Güncelleme Tarihi:
GEÇEN yıl Myanmar’daki etnik temizlikten kaçan yaklaşık 720 bin Arakanlı komşu Bangladeş’e sığınmıştı. Hürriyet 2017’de Myanmar-Bangladeş sınırına giderek Myanmarlı Müslümanların yaşadıklarını ‘Acının Kalbine Yolculuk’ haberiyle kamuoyuna duyurmuştu. Bir yıl aradan sonra tekrar Bangladeş’e giderek son durumu yerinde gördük.GEÇEN yıl Myanmar’daki etnik temizlikten kaçan yaklaşık 720 bin Arakanlı komşu Bangladeş’e sığınmıştı. Hürriyet 2017’de Myanmar-Bangladeş sınırına giderek Myanmarlı Müslümanların yaşadıklarını ‘Acının Kalbine Yolculuk’ haberiyle kamuoyuna duyurmuştu. Bir yıl aradan sonra tekrar Bangladeş’e giderek son durumu yerinde gördük.
Cox’s Bazar’a yaklaşık 50 kilometre uzaklıkta, geniş bir alan üzerine kurulan ve ‘Mega Camp’ olarak adlandırılan bölgede Arakanlılar için 30’dan fazla kamp kurulmuş durumda. Bu kamplarda yaşayan bir milyondan fazla Arakanlı bir yandan yaralarını sarmaya çalışırken, diğer yandan yetersiz beslenme, çeşitli hastalıklar ve doğa koşullarına karşı yaşam mücadelesi veriyor. Uluslararası yardım kuruluşları Arakanlılar için faaliyet gösterse de kamplardaki kötü koşullardan dolayı yapılan çalışmalar yetersiz kalıyor.
KÖTÜ ŞARTLAR, HASTALIK
Arakanlılar en çok doğa koşullarıyla mücadele ediyor. Özellikle muson yağmurları döneminde aşırı yağıştan dolayı toprak zemin çamur deryasına dönüşüyor. Bu durum kamp yaşamını daha da zorlaştırıyor. Kampların kötü koşullarından en çok yaşlılar, kadınlar ve çocuklar etkileniyor. Kamplarda temiz su bulmak büyük bir sıkıntı olduğu için özellikle çocuklar daha sık hastalanıyor. Kimi ailesini Myanmar’da bırakmış, kimisi göç sırasında ailesinden kopmuş… Kampın en yaşlılarından 100 yaşındaki Serbanu bir daha memleketini görmeyeceğine inanıyor. Serbanu, “İki kızım var. Biri bizimle buraya geldi. Diğeri Myanmar’da kaldı. Memleketime geri döneceğime inanmıyorum. Ama bir gün oradaki zulüm biterse evime dönmek istiyorum” diyor.
DÖNMEK İSTEMİYORLAR
Bangladeş, yüzbinlerce Arakanlıyı geri yollama formülleri ararken Cox’s Bazar’da ilk etapta günlük 150 kişi olmak üzere 2 bine yakınının Myanmar’da bulunan kamplara yollanacağı konuşuluyor. Kamptaki zorlu yaşam koşullarına rağmen gönderilecekleri iddialarının tedirgin edici olduğunu belirten Asmida Mosammath, “Myanmar’daki kampta kalmak yerine burada kalmayı tercih ederiz. En azından erzak yardımı yapılıyor ve insanların can güvenliği var” diyor. Birçok kişi de onun gibi düşünüyor. Kamplardaki kötü şartlara rağmen Bangladeş’in geri yollayacağı ilk gruba kimse ‘gönüllü’ olmamış. Geri gönderme planına karşı eylem düzenleyen grupta yer alan bir kişi, “Bize işkence yaptılar, halkımızı öldürdüler. Eğer geri dönersek aynı şeyi tekrarlayacaklar” diyor. Bangladeş mülteci komisyonu ise dün kimsenin ‘gönüllü olmaması’ üzerine planı şimdilik askıya aldığını açıkladı.
3 ÇOCUĞUNU VE EŞİNİ KAYBETTİ
Cox’s Bazar’da bulunan kamplarda kalan her Arakanlının yürek burkan bir hikâyesi var. Doğa şartlarının yanı sıra yaşamlarına giren başka sorunlarla da mücadele ediyorlar. 7 çocuk babası Abdurrahim Omarmadi geçtiğimiz sene Myanmar’daki katliamdan kurtulmak için ailesiyle birlikte Cox’s Bazar’a gelip bir kampa yerleşti. Barınaklarında çıkan yangında Omarmadi eşini ve üç çocuğunu kaybetti. Geriye sadece anıları ve kimliklerinde yer alan fotoğrafları kaldı. Omarmadi yaşadıklarını, “Tencere almak için pazara gitmiştim. Geri geldiğimde barınak yanıyordu. Üç çocuğum ve eşim yangında öldü” sözleriyle anlatıyor.
KIZILAY’DAN MODEL KÖY
Cox’s Bazar’da bulunan kamplarda yaşam mücadelesi veren Arakanlılara yardım elini uzatan Türk Kızılayı’nın ‘Mega Kamp’ bölgesinde kurduğu köyde, temiz su kuyuları, çamaşırhaneler, banyolar, tuvaletler ile oyun alanları bulunuyor. 569 barınma ünitesinden oluşan köy yaklaşık 3 bin kişiyi misafir ediyor.
Bölgede Arakanlılar için Kızılay tarafından 631 barınma ünitesi daha kurulacak. Köyde Arakanlılara psiko-sosyal alanda destek veren bir de toplum merkezi de var. Burada kamp koşullarında hayati öneme sahip sağlık ve hijyen gibi konularda eğitimler veriliyor.
Myanmar’daki katliamda eşini ve bir çocuğunu kaybeden Mostafa Khatun yaşadığı travmayı atlatmak için haftanın dört günü down sendromlu çocuğu Shafig Alam ile birlikte toplum merkezine gelerek destek alıyor. Kampta yaşamın zor olduğunu söyleyen Mostafa, “Kocam ve bir oğlum Myanmar’da öldürüldü. Geriye kalan üç çocuğumla birlikte buraya geldim. Çok zor günler geçirdik. Buradaki insanlar bana destek oluyor. Çocuğum da güven içerisinde oyun oynuyor” diyor.
YARDIMLAR SÜRECEK
Arakanlılara yönelik 2012 yılından beri faaliyet yürüten Türk Kızılayı her ay 40 bin kişiye düzenli gıda yardımında bulunuyor. Cox’s Bazar’da kurdukları köyün “model köy” olduğunu ve Arakanlılara yönelik yardımlarının da devam edeceğini söyleyen Kızılay Genel Başkanı Dr. Kerem Kınık, “Sadece köyde değil, diğer bölgelerdeki Arakanlılara da destek projeleri hayata geçirmek için çalışıyoruz. Önümüzdeki dönem halk sağlığı konusuna daha fazla eğileceğiz. Bangladeş kış mevsimine giriyor. Kışı daha rahat geçirsinler diye Arakanlı kardeşlerimize battaniye yardımı yapacağız” diye konuşuyor.