vurguluyor : "Amerika 100'ü aşkın ülkede askeri üsse sahip. Yakasında, apoletinde meyva salatası gibi nişan ve madalyası olan generaller harp yanlısı. Bush yönetimi İran'ın Amerika için askeri tehdit yarattığını iddia ediyor. Dünya denizlerinde 19 nüklear Trident denizaltısı sürekli devriye geziyor. Bir Trident'ten iki füze fırlatıldığında İran'ı yerlebir ederiz. İran Amerika'ya nasıl tehdit olabilir? Başkan adayları, Bush yönetimi gibi halkımızı korku politikasıyla kandırıyor. Hillary, Giuliani, Romney kokuşmus siyasetçiler. Seçildiğim taldirde Orta Doğu'ya barış getireceğim." Nasıl?

"İlk işim tüm Amerikan askerlerini geri çekmek olacak. İran, S. Arabistan, Türkiye ve Suriye'ye daha sonra Çin ve Japonya'ya giderek kapsamlı barış için Sunni, Şii Araplar ve Kürt gruplarını bir uzlaşma planının uygulanmasına razı edeceğim. Adil yaklaşımla İsrail ve Filistinliler de ciddi barış görüşmelerine başlayacaklar. Global işbirliğine inana bir politikacı olarak Irak harbi ve Orta Doğu'daki keşmekeşe son vermek için diğer ülkelerin işbirliğini savunacağım."

Gravel'i küçümseyen çevreler Alaska senatörünü yel değirmenlerine savaş açan roman kahramanı Don Kişot'a benzetiyorlar. Başkan adaylarının ekranlarda tartışmasında eski senatörün kızgın davranışları, sert ithamlarıya dikkati çekiyor. Bazı adaylarının onlarca milyon dolarlık kampanya bütçesina sahip olduklarını, özel uçaklarla seyahat ettiklerine işaret ettiğimde " New York'tan Washington'a 20 dolar ödeyerek otobüsle gidiyorum. 10 milyon dolar toplasam seçimi kazanırım." diyor. Ama adayların en yaşlısı Mike Gravel herkesi karalıyor. Son bir röportajında "Amerikalılar giderek şişmanlıyor, giderek ahmaklaşıyor." diye beyanda bulundu. Acaba kim oy verecek kendisine.