Güncelleme Tarihi:
Ajanlar vardı
- “Çok açık konuşacağım. Son yüzyılda ülkelerimiz arasında bir takım sorunlar yaşanmış, ilişkiler zayıflamış olabilir. Türkiye’nin İstiklal şairi Mehmet Akif’in iki dizesini hatırlatmak isterim. Diyor ki Akif, ‘Girmeden tefrika bir millete, düşman giremez. Toplu vurdukça yürekler onu top sindiremez’. Bizim kalplerimiz bin yıldan uzun süre toplu halde attı. Lakin ne zamanki aramıza tefrika girdi, işte o zaman ahenk bozuldu.
- Bizi bu bölgede Türk-Arap kardeşliğini bozmak, araya nifak sokmak için ne tür sinsi oyunlar oynandığını, ajanların o dönem bu bölgede sinsi faaliyetler yürüttüğünü, çirkin propagandalar yapıldığını, tarihin yeniden yazıldığını çok iyi biliyoruz.
Kuveyt kardeşimiz
- Bütün hayatım boyunca bunu okudum, bunu inceledim. Türkler ile Arapların yalan yanlış bilgiler üzerinden nasıl birbirinden uzaklaştırılmak istendiğine şahit oldum. Son 8 yılda bu sinsi, bu kara propagandayı çok daha açık gördük. Bağdat, Kabil, Gazze, Kudüs, Filistin dediğimiz için birileri tarafından kıyasıya eleştiriliyoruz. Aynı kişilerin, aynı tarafların söz konusu AB olduğunda da bu sefer, ‘Türkiye’nin AB’de ne işi var?’ diyerek zihinleri bulandırdığına da şahit oluyoruz.
- Hiçkimse kusura bakmasın, dış politikamızı o birileri belirlemeyecek, biz belirleyeceğiz. Dış politikada rotayı biz kendimiz çizeriz. Dış politikada kendi gündemimizi biz kendimiz yaparız. Araplar bizim kardeşimizdir. Biz de onların kardeşiyiz. Kuveyt bizim kardeşimizdir. Kim ne derse desin, biz Arap kardeşlerimizle dostluğumuzu ve işbirliğimizi büyütmeye devam edeceğiz.
Sırtımızı dönmeyiz
- Bir yandan AB ile müzakereleri yürüteceğiz, bir yandan demokraside, insan haklarında evrensel hukuk normlarında en yükseği yakalamanın mücadelesini vereceğiz, bir yandan ortak bir tarih ve kültürü taşıdığımız diğer coğrafyalara sırtımızı dönmeyeceğiz. Bizim birliğimiz siyasidir, ekonomiktir, ticaridir, kültüreldir. Aynı medeniyetin, ortak tarihin mensuplarıyız.
Kıptileri de andı
- Biz, dünyanın neresinde olursa olsun insanı yaratılanların en şereflisi olarak görüyoruz. Diline, dinine, derisinin rengine bakmadan herkes için adaleti savunuyoruz. İskenderiye’deki Kıptilerin derdi de bizim derdimizdir. Mısır’daki terör olayını şiddet ile kınıyorum, buradan Mısırlı kardeşlerime başsağlığı diliyorum.”
Bakanlar dışarıda kaldı
BAŞBAKAN Tayyip Erdoğan’ın, Türk-Arap İlişkileri Konferansı’na katılmak üzere geldiği Sheraton Otel’de koruma krizi yaşandı. Erdoğan’ın otele girmesinin hemen ardından kapılar kapatıldı. Arkadan gelen bakanlar ve protokol dışarıda kaldı. Bunun üzerine olaya müdahale eden Başbakanlık korumalarıyla Kuveytli korumalar arasında tartışma ve arbede çıktı. Olay, Devlet Bakanı Zafer Çağlayan’ın müdahalesiyle tatlıya bağlandı ve heyet içeri alındı. Çağlayan gazetecilere, “Bu tür olaylar her yerde olabilir. Herkes görevini yapmaya çalışıyor” dedi.
İHH ödülünü iptal ettiler
BAŞBAKAN Tayyip Erdoğan’a, “İslam Dünyası Mümtaz Şahsiyet Ödülü”nü veren Şehit Ahmed Fahad Derneği’nin önceki gece benzer bir ödülü de Mavi Marmara saldırısı nedeniyle İHH’ye vermeyi planladığı, ancak daha sonra bundan vazgeçtiği bildirildi. 9 kişinin hayatını kaybettiği Mavi Marmara gemisini İsrail’e gönderen organizasyonu yapan İHH’nin Başkanı Bülent Yıldırım, Kuveyt makamlarının kendisini bir hafta önce ödül vermek için davet ettiklerini, ancak daha sonra vazgeçildiğini belirtti.
Elçilik okulu
BAŞBAKAN Tayyip Erdoğan’ın Kuveyt gezisine katılan Emine Erdoğan, Türkiye’nin Kuveyt Büyükelçiliği’nin okulunu ziyaret etti. Burada öğrencilerle tek tek ilgilenen, yaptıkları resimleri inceleyen Emine Erdoğan, gördüklerinden çok memnun olduğunu söyledi.
Erzurum’da sesi kısılmış
Kuveyt’ten önce Erzurum ve Kars’ı ziyaret eden Erdoğan’ın aradaki 30 derece fark nedeniyle sesi kısıldı. Türk-Arap İlişkileri Konferansı’ndaki konuşmasında sesinin kısıldığını belirten Erdoğan, “Buraya gelmeden önce Erzurum ve Kars’ı ziyaret ettim. Oralarda Kuveyt gibi bir hava yok. Orası eksi 10 dereceydi. Sesim kısıldı. Programımızı aksatmadan inşallah götürmek istiyoruz” dedi.