Güncelleme Tarihi:
Tanıdık sima var mı diye etrafa bakarken mini etekli döpiyes giymiş bir kadınla gözgöze geliyorum. Büfe yanında ayakta ve tek başına. Birlikte geldiğim arkadaşım '' Şampanya içmezsin, gel bir Martini alalım.'' Bara doğru yürürken döpiyesli kadın karşıma dikiliyor :'' Evlimisiniz?'' Böyle soruyla karşılaşmadığım için bir an duraklıyorum. ''Evet.'' Orta yaşlı kadın sırtını dönüp uzaklaşıyor. Arkadaşım mütebessim: '' İlk defa mı başına geliyor? Eş arayanlar evlilerle zaman kaybetmesinler diye 'merhaba' demeden soruyu patlatıyor.''
New York'ta 'single' tanımına giren erkek ve kadınların ciddi ilişki kuracakları eş arayışı ciddi bir sorun. Kadınların durumu daha da vahim. 9 milyon nüfuslu kentte kadın fazlası 400 bin civarında. Peki, tek başına yaşayanlar hayat arkadaşı bulmak için ne yapıyorlar? Boş zamanlarını internet'te geçiren bir tanıdığım genel bilgi veriyor: '' Binlerce kişi bilgisayarlarda 'çöpçatan' sitelerini tarayarak karşı cinsten kişilerle temasa geçiyorlar. Ekranda kimlik ve meslekleri, yaşam tarzı, dini inançları hakkında bilgi alışverişi yapıyorlar. Fotoğraflarını gönderiyorlar. Sonra sıra uyum içinde olduklarıyla buluşmaya geliyor.''
Sonuç neye varır bilmiyorum ama mantıklı bir düzene benziyor 'eşleşme'nin ilk safhası. Bir hafta önce ekranlarda izlediğim sohbet programında daha da ilginç bulgularla karşılaşıyorum. Erkeklerin sayı avantajına rağmen kadınlar da sandığım kadar çaresiz değil. New York'ta moda, reklam, uluslararası finans sektöründe çalışan, muayenehane sahibi doktor, hukukçu gibi yüksek kazanç sağlayan meslek sahibi orta yaşlı kadınlar ''Milyonerlerle Buluşma'' başlıklı bir sitede bekar, yakışıklı genç erkeklere ulaşmayı deniyorlar.
Site yöneticileri zaman zaman klüplerde düzenledikleri davetlerde zengin kadınları genç erkeklerle bir araya getirip tanıştırıyorlar. Orta yaşlı milyoner iki kadın '' Eskinin 50 yaşı, bugünün 30'u. Bizden 10-12 yaş genç olan ateşli erkekler bulmak, hayatımızı renklendirmek istiyoruz. Aradığımız erkek çıkarsa evlilik de söz konusu olabilir.'' diye konuşuyorlar.
Zengin olmayan kadınlar ne yapıyor derseniz onlar da boş durmuyor. Patti Stanger adlı bir kadın genç ve güzel kadınlara giyim, makyaj, davranış, konuşma stiline kadar çeşitli hususlarda öğreticilik yaptıktan sonra özel partilerde eş bulmaya zaman ayıramayan milyoner erkekleri 'tavlama' stratejisinde yol gösteriyor. ''Servet Avcıları'' kitabının yazarı Charlotte Hays '' Milyonerle evlenmenin ilk kuralı zengin olmayanlarla ilişki kesmek. Eski 'First Lady'lerden Jackie Bouvier (Kennedy) köklü bir aileden gelen, mükemmel geçmişe sahip, vasat gelirli bir erkekle nişanlı idi. Sonra J.F. Kennedy çıktı karşısına. Kennedy hayli varlıklı idi. Jackie nişanı attı, Kennedy ile evlendi.''
Hollywood tarihine 'Sarışın Bomba '' sıfatıyla geçen Marilyn Monroe'nun ''Bir Milyonerle Nasıl Evlenilir?'' filminde ''Yoksul bir adam yerine zenginle evlenmek isterim.'' dediği akla geliyor. Filmin tema şarkısı da '' Bir kadının En İyi Arkadaşı Pırlantalardır.'' idi.
Çöpçatanlık yapan Patti Stanger, genç-güzel kadınların para uğruna yaşlı ve görüşü cazip olmayan erkeklerle evlenmesini ''Genelde kadınlar erkeklerden 10-15 yıl daha fazla yaşıyor. Para güvenliğini sağlamaları lazım.'' diye savunuyor.
Gene de bu anlayış, eşlenme stili kadın-erkek ilişkisinde flört, romantizm, duygusal yakınlaşmayı dışlıyor. Peki nerede kaldı eski günler. Gönlüne hoş gelen kızlarla ilk bakışmalar, tenhalarda elele tutuşup gezintiler, fazla cinselliğe kaçmadan yakınlaşmalar, yanaktan buseler?
Tarihe karıştı onlar artık. Aşk, flört, sevgi masal oldu. Haftada 60 saat çalışan varlıklı erkeğin kız peşinde koşacak zamanı yok. Kadın kısmı ise yalnızca 'para' diyor.